ŞEHİT PİLOT YÜZBAŞI CENGİZ TOPEL’İ ÖLÜMÜNÜN 60. YIL DÖNÜMÜNDE SAYGIYLA ANIYORUZ

Gerilere dönüp bakacak olursak Rum-Yunan ikilisinin 21 Aralık 1963 Kanlı Noel silahlı saldırılarının ardından Kıbrıs sorunu BM Güvenlik Konseyi’ne taşınır. BM Güvenlik Konseyi aldığı 4 Mart 1964 tarih ve 186 sayılı kararının ardından adaya BM Barış Gücü Askerleri  gelir. Ancak BM Barış Gücü Askerleri  şahitlikten öte bir görev yapmayacaklardı.
Nitekim bunun bir sonucu olarak Rum-Yunan ikilisi Megali-İdea hayalleri çerçevesinde Enosis’e giden yolu açma adına silahlı saldırılarını ve katliamlarını ada geneline yayacaklardı. Bu çerçevede On bini aşkın Rum-Yunan orduları Erenköy bölgesini ele geçirmek için harekete geçeceklerdi.
O günde ‘sözde’ Kıbrıs Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Makarios III, binlerce Yunan Askeri ve Rum Askerleri Grivas’ın liderliğinde Erenköy bölgesine silahlı saldırılarda bulunmuşlardı. Rum-Yunan Askerleri zafer kazanacaklarından çok emindiler!.. Ancak hüsrana uğrayacaklardı..
O günde uyarı uçuşları için, 7 Ağustos 1964 tarihinde, Eskişehir’deki hava üssünden dört Jet Uçağı havalanır. Cengiz Topel dörtlü kol komutanı olarak kullandığı F-100 uçağıyla Kıbrıs semalarında uyarı uçuşu yaparken yerden yapılan bir saldırı ile uçağı düşürülür..
..Cengiz Topel, paraşütle atlayarak Rum kontrolündeki bölgeye iner ve Rumlar tarafından  esir alınır.  Esir pilotunu geri isteyen anavatanımız Türkiye, eğer pilot sağ salim teslim edilmezse intikam saldırılarına başlayacağını açıklar..
..Rumlar, Yüzbaşı Cengiz Topel’in hayatta olduğunu ve sorgulandığını bildirirler. Şehit pilotun cesedi beş gün sonra BM vasıtası ile Türk Hükümetine teslim edilir. Rumlar, Türk hükümetine pilota  Kıbrıs’ta cenaze töreni yapılmamasını, eğer yapılırsa cenazeyi çalacaklarını söyleyerek tehdit ederler..
..Şehit Yüzbaşının cesedini inceleyen Eşref Düşenkalkar’ın ifadesine göre, pilotun sol gözü oyulmuş, her iki kolunun pazusu matkapla delinmiş, edep yerleri ezilmiş, kafatasının sol tarafına bir beton çivisi çakılmıştı. Sol ayağı kırılmış, boğazından göbeğine kadar göğsü yarılmış , kalbi çıkarılarak öldürülmüştür.  Ceset; kalbi, karaciğeri noksan olarak teslim edilmiştir.  Ayrıca öldürüldükten sonra üzerine ateş edilmiş olduğu anlaşılmıştır..
..Şehit Pilot Cengiz Topel, için  Sultanahmet Camisi’nde cenaze töreni düzenlenmiş ve cenazesi  Edirnekapı şehitliğine defnedilmiştir. Kaynak: https://acikkapi.travel.blog/2020/07/20/sehit-pilot-yuzbasi-cengiz-topel/
Gerilere dönüp bakacak olursak; Kıbrıs’ta ilk Hava Şehidi olan  Cengiz Topel’in hastanede olduğu açıklandı. Yapılan girişimler sonucu Cengiz Topel’in cesedi parçalanmış  halde  12 Ağustos 1964 tarihinde Rumlardan alınabildi.  24 Ağustos 1964’te Edirne Kapıdaki Sakızağacı  Hava şehitliğinde toprağa verilen Cengiz Topel’in adı;  gerek anavatanımız Türkiye’de gerekse Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde  Askeri Üs, Havaalanı ve çok sayıda okula  verildi .
