VAROLUŞ VE ÖZGÜRLÜK MÜCADELEMİZİN LİDERİ DR. FAZIL KÜÇÜK’Ü SAYGI İLE SELAMLIYORUM
“Biz İlhamı Şam’dan Değil, Atatürk’ün Büyük İnkılabını Yarattığı Anavatan Türkiye’den Alıyoruz” diyen Liderimiz Dr. Fazıl Küçük her zaman gönüllerde, fikirlerde yaşayacak ve mücadelesi her zaman Kıbrıs Türk Halkına yön gösterecektir..
Atatürk İlkelerinden ilham alan ve “Kıbrıs Meselesi Türkiye’sizHalledilemez” diyerek bir yaşam boyu mücadele eden Liderimiz Dr. Fazıl Küçük’e hiç kimsenin hakaret etme hakkı yoktur..
Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e ve Türk Kurtuluş Savaşı Kahramanlarına da her fırsatta saldırmayı alışkanlık haline getiren ve Anavatanımız Türkiye’deki bir gazetede yazarlık yapan Orhan Baylan yakın geçmişte Youtube kanalından paylaştığı video ile Kıbrıs Türk Halkının Varoluş ve Özgürlük Mücadelesinin Lideri Dr. Fazıl Küçük’e yönelik çirkin söylemlerde bulundu. Liderimiz Dr. Fazıl Küçük için “Ateistti, geberdi gitti. Kıbrıs Türk lideriymiş, bana ne lan liderinden, ha İngiliz, ha o neye yarar” diyecek kadar ileri giden ‘sözde’ yazar Orhan Baylan’ı şiddetle kınıyoruz.
Yerel basınımıza yansıyan haberlere göre; Orhan Baylan adlı kendini bilmez kişinin geçmişte Ulu Önder Atatürk aleyhine de paylaşımda bulunduğu bilinmektedir. Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e ve Kıbrıs Türk Halkının Varoluş ve Özgürlük Mücadelesinin Lideri Dr . Fazıl Küçük’e hakaret etme hakkı yoktur, bir kez daha şiddetle kınıyoruz..
Yüksek öğrenimini tamamlayıp Kıbrıs’a dönüşüyle birlikte kendini Kıbrıs Türk Halkının sorunlarına adayan Liderimiz Dr. Fazıl Küçük, 1938’lerden itibaren gece gündüz demeden köyleri dolaşıp, Kıbrıs Türk Halkını mücadeleye hazırlıyor, örgütlüyor ve moral takviyesi yapıyordu..
Dr. Fazıl Küçük, Kıbrıs Türk Toplumunun İngiliz Sömürge Yönetimi altında yaşadığı sorunları dile getiren ve Kıbrıs Türk Toplumunu birlik ve beraberliğe çağıran yazılarını yayınladığı SÖZ Gazetesi’nin 1941 yılında yayınlarını durdurması üzerine 14 Mart 1942’de HALKIN SESİ Gazetesini yayınlamaya başladı. Dr. Fazıl Küçük, o günden itibaren gazetesi Halkın Sesi’nde Kıbrıs Türk Toplumunun örgütlenmesi, Varoluş ve Özgürlük Mücadelesine hazırlanması ve kalkınması için büyük mücadeleler verdi..
Liderimiz Dr. Fazıl Küçük: “Ey Kıbrıs Türk’ü; Anavatanımız Türkiye seni hiçbir zaman yad ellere bırakmayacaktır. Bu vatanda, kendi bayrağın altında ebediyete kadar yaşayacağına emin ol ve yarına ümitle bak” diyordu..
Atatürk İlke ve Devrimlerine yürekten bağlı olan Liderimiz Dr. Fazıl Küçük, 1942’de “Kıbrıs Türkü, Atatürk İnkılabına bağlıdır ve onun akidelerine sonuna kadar bağlı kalacaktır” demişti..
27 Kasım 1948’de Lefkoşa’da dava arkadaşlarıyla birlikte düzenlediği ilk mitingte ve Rum Ortodoks Kilisesinin 15 Ocak 1950 Enosis Plebisitini hedef alan vede 11 Aralık 1949’da yineLefkoşa’da, on binlerce kişinin katıldığı Selimiye (Ayasofya) Mitinginde dava arkadaşlarıyla birlikte Kıbrıs Türk Halkını mutlu bir geleceğe taşımayı hedefleyen konuşma yapmıştı..
