GSI Saray ve Enerji Bakanlığı ile Maliye Bakanı’nı karşı karşıya getirdi GSI Saray ve Enerji Bakanlığı ile Maliye Bakanı’nı karşı karşıya getirdi

 
Rum Yönetimi Başkanı Nikos Hristodulidis önceki gün, Kıbrıs sorunuyla ilgili bazı açıklamalarda bulundu.
Güney’de yayımlanan Fileleftheros gazetesinde yer alan habere göre açıklamasında, her şeyin müzakere masasında değerlendirileceğini ifade eden Hristodulidis, Kıbrıs Rum kesimi açısından ilerlemenin anahtarının BM Genel Sekreteri'yle yapılacak görüşmede olduğunu savundu.
Önceki günkü açıklamaları çerçevesinde, Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın iki devlet ve egemen eşitlik konusundaki duruşundan, Türkiye'nin Annan Planı döneminde olduğu gibi daha esnek olacağı pozisyonuna göre bir fark görüp görmediklerinin kendisine sorulması üzerine ise Hristodulidis, Erdoğan’ın demecini gördüğünü ve açıklamaları dinlediğini, aynı zamanda özellikle öncü rol üstelenen Avrupalılar olmak üzere birçok muhatabının değerlendirmelerini de dinlediğini ifade etti.
Her şeyin müzakere masasında değerlendirileceğini