Anıttepe’de devlet yetkililerinin yanında törene katılan minik öğrenciler de bu anlamlı günde Dr. Küçük’ün kabrini ziyaret etti, mozoleyi çiçeklere bürüdü.
Anıt Tepe’ye gelen küçük ziyaretçiler, Liderimizin kabrini selamladı, ellerindeki çiçekleri kabre bıraktı.
Törende protokol sırasına göre anıta çelenkler sunuldu. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı ile bayraklar göndere çekilerek, yarıya indirildi.
Tören, Cumhurbaşkanı Tatar’ın, Anıt Özel Defteri’ni imzalamasının ardından konuşmasıyla sona erdi.
Cumhurbaşkanı Tatar törende yaptığı konuşmada, varoluş ve özgürlük mücadelesi lideri Dr. Fazıl Küçük’ü, vefatının 40’ıncı yıl dönümünde rahmet, minnet ve sevgiyle andı.
Dr. Fazıl Küçük’ün, Kıbrıs Türk halkının mağduriyet yaşadığı, iletişimin olmadığı İngiliz Sömürge Yönetiminde, Türkiye Cumhuriyeti’nin İstiklal Savaşından çıktığı zorlu günlerden sonra Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün devrimlerini yakından izlediğini ifade eden Tatar, Dr. Küçük’ün, Atatürk inkılap ve devrimlerinin Kıbrıs’ta da uygulanması için dava arkadaşlarıyla çok boyutlu çalışmalar yürüttüğünü söyledi.
Dr. Küçük’ün, Türk milletine olan bağlılığı, Atatürkçülüğü ve cesur liderliğine vurgu yapan Cumhurbaşkanı Tatar, İngiliz Sömürge Yönetiminde toplumsal faaliyetlere girmenin, Kıbrıs Türk halkına liderlik ve önderlik etmenin sanıldığı kadar kolay olmadığını kaydetti.
İngiliz yasalarının çok acımasız ve sert olduğunu ifade eden Cumhurbaşkanı Tatar, Dr. Küçük’ün, toplumun geleceği için çok sert bir muhalefet yürüttüğünü belirtti. Dr. Küçük’ün, Vakıflar İdaresi’nin, Türk idaresine geçmesi için olağanüstü bir çaba ve gayret sarf ettiğini dile getiren Tatar, ada çapında Atatürkçülüğü yaymak ve Türk milletine bağlılık mesajı vermek için Halkın Sesi gazetesinin yayınlanmasının önemine vurgu yaptı. Cumhurbaşkanı Tatar, Dr. Küçük’ün, toplumsal çalışmalarla Kıbrıs Türk halkına liderlik yaptığını dile getirdi.
Dr. Fazıl Küçük’ün, bütün bu mücadelenin liderliğini yapmasını çok önemli olduğunu dile getiren Tatar, Dr. Küçük’ün bunu başarıyla yürüttüğünü ve Kıbrıs Cumhuriyeti’nin kuruluşundan sonra, 1974 öncesindeki Kıbrıs Türk halkının zor günlerinde, doktor olarak hep halkının yanında olduğunu ve yalnız bırakmadığını vurguladı.
Dr. Küçük’ün, göçmen evlerinin yapılması için şahsi mülkünü bağışladığını dile getiren Cumhurbaşkanı Tatar, 1974 döneminde de, Dr. Küçük’ün yazılarıyla Kıbrıs Türk halkının yanında olmaya devam ettiğini belirtti.
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti, Cumhuriyet Meclisi’nde ilan edilirken, hasta olmasına rağmen Dr. Fazıl Küçük’ün de orada olduğunu ifade eden Tatar, Dr. Küçük’ün, “Ölürsem gam yemem” dediğine vurgu yaptı. Dr. Küçük’ün, Cumhuriyetin ilanından sonra vefat ettiğini dile getiren Cumhurbaşkanı Tatar, “Ruhu şad olsun, mekânı cennet olsun” dedi.