ŞEFTALİ VE ŞİŞ

Abone Ol

Gerçekler ortada. ABD’nin  şu anda Pandemiden dolayı içinde bulunduğu çok zor durumdan kurtulmak için çaba harcarken dış politikada pek fazla aktif olmadığı ortada. Bu durum diğer dünya devletleri için de geçerli. Bu  bakımdan, “Kıbrıs Sorunu”nun, normal sayılabilecek dünya sorunlarının içinde yer almasına rağmen, önemli bir sorun olarak gösterilmesi de zayıf bir olasılık. Rumların ve Yunanistan’ın bazı şişirtmeleri ve yaygaraları sonucu ses verenler olsa da, bu sesler kısa sürede ortadan kaybolmaktadır. Tüm bu gerçeklere rağmen, Türkiye ve KKTC’nin Rumlarla yapılabilecek bir görüşmede, “federasyon çözümü”nü gündemde tutma olasılığı da yok. KKTC Cumhurbaşkanı Sn. Ersin Tatar, eğer görüşme olursa “federal çözüm” değil yeni çözüm önerilerinin masada olacağını açıklaması, KKTC’nin yeni potikasını açıkça ortaya koymuştur. Artık iki devletli çözüm masada olacak. Rumlar bu çözüm önerisini kabul etmeyecek. O zaman ne olacak?... “Sorun” olduğu yerde kalacak mı? Hayır. Sn. Tatar’ın “Halktan iki devlet çözümü için yetki aldım.” açıklaması önemli. Demek oluyor ki KKTC bu çözüm için çalışacak.
Kısacası Joe Biden’in dönemi başlarken, ABD’nin “Kıbrıs” politikasında hiç bir kayda değer değişiklik beklenmediği ortada. KKTC Devleti ve yeni kurulacak hükümet, iç sorunları çözmek için çok çalışmalıdır. Güçlü ve birlik içindeki bir KKTC’nin tanınma yolunda büyük önemi vardır. Bunu herkesin kabul etmesi gerekir.