Dünya

Üçüncü Dünya Savaşı çıkarsa en güvenli 12 ülke!

Son dönemde artan küresel çatışmalar, Üçüncü Dünya Savaşı olasılığına dair endişeleri artırdı. Lübnan'da Hizbullah 'ın kullandığı telsizler ve çağrı cihazlarının patlatılması sonucu 20 kişi hayatını kaybederken, binlerce kişi de yaralandı. Tanıklar, cenaze törenine katılanların da aralarında bulunduğu birçok kişinin saldırılardan etkilendiğini bildirdi. Bu tür olaylar, küresel bir çatışmanın ne denli yıkıcı olabileceğini bir kez daha gözler önüne serdi. Bu belirsizlik ve korku ortamında, insanların aklındaki soru, savaş çıkması halinde hangi ülkelerin en güvenli olacağı. İşte potansiyel bir Üçüncü Dünya Savaşı sırasında güvenli sayılabilecek ülkeler ve özellikleri...

Abone Ol

Son dönemde küresel çatışmaların artması, Üçüncü Dünya Savaşı'nın ufukta olabileceği yönündeki spekülasyonlara yol açtı. 

Dünya çapında bir savaş çıkma ihtimalinden endişe duyan bazı kişiler, savaş çıkması halinde dünyanın en güvenli ülkelerinin hangileri olduğunu merak ediyor.

Peki, Üçüncü Dünya Savaşı çıkarsa en güvenli ülkeler hangileridir?

ANTARKTİKA

Dünyanın en güney noktası olan Antarktika, ekstrem turizm ve etkileyici manzaralarıyla ünlüdür. Ancak, savaş durumunda burayı ziyaret etme ihtimali son derece düşük olduğu için güvenli bir bölge olarak öne çıkıyor.

Kalabalık bir nüfusu yok, bu nedenle savaşın doğrudan etkilerinden uzakta kalma olasılığı yüksek.

ARJANTİN

Güney Amerika’da yer alan Arjantin, 1982’de yaşadığı Falkland Adaları anlaşmazlığı gibi geçmişte çatışmalar yaşamış olsa da, nükleer savaş sonrası kıtlıktan kurtulma olasılığı en yüksek ülkelerden biri olarak değerlendiriliyor.

Ülkedeki dayanıklı tarım ürünleri, olası bir gıda kıtlığında hayatta kalma şansını artırıyor.


BUTAN

1971’de Birleşmiş Milletler’e katılan Butan, tarafsızlığını ilan etti. Dağlık coğrafyası ve düşük nüfusu ile dikkat çekiyor.

Küresel Barış Endeksi’nde sıkça üst sıralarda yer alması, savaş durumunda güvenli bir seçenek haline getiriyor.

ŞİLİ

Dünyanın en uzun kıyı şeridine sahip olan Şili, gelişmiş altyapısı ve zengin doğal kaynaklarıyla biliniyor.

Savaş sırasında izole bir yaşam sunabilir; doğal kaynakların bolluğu, hayatta kalma olasılığını artırıyor.

FİJİ

Pasifik Okyanusu’nda yer alan Fiji, uzak bir ada ülkesi olup, Avustralya’dan yaklaşık 2 bin 700 mil uzaklıkta.

Askeri gücünün sınırlı olması ve coğrafi izolasyonu, savaş durumunda onu daha güvenli hale getiriyor.

GRÖNLAND

Danimarka’ya bağlı olan Grönland, dünyanın en büyük adasıdır.

Uzak ve dağlık yapısı, politik tarafsızlığı ile birlikte onu ideal bir sığınak haline getiriyor. Düşük nüfusu, büyük güçlerin hedefi olma ihtimalini azaltıyor.

İZLANDA

Küresel Barış Endeksi’nde sürekli olarak en üst sıralarda yer alan İzlanda, doğal kaynaklar açısından zengin bir ülke.

Uzak konumu ve kaynak bağımsızlığı, savaşın etkilerinden uzakta kalmasını sağlıyor.

ENDONEZYA

Güneydoğu Asya’da bulunan Endonezya, tarihsel olarak tarafsız bir dış politika izliyor.

Dış politika anlayışı ve geniş coğrafyası, onu uluslararası çatışmalardan uzak tutabilir.

YENİ ZELANDA

Yeni Zelanda, Küresel Barış Endeksi'nde ikinci sırada yer alıyor ve uzun zamandır çatışmalardaki tarafsız duruşuyla hayranlık uyandırıyor.

Saldırıya uğrarsa, ülkenin dağlık arazisinin vatandaşlarına koruma sağlayacağı düşünülüyor. 

GÜNEY AFRİKA

Zengin tarım kaynakları ve verimli topraklarıyla bilinen Güney Afrika, aynı zamanda modern bir altyapıya sahip.

Gıda kaynakları ve altyapı, hayatta kalma şansını artırıyor.

İSVİÇRE

Siyasi tarafsızlık konusunda en tanınmış ülke olan İsviçre, dağlık arazisi ve nükleer sığınakları ile dikkat çekiyor.

Uzun süredir süren tarafsız politikası ve coğrafi özellikleri, onu güvenli bir bölge yapıyor.

TAVALU

Eskiden Ellice Adaları olarak bilinen Tuvalu, Pasifik Okyanusu'nda, Hawaii ile Avustralya'nın hemen ortasında yer alıyor.

Sadece 11 bin kişilik son derece düşük bir nüfus, altyapının önde gelen Batılı ülkelerle karşılaştırıldığında zayıf olduğu anlamına geliyor.

Tuvalu'da doğal kaynakların da az olması nedeniyle, olası bir 3. Dünya Savaşı'nda tehdit  unusuru oluşturmadığı için bir hedef haline gelmeyeceği düşünülüyor.