UĞUR UMAR İLE EKSİLEN GÜÇ

Abone Ol

“Bilinmelidir ki, Ulusal Kimliğimize, haklarımıza ve yarınlarımıza sahip çıkmanın yolu tarihimize ve kültürel değerlerimize sahip çıkmaktan geçmektedir.”  Dr. Derviş  Eroğlu (KKTC3.Cumhurbaşkanı) 09.12.2010
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin en çok ihtiyacı olan, yetişkin, bilgili, çalışkan, sosyal yönü kuvvetli, lobiciliğin önemini içine sindirmiş, Devlet olmanın bilincinde olan kadrolardır.Bunların da ön sırada olanı bana göre Dışişleri Bakanlığı’nın ve Ada dışında görev yapan diğer kurumların görevlileridir.Üzülerek de söylemeliyim ki bu kadrolar çok azdır.İşte bu az kadrodan bir kişi daha, değerli kardeşim diplomat Uğur Umar’ı bedenen kaybettiğimiz güneksilmiştir. Kendisi ile KKTC İzmir Konsolosu olduğu zamanda tanışmıştım.Kıbrıs Türk Kültür Derneği’nin Genel Başkan Yardımcısı olarak görev yaparken 2010 yılı Ekim ayında İzmir’de 2. Uluslararası Kıbrıs Sempozyumu gerçekleştirmiştik.Bizlere verdiği destek unutulmayacaktır. Ayrıca, yaptığımız etkinliklerde ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ile ilgili panel, sempozyum ve uluslararası etkinliklerde daha önce görmediğimiz şekilde bizlere destek vermesi sosyal yönünün ve lobicilik anlayışının seviyesini gösteren ipuçları idi.Kendisi, bana İzmir’e gelmeden önce Kayıp Kişiler Komitesinde görevli olduğunu kendi köyünde nasıl silahlı saldırıya uğradığını anlatmıştı.Kendisini her İzmir’e gittiğimde ziyaret ederdim.Onunla sohbet, KKTC ile ilgili çok şey öğretir ve kazandırırdı.Uğur kardeşim, Kıbrıs ile ilgili çok şey öğretti bana. Şakacı, mizah yönü kuvvetli bir kardeşimdi.Onun anlattığı olmuş bir olayı sizlere aktarmak isterim.”İzmir’e gelmiştim arabamla Konak’ın önünde bir parkta dolaşıyordum direksiyon ters yönde olduğu ve boyumunda kısa olması sebebiyle başımında gözükmemesinden parkta dolaşan herkesin şaşkın bakışlarını ve çocukların A.. araba şoförsüz gidiyor” diye anlattığını ve gülüştüğümüzü hatırlıyorum.
Uğur Umar kardeşimi çok arayacağız Ada dışında yaşayan Kıbrıs Türk’leri benim dediğimi daha iyi anlayacaklardır umarım.
İzmir’de görev yaptığı sürece İzmir ve çevresinde yaşayan Kıbrıs Türk’lerini kendine göre listeler halinde tespit yapmış Kıbrıs Türk Kültür Derneği İzmir şubesine üye olmaları için çalışmış, sosyal etkinliklerde Kıbrıs Türk Kültür Derneği ile ortaklaşa çok etkinlikler içinde bulunmuştur.Tarihi değeri olan büyüklerimizi ziyaret ederdi.Bu yöndeki taleplerimizi hiç geri çevirmezdi. Ek’teki fotoğraf Söz Gazetesi sahibi, Kıbrıs Türk’ü için önemli rahmet ve saygı ile andığımız Mehmet Remzi Okan’ın kızı Bedia Okan’ı ziyaret ettiğinde anı olarak çekilmiştir. 
Şimdi diyeceksiniz ki Konsolos’un görevidir, her Konsolos bunu yapar.Üzülerek söylüyorum ki Konsolosluklarımız eğer Konsolos ilgili ise bunları gerçekleştirebiliyor.Uğur Umar kardeşim için  Devlet olmanın bilincinde olanderken bunu kastediyorum.Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin en çok ihtiyacı olan, yukarıda belirttiğim kadrolar ve biz, Kıbrıs Türk’leri, KKTC 3. Cumhurbaşkanı Dr. Derviş Eroğlu’nun söylediği başlıktaki sözde de olduğu gibi Ulusal Kimliğimize, haklarımıza ve yarınlarımıza sahip çıkmak için tarihimize ve kültürel değerlerimize sahip çıkmalıdır.  
Uğur Umar kardeşim Kıbrıs Türk tarihine ve kültürel değerlerine sahip çıkan nadir insanlardandır. Bu özelliğini yakından bilen ve gözlemleyen bir kişiyim. Bizim de düşüncemiz ve yaptıklarımız bu yöndedir. O’nun yaptığımız etkinliklerde de, yemek, sanat, yaşam, halk oyunları vs. kültürümüzü tanıtımı ve tarih konusunda değişik yayınlar ve bilgiler ile öğretici çalışmaları, unutulamayacağı gibi kalıcı faaliyetler olmuştur. Halk oyunları kıyafetlerinin üzerindeki motiflerin anlamını ben ondan öğrenmiştim. 
Haydi! Kıbrıs Türk gençleri yeri boşalan Uğur Umar kardeşimizi aratmayacak şekilde kendinizi yetiştirin, sosyal yönü kuvvetli olarak lobicilik üzerine ihtisas yaparak bu Devleti koruyunuz. Sizin için kurulan tuzakların farkında olunuz. Eksilen gücü tamamlayınız. 
Bu Devlet hepimizin. Kaybedersek, bir daha kazanmak çok zor olur. Birlikte yaşamaya çalıştığımız ve özveride bulunduğumuz karşı taraf, neler yapıyor? Bunları irdeleyiniz. Bütün yapılan kabalıklara karşı biz halâ iyi niyetlimi olacağız?Bu soruyu kendinize bin kere sorunuz. Masaya vurup görüşmelerden