15 Ocak 1950 Enosis Plebisitinin ardından 1950’li yıllarda Kıbrıs’ın Yunanistan’a ilhakını hedefleyen Megaliİdea’nın yarattığı sıkıntılı süreçte Dr. Küçük, Kıbrıs Türk Toplumunun lideri olarak öne çıkan ve Kıbrıs Türk Toplumunun yok edilmesi için yapılan tüm planlara karşı köy köy, kasaba kasaba gezerek insanlarımızı bilinçlendirmek adına büyük fedakarlıklarla çalışarak Kıbrıs Türk Toplumunun direniş kaynağı olmuştur..
Mücadele yıllarında Liderimiz Dr. Fazıl Küçük: “Mekteplerimizi kendimiz idare etmek emelindeyiz. Türk çocuğunun benliğini öğreteceğiz. Ona seciyeyi biz vereceğiz.. Ey Kıbrıs Türkü, en ulvi vazifen ilim ocağımızın imdadına koşmaktır.. Bizi kurtaracak milli mücadeledir… Mabet kadar kutsi ilim ocağımızın başında bayrağımızdan başka bir bayrağı görmeye tahammül edemeyiz ve etmeyeceğiz.. Türk, hakkını elde etmek ve hürriyetine kavuşmak için mania bilmez” demişti..
Nitekim verilen mücadeleler sonunda 1 Eylül 1950’den itibaren İngiliz Müdür yerine Anavatanımız Türkiye’den Kıbrıs Türk asıllı Çorum Lisesi Müdürü Yavuz Gonnolu’nun Lefkoşa’ya gelişiyle yeni bir dönem başlarken yükselen eğitim ve öğretim seviyesiyle birlikte Türk milliyetçiliği Kıbrıs Türk toplumunda büyük bir önem kazanıyordu..
1952’de Liderimiz Dr. Fazıl Küçük: “Türk hakkını elde etmek ve hürriyetine kavuşmak için engel bilmez” demişti.
4 Eylül 1955’te Londra’da düzenlenen ve 5000 kişinin katıldığı Miting’te konuşma yapan Liderimiz Dr. Fazıl Küçük, Kıbrıs Türk Toplumunun en zor günlerinde 1958’de Anavatanımız Türkiye’ye giderek 8 Haziran 1958’den başlayarak 6 Temmuz’a kadar İstanbul’da, İzmir’de, Ankara’da ve diğer illerde yapılan “Ya Taksim Ya Ölüm” mitinglerinde yüzbinlerce kişiye konuşmalar yaparak ısrarla “Taksim” tezini savunmuştu..
Rumlar , “Enosis İçin Ölürüz” derken Liderimiz Dr. Fazıl Küçük: “ Enosis’i Önlemek İçin Biz De Ölürüz” diyordu. Kıbrıs davasının Türkiye için de hayati bir sorun olduğunu dile getiren Liderimiz Dr. Fazıl Küçük:“Kıbrıs davasının Türkiye’nin desteği olmadan halledilemez” demişti
1955-1959 yılları arasında yer alan Rum tedhiş hareketlerine karşı her türlü mücadeleyi göze alan liderimiz Dr. Fazıl Küçük; 1957’de “Biz Kıbrıs Türkleri refahımızı ve yaşama haklarımızı ancak Türk bayrağının gölgesinde bulabileceğimize iman etmiş ve inanmış bulunuyoruz” demişti.
19 Şubat 1959 Zürih ve Londra Antlaşmaları temelinde, Kıbrıs Türk ve Rum halklarının siyasi eşitliğine ve egemenliğine dayalı olarak; Anavatanımız Türkiye, Yunanistan ve İngiltere’nin etkin ve fiili garantörlüğünde 16 Ağustos 1960 Lefkoşa Antlaşmaları ile Kıbrıs Cumhuriyeti ilan edilirken Zürih ve Londra Antlaşmalarını Kıbrıs Türk Halkı adına liderimiz Dr. Fazıl Küçük imzalamıştı..3 Aralık 1959’da tek aday olarak Kıbrıs Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Yardımcısı olarak seçilen Liderimiz Dr. Fazıl Küçük; 21 Aralık 1963 Kanlı Noel saldırılarının ardından oluşturulan Genel Komite’nin başkanlığını yürüttü. 27 Aralık 1967’de Geçici Kıbrıs Türk Yönetimi Başkanlığına getirilen Liderimiz Dr. Fazıl Küçük 18 Şubat 1973’te Kıbrıs Cumhuriyeti Muavinliğinden ve Geçici Kıbrıs Türk Yönetimi görevinden ayrılarak yerini dava arkadaşı Rauf R. Denktaş’a bırakmıştı..
Yakın geçmişte Youtube kanalından paylaştığı video ile Kıbrıs Türk Halkının Varoluş ve Özgürlük Mücadelesi Lideri Dr. Fazıl Küçük’ü hedef alan çirkin saldırıya tepkiler yağmaya devam ediyor. Kıbrıs Türk Halkının her kesimi yapılan bu çirkin saldırı üzerine “tek ses, tek yürek” oldu, saldırıyı kınadı.
