SEDAT SİMAVİ’Yİ ÖLÜMÜNÜN 70. YIL DÖNÜMÜNDE SAYGI İLE ANIYORUZ
Türk basınında reform yaratan ve pek çok yeniliğin öncüsü olarak kabul edilen Sedat Simavi, II. Abdülhamid devrinde özgürlükçü fikirleri nedeniyle hayatını sürgünde geçiren Samsun Mutassarrıfı Hamdi Simavi Beyin oğludur. 1896’da İstanbul’da doğan Sedat Simavi’nin annesi Melek hanım tarafından dedesi, eski Sadrazamlardan Saffet Paşa’dır. Babası Samsun Mutasarrıfı Hamdi Bey’dir.
Orta ve Lise tahsilinin bir kısmını Kadıköy’deki Saint-Joseph Fransız Lisesi’nde okuduktan sonra tahsiline Galatasaray Lisesi’nde devam eden Sedat Simavi, 1912 yılında Galatasaray Lisesinden mezun oldu. Melek Simavi ile evlenen Sedat Simavi’nin, Günaydın Gazetesinin eski sahibi Haldun Simavi ve Hürriyet Gazetesinin eski sahibi Erol Simavi olmak üzere iki çocuğu oldu.
Daha okul sıralarında iken çizdiği ve çeşitli dergilerde yayınladığı karikatürlerle dikkati çeken Sedat Simavi, Galatasaray Lisesi’nde kısa bir süre tarih öğretmenliği görevinde bulundu. Sedat Simavi, daha henüz 20 yaşında iken 1916’da haftalık olarak yayınlamaya başladığı Hande dergisiyle basın hayatına başladı. Sedat Simavi’nin Yeni Zenginler (1918) ve Kadınlar Saltanatı (1920) isimli karikatür albümleri vardır.
1919’da yazı hayatına atılan Sedat Simavi; “İnci”, “Diken”, “Karikatür” gibi mizah dergilerini yayınladı. 1917’de Pençe, Casus ve Bican Efendi isimli ilk konulu Türk filmlerini yönetti. Mizah alanında da eserler veren Sedat Simavi’nin Yeni Zenginler (1918) ve Kadınlar Saltanatı (1920) isimli karikatür albümleri vardır. Sedat Simavi devrinin en ünlü haftalık dergisi olan Yedigün’ü çıkarmış, böylece Türk basın hayatına dergicilikte büyük yenilikler getirmiştir..
..1920’de Dersaadet adıyla günlük bir gazete çıkardı; Türk Kurtuluş Savaşı yıllarında yayınladığı Güleryüz isimli mizah dergisiyle Kuvayi Milliyecileri destekledi. 1921-1930 yılları arasında Hanım, Hacıyatmaz, Yıldız, Meraklı Gazeteci, Yeni Kitap, Arkadaş gibi çok sayıda dergi yayımlandı. 1933’te çıkardığı haftalık Yedigün ve 1935’te devraldığı Karagöz isimli dergilerin yayımını uzun yıllar sürdürdü.. Kaynak: https://tr.wikipedia.org/wiki/Sedat_Simavi
Türkiye Gazeteciler Cemiyeti’nin kurucuları arasında yer alan Sedat Simavi, 1949’a kadar bu gazetenin başkanlığını yürütmüştür. Ölümünün ardından Sedat Simavi Vakfı tarafından verilen Sedat Simavi Ödülleri, daha sonra kurucusu olduğu Türkiye Gazeteciler Cemiyeti tarafından verilmeye başlanmıştır. Sedat Simavi’nin mezarı Kanlıca’daki Mihrimalı Sultan Mezarlığı’ndadır. Yine Sedat Simavi adına yapılmış bir ilkokul vardır..
..Sedat Simavi, 1 Mayıs 1948’de Hürriyet gazetesini kurdu ve baş yazarlığını yaptığı bu gazeteyi Türkiye’nin en çok okunan gazetesi durumuna getirdi. Hayatının sonuna kadar da gazeteci olarak Hürriyet’te başmakaleler yazdı.. Kaynak: https:www.turcebilgi.com/sedat_simavi
..Sedat Simavi’nin gazetecilik dışında da çeşitli eserleri vardır: Fuji-Yama adında bir roman, Ceza ve Hürriyet Apartmanı adında da 2 piyes yazmıştır. 1945’te filmi çekilen Hürriyet Apartmanı’nda Talat Artemel başrolü oynamıştır..
