CTPde Mehmet Ali Talat ile beraber yeni bir dönem başlıyor. Hükümetteki yanlış uygulamalar CTPye ciddi yaralar açmıştır. Tıpkı yıllar içerisinde UBPnin yarattığı enkazlar gibi CTP de git gide UBPleşmişti; yani halka hizmet yerine “partililere makam sağlama” mekanizması haline gelmişti. Son atamalar ve işe alımlar da bu söylediklerimi doğrular niteliktedir.
Sayın Talat “Kimse CTPde makam sahibi olarak doğmadı. Makamlara bizi CTPliler taşıdı. CTPyi yönetenlerin görevi falanı işe alma, filanı makam sahibi yapma değildir” demiştir. “Kimse CTPyi kendi çıkarları için kullanamaz. CTPde makamlar sadece araçtır” gibi sözlerle Sayın Talat enkazın boyutunu ortaya koymuştur.
CTPnin hükümette bulunduğu bu dönemde DP ile koalisyon kurmuş olması çok büyük bir hataydı. Hükümetteyken aç gözlü davranan bir Demokrat Partisi örneği yaşanmıştır. Bir parti düşünün ki hükümette iken herkes bakan olmak istiyor ve ne yazık ki milletvekillerinin %90ı bakan oldu ve bakanlıkları elinden alınanlar da hemen parti değiştirmiştir. Bu bize aslında apaçık gösteriyor ki, bazı insanlar siyasete sadece kendi tatminleri için girmektedir. Böyle insanları ayırt etmeyi öğrenmeliyiz ki, siyasetçilerimizi memleketimize fayda sağlayacak kişiler arasından seçebilelim, aç gözlüler arasından değil.
Bu hükümet kendini doyurmaktan başka halkın sıkıntılarına bir çare olamamıştır malesef. Şimdi Talatlı dönemde bu sıkıntıların çözümü için ne gibi uğraşlar verilecektir bakalım. Benim Talata güvenim vardır, ancak DPye kesinlikle yoktur. Almış olduğum duyumlara göre tekrar DP ile 7ye 3 koalisyon kurma düşüncesi varmış. Böyle bir hükümet oluşumunda ülkenin önünü açacak yasaların meclisten geçmesi sağlanabilir, ancak sayı yetersizdir. 28 milletvekili ile hükümeti sürdürmek çok sağlıklı değildir; özellikle de DPnin Türkiye ile olan sancılı ilişkilerini düşünürsek....
En mantıklı olan hükümet modeli 20 + 18 = 38 ile CTP-UBP hükümetidir. Bu geniş tabanlı hükümet modeli zıt kutupların dengesini sağlayabilir. Sayın Eroğluda artık partinin başında olmadığına göre CTPnin bu koalisyanu kurmasına mani olacak bir şey de kalmamıştır ortada. Güçlü bir hükümet modeli olmasından dolayı da uzun soluklu bir hükümet olma olasılığı da yüksektir; yeter ki “mamacılar” uzak dursun.
Kıbrıs sorununda olası bir anlaşma planında da toplumun her iki katmanında güçlü bir duruş sergilenebilir.