Lokal anestezi altında gerçekleştirilen “Larenks” ameliyatı, hastanın operasyon sırasında sesindeki değişiklikleri anında duymasına olanak tanıyor. Bu sayede, hasta ve hekim birlikte en uygun ses tonuna karar verebiliyor. Ses kalınlaştırma ameliyatı sonrasında, diğer ses değiştirme operasyonlarının aksine, hastanın sesini dinlendirmesine gerek kalmazken, hasta hemen konuşmaya başlayıp, aynı gün taburcu ediliyor.
Prof. Dr. Ferhat Erişir: “Bu tür operasyonlar kişisel istekler doğrultusunda yapılsa da süreç her zaman uzman görüşüyle yönetilmeli.”
Operasyonu gerçekleştiren Yakın Doğu Üniversitesi Hastanesi Kulak Burun Boğaz Baş ve Boyun Cerrahisi Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Ferhat Erişir, “Bu tür operasyonlar kişisel istekler doğrultusunda yapılsa da, her zaman bir kulak burun boğaz uzmanına danışmak ve riskleri göz önünde bulundurmak önemlidir” dedi.
Sesin; yaşa, cinsiyete ve fiziksel yapıya uygun olmasının toplumsal ve kişisel algı açısından önem taşıyabileceğini hatırlatan Prof. Dr. Erişir, bu nedenle sesin tonunu değiştirmek için cerrahi veya cerrahi dışı yöntemlerle yapılan ses estetiği uygulamalarının kişilerin hayatını kolaylaştırdığını söyledi.
Uzman hekimler tarafından gerçekleştirilen ses estetiği operasyonu öncesinde hastanın ses tellerinin incelendiğini, ses analizi yapıldığını belirten Prof. Dr. Erişir, ‘Laringostroboskopi’ yöntemiyle kişinin ses tellerini görüntülediklerini ifade etti. “Ses inceltme ya da kalınlaştırma yapılacaksa ses kaydı alınır, kişiye uygun frekans belirlenir. Hastaya ses hijyeni ve ses kullanımı hakkında gerekli bilgiler verildikten sonra operasyondan iki hafta önce sigara, alkol ve gazlı içeceklerin kesilmesi istenir” diyen Prof. Dr. Erişir, ameliyatın hasta için en uygun yöntem seçilerek, boyundan yapılan küçük bir kesi tekniğiyle gerçekleştirildiğini belirtti.
Prof. Dr. Erişir, “Ses tellerine ulaşarak gerginliği, uzunluğu ve kütlesinin düzenlenmesini sağlıyoruz” dedi. Boyundan yapılan operasyonlarda kesi izinin genellikle aylar içerisinde kaybolduğunu ifade eden Prof. Dr. Ferhat Erişir, “Hastanın bu süreçte doktor kontrollerini aksatmaması, ses tellerini rahatsız edecek şekilde bağırma gibi davranışlardan kaçınması ve vücudu zorlayacak faaliyetlerden uzak durması gerekiyor” ifadelerini kullandı.
Ameliyat sonrası sürecin önemine de değinen Prof. Dr. Ferhat Erişir, “İyileşme sürecinde seste hafif değişmeler, kısılmalar ya da geçici kayıplar yaşanması normaldir. Ses estetiği operasyonlarından sonraki ilk 2-3 ayda hedeflenen ses tonuna yakın bir tını elde edilir, ancak istenilen ses tonunun tam olarak ortaya çıkması 6 ila 12 ayı bulabilir” şeklinde bilgi verdi.