Sedat Simavi, 1 Mayıs 1948’de Hürriyet Gazetesini kurdu ve baş yazarlığını yaptığı bu gazeteyi Türkiye’nin en çok okunan gazetesi durumuna getirdi. Hayatının sonuna kadar da gazeteci olarak “Hürriyet”te başmakaleler yazdı. Kaynak:https:www.turcebilgi.com/sedat_simavi
Kıbrıs sorununu Türk kamuoyuna ve Türkiye Cumhuriyeti Hükümetlerine mal eden; konunun ulusal bir dava haline gelmesine en büyük desteği veren Hürriyet Gazetesi’nin kurucusu Sedat Simavi olmuştur. Sedat Simavi, “Ege adaları ve Kıbrıs’ın Türklüğüne olan inancını miras olarak bıraktığını yazmıştı. Hürriyet gazetesi, hem Ege’de hem de Kıbrıs’ta, Sedat Simavi’nin mirasına sahip çıktığını her zaman ispatladı.
Semih Balcıoğlu Önce Çizdim, Sonra Yazdım (Yapı Kredi Yayınları, 2001) adlı hatıratında Sedat Simavi’nin 1948 yılında Hürriyet gazetesini kurarken ‘Ya Tutmazsa’ korkusuyla cebinde bir yıl siyanür tüp taşıdığının anlatıldığını söyler. Simavi endişelerinde haklıdır, çünkü Aziz Nesin’in deyimiyle, defalarca batmış, gazetecilik uğruna evlerini satmış, paralarını harcamıştır. Ancak, Sedat Simavi bu sefer doğru yolu bulacaktır..
..Hürriyet’in tiraj almasını sağlayan ilk “milli mesele” Kore Savaşı’dır. Öyle ki kurulduğunda 28 bin civarında trajı, DP’nin seçim zaferi elde ettiği Mayıs 1950’de 120 bine, Kore haberlerinin yapılmaya başlandığı Aralık 1950’de 200 bine çıkar. Ama Kıbrıs Meselesinin Hürriyet tarihindeki yeri bir başkadır. Aslında Hürriyet’te Kıbrıs’la ilgili ilk yazı, 13 Ağustos 1948 tarihinde çıkar. “Kıbrıs Ne Alemde?” başlıklı yazıda Hürriyet’in Türkiye dışında yaşayan Türklerle yakından ilgilendiği belirtilerek bu bağlamda bundan böyle “Yetmiş Yıldan Beri Anavatandan Ayrı Olan” Kıbrıs Türkleriyle ilgilenileceği müjdelenir..
Hürriyet’in Kıbrıs’a ilgisinin dozu giderek artarken 30 Ocak 1950 günü TBMM’de yaptığı konuşmada Sedat Simavi “ Türkiye’nin Kıbrıs meselesi diye bir meselesi yoktur” diyen Fuad Köprülü hakkında her biri diğerinden sert sekiz makale kaleme alır. 9 Haziran 1953 tarihli “Bundan Sonra” başlıklı yazısında Kıbrıs meselesi diye bir mesele yoktur” diyen Fuad Köprülü hakkında her biri diğerinden sert sekiz makale kaleme alır.
12 Aralık 1953 tarihli Hürriyet gazetesi, “Vasiyet” başlığı altında Sedat Simavi’nin 22 Mayıs 1953 tarihli başyazısına dikkat çeker. Yazıda “ Ben On İki adamızın ve Kıbrıs’ın Türklüğünü iddia etmekten asla vazgeçmem. Bu dava, benim çocuklarıma bırakacağım en kıymetli mirasımdır” yazmaktadır. Hürriyet bu tarihten itibaren ve on iki Adalar meselesini hiç gündemden düşürmez.
Gazete Kıbrıs davasını, Sedat Simavi’nin yakın arkadaşı , Hürriyet gazetesinin yazarı Avukat Hikmet Bil vasıtasıyla örgütler. Milli Türk Talebe Birliği adlı muhafazakar-sağcı öğrenci örgütünün bünyesinde , 30 Ağustos 1954 günü Hürriyet gazetesinin öncülüğünde yapılan bir toplantıda doğan Kıbrıs Türk’tür Cemiyeti’nin Başkanı Hikmet Bil, 2. Başkanı o günlerde Yeni Sabah gazetesinde çalışan Orhan Birgit’tir. (Bugün Cumhuriyet Gazetesi yazarı olan Orhan Birgit daha sonra CHP) Genel Sekreterliği yapacaktır). Cemiyet üyeleri arasında Vatan’ın başyazarı Ahmet Emin Yalman, Son Posta yazarı Selim Ragıp Emeç ve 1950’li yıllarda Türk Haberler Ajansı ile Dünya ve Cumhuriyet gazetelerinin yöneticisi olarak görev yapan Ali İhsan Göğüş gibi başka gazeteciler de vardır ama en ateşli, en kışkırtıcı yazıları Hürriyet yazarı Hikmet Bil yazar. Kaynak: https://www.medyafaresi.com/haber /sedat-simavi-ve-hurriyetin-kibrisa-buyuk-katkisi/45846
“Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin Tanınması Sağlanmalı” adlı kitabında Neval Sevindi; rahmetli Sedat Simavi’nin ve Hürriyet Gazetesinin 1950’de Kıbrıs’a gelişini şöyle anlatıyor: “1950’de Kıbrıs’a giden Sedat Simavi’ye yaşlı bir Türk anısını anlatır: Ahaa şurda.. Rumlar Türklerin azınlıkta olduğu yerlerde müthiş baskı yapıyordu. Anavatandan umudunu yitiren köy halkı “Urum” oldu, imam da papaz , iyi mi? Köyün camisini de kilise yaptılar..