Geçmişe dönüp bakacak olursak; Kıbrıs’ta, 1964’te şehit edilen Pilot Yüzbaşı Cengiz Topel’in kullandığı  uçağı düşüren  Yunan Savaş Gemisinin Harekat Subayı D. Miçaços, “Bir uçak vurduk ve pilotu paraşütle atladı, ancak öteki yaralı halde  Türkiye’ye dönmeyi başardı” dedi..
8 Ağustos 1964’te Eskişehir’den Kıbrıs’a, 4’lü Filo Komutanı olarak gönderilen  Cengiz Topel’in uçağı, uçuş esnasında vurularak düşürüldü. Cengiz Topel, paraşütle atlamayı başardı ancak esir alındığı Rumlar tarafından şehit edildi.  Kıbrıs’ta ilk Türk Hava Harp Şehidi olan Cengiz Topel’in hastanede öldüğü açıklandı!.. Ancak Cengiz Topel’in naaşı, ısrarlı girişimler sonucu 12 Ağustos 1964 tarihinde   Rumlardan alınabildi. Ne yazık ki aziz şehidimizin vücudu,  yapılan işkencelerle çok kötü parçalanmıştı.  14 Ağustos 1964’te Edirnekapı’daki Sakızağacı Hava Şehitliğinde toprağa verilen Cengiz  Topel’in adı gerek Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde gerekse anavatanımız Türkiye’de  Askeri Üs, Havaalanı ve de pek çok sayıda Okula verildi.
..Kıbrıs’ta Dillirga bölgesinde  1964 yılının Ağustos ayında yaşanan  çarpışmalarda Pilot Yüzbaşı Cengiz Topel’in uçağını vuran uçaksavar ateşinin, Yunanistan’ın gizlice Ada’ya  gönderdiği “Faethon” isimli savaş gemisinden açıldığı ortaya çıktı.   Rum Fileleftheros  gazetesi, “Faethon” gemisinin  Yunan mürettebatından, o dönemde yaralanan ve büyük gizlilik içinde  Yunanistan’a gönderilen Dimitrios Miçaços’un anlattıklarını yayınladı.
Mesajlarının Rum Radyo Televizyon Kurumu (RİK) üzerinden gönderildiğini belirten Miçaçoş, gizli görev emriyle ilgili olarak  özetle şunları kaydetti:
‘Sanki korsanlar gibiydik’. “Ben Yunan Filosunda yaver ve harekat subayıydım. Bir gün komutan beni çağırdı ve beni Kıbrıs’ta gizli bir göreve seçtiğini söyledi.  Pire’den bayraksız, ayırt edici işaret olmadan ayrıldık. Kıbrıs kara sularına ulaşana kadar sinyal vermememiz emri vardı. Sanki korsanlar gibiydik. Üssümüz Girne’deydi..
..Gemi Konağı’na ulaştığımızda yemek için karaya çıktık.  Dışarı çıktığımızda bir keşif uçağı gördüm. Bunu, savaş uçaklarının  saldırılarının takip edeceğini anladım.   Gemiye döndüm.  Evli ve çocuklu olanlara isterlerse gidebileceklerini söyledim.  Ben subay olarak kalıp savaşmak zorundaydım.   Yalnız bir mermim vardı, çünkü diğer dördü mühimmat  olarak verilmişti.  Tek motorla kaçmaya başladık. Saldırıdan kurtulmak için  Amerikan Bayrağı çekmiş yük gemileri gördüm.  Bizi vurdular.
Sonuç olarak; Kıbrıs Türk halkı, anavatanımız Türkiye’nin desteğinde verdiği mücadelelerle 20 Temmuz 1974 Barış Harekatının mutluluğunu yaşadı.  15 Kasım 1983’te  bağımsız ve egemen devletimiz Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ilan edildi.
Kıbrıs Türk Halkına düşen görev  temellerinde aziz şehitlerimizin canı ve kanı olan  bağımsız ve egemen devletimiz Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ni yaşatmak ve tanınmasını sağlamaktır.
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Sen Çok Yaşa..