“Özgürlük ve Bağımsızlık Mücadelemizin lideri Dr. Fazıl Küçük’e ve Kıbrıs Türk Halkına kimsenin hakaret edemeyeceğini”söyleyen KKTC Cumhurbaşkanı sayın Ersin Tatar: “Bunun hesabı sorulacak” dedi. Lefkoşa’da Girne Kapısı’ndaki Dr. Küçük Büstünü Cumhurbaşkanlığı çalışanlarından oluşan kalabalık bir grubun da eşlik ettiği ziyarette KKTC Cumhurbaşkanı sayın Ersin Tatar; Kıbrıs Türk Halkının özgürlük ve bağımsızlık mücadelesi Lideri Dr. Fazıl Küçük’e sosyal medya üzerinden hakaret edilmesini bir kez daha şiddetle kınadı.
Diğer yandan Dr. Küçük Vakfı Mütevelli, Heyeti Başkanı Mehmet Küçük ise konuyla ilgili Vakıf Avukatlarının gerekli çalışmaları yaptığını bildirdi. Küçük, “Bizim için önemli olan, siyasi görüşü ne olursa olsun tüm halkımızın liderine sahip çıkmakta gösterdiği hassasiyettir” dedi..
Diğer yandan Kıbrıs Türk Halkının Özgürlük ve Bağımsızlık Mücadelesinin Lideri Dr. Fazıl Küçük’e yönelik çirkin ve seviyesiz saldırıları kınayan ve Kıbrıs Ticaret Odası “Unutulmamalıdır ki Kıbrıs Türk Halkının , özgürlüğünü ve bağımsızlığını kazanma mücadelesine 1940’lı yıllardan itibaren önderlik eden, bu mücadelenin kazanılmasında çok büyük hizmetleri bulunan Dr. Fazıl Küçük, son nefesine kadar mücadeleye devam etmiştir.” Denildi.
Dr. Küçük’ün geçmişte başlattığı ve Kıbrıs Türk’ünün yolunu aydınlatan mücadelesinin, halkın geleceği için çok önemli bir yol gösterici olduğu belirtilen açıklamada , “Dr. Fazıl Küçük her zaman gönüllerde fikirlerde yaşayacak, mücadelesi her zaman Kıbrıs Türk Halkına yol gösterecektir. Atatürk ilkelerinden ilham alan ve ‘Kıbrıs meselesi Türkiyesiz halledilemez’ diyerek bir yaşam boyu mücadele eden Dr. Fazıl Küçük’e hakaret etmek kimsenin haddine değildir” ifadelerini kullandı.
Sonuç olarak; Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e ve liderimiz Dr. Fazıl Küçük’e sosyal medya üzerinden dil uzatan, bu davaya gönül vermiş insanların kemiklerini sızlatan ‘sözde’ yazar Orhan Baylanı bir kez daha şiddetle kınıyoruz ve de ilgililerin gerekli hukuk sürecini başlatmak üzere harekete geçeceklerine yürekten inanıyorum..
Atatürk İlke ve devrimlerinden ilham alan Liderimiz Dr. Fazıl Küçük’ün mücadelesi, Kıbrıs Türk Halkına her zaman için yol gösterecektir. Dr. Fazıl Küçük ve dava arkadaşları her zaman Kıbrıs Türk Halkının gönlünde yaşayacaktır..
Milli davamızı ve milli mücadelemizi simgeleyen liderimiz Dr. Fazıl Küçük ve bu davaya gönül vermiş arkadaşları olmasaydı, Kıbrıs Türk Halkının, Kıbrıs davası diye bir meselesi olmazdı ve Kıbrıs Türk Halkı bu günlere gelemezdi, Kıbrıs Türk Halkı Girit misali yok olur giderdi!..
Liderimiz Dr. Fazıl Küçük ve dava arkadaşları Rauf R. Denktaş, Osman Örek ve de diğer arkadaşları birlik ve beraberlik içinde mücadele etmemiş olsalardıbugün Aziz Şehitlerimizin, Gazilerimizin, Mücahit Halkımızın, Kahraman Mehmetçiklerimizin, TMT mensuplarının canı ve kanı pahasına kurulan bağımsız ve egemen devletimiz Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti de olmayacaktı…
Liderimiz Dr. Fazıl Küçük ve dava arkadaşları her zaman Kıbrıs Türk Halkının gönlünde yaşayacaktır ve mücadelesi her zaman Kıbrıs Türk Halkına yol gösterecektir..
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Sen Çok Yaşa…