..Bunu dinleyen Sedat Simavi, hüngür hüngür ağlamıştır. “Bu insanları yapayalnız Rum’un insafına bırakamayız ki..” demişti. İşte Hürriyet’in Kıbrıs kavgası böyle başlamıştır. 1952’de Necati Zincirkıran’ın Kıbrıs yazı dizisi birinci sayfada 10 gün boyunca verilir. İlk Türk Gazetecidir Zincirkıran Kıbrıs’a giden. “Rumlar bizi dilim dilim doğramak , yok etmek istiyor” der sokaktaki insanlar, gerçek ortadadır. Gerçek bir lider vardır adada: Dr. Fazıl Küçük… Atatürkçü, vatansever Dr. Küçük, Rauf Denktaş’ın yetişmesini sağlamıştır. Hürriyet Gazetesi artık adaya gidecektir, bir muhabir vardır ve sıcak haberler anavatana akacaktır..
..Sedat Simavi, Kıbrıs’ta Rodos’ta, Batı Trakya’da öyle sevilecekti ki, bir çok çocuğun adı Sedat olacaktı. İşte halen Türkiye Gazeteciler Cemiyeti’nin verdiği Sedat Simavi ödüllerini bugün de değer yapan da arkasında bıraktığı bu kimlik ve kişiliktir.. Kıbrıs, bugün onun sayesinde elimizdedir.” Diyordu.
Yunanlıların kötü niyetini herkesten önce gören Sedat Simavi, Kıbrıs davası için öyle cansiperane çalışmıştır ki, Hürriyet’in efsane Genel Yayın Yönetmeni Necati Zincirkıran anılarında onu “İlk Kıbrıs Şehidi” olarak belirtir. Kaynak: Kıbrıs ve Sedat Simavi ile ilgili bilgiler Hürriyet eski Genel Yönetmeni Necati Zincirkıran’ın anılarını içeren “Genel Yayın Müdürü/Epsilon Yayınları” adlı kitabından derlenmiştir. Neval Sevindi, KKTC’nin Tanınması Sağlanmalı, 06.03.2017; http://www.aydinlik.com.tr/ozgurluk-meydani/2017-mart/kktc-nin-taninmasi-saglanmali
Gazeteci , Karikatürist yazar Sedat Simavi Hürriyet Gazetesi’nin kurucusudur. Kıbrıs sorununu Türk kamuoyuna ve Anavatanımız Türkiye hükümetlerine mal eden ve Kıbrıs konusunun ulusal bir dava haline gelmesine en büyük desteği veren Hürriyet Gazetesi ve Kurucusu Sedat Simavi olmuştur.. Kıbrıs Türk liderliği ile Türkiye’ye giden Kıbrıs heyetlerinin görüşmelerine ve Kıbrıs’taki gelişmelere büyük yer veren Hürriyet gazetesi, öncelikle Türk gençliğinin Kıbrıs davasına sahip çıkmasını sağlamıştır.
Sonuç olarak; 1896’da İstanbul’da doğan, Melek hanımla evlenen ve Haldun Simavi ve Erol Simavi adlı iki oğlu olan; anavatanımız Türkiye’de yüksek trajlı gazeteciliğin temellerini atan gazeteci, yazar ve karikatürist Sedat Simavi henüz 57 yaşında iken 11 Aralık 1953 tarihinde İstanbul’da vefat etmiştir.
Sedat Simavi hayatını kaybettikten sonra oğulları Haldun Simavi ve Erol Simavi döneminde de Hürriyet gazetesinin yönetimini ortaklaşa üstlenmişlerdir.
Sedat Simavi’nin mezarı, Hürriyet gazetesinin eski sahibi olan oğlu Erol Simavi ile birlikte Kanlıca’daki Mihrimah Sultan Mezarlığı’nda bulunmaktadır.
Dün olduğu gibi bugün de Rum-Yunan ikilisinin Enosis hayali ile yaşadığı bugünde Kıbrıs Türk Halkının bugünlere gelmesinde çok hizmetleri olan Sedat Simavi’yi saygı ve rahmetle anıyoruz. Ruhu şad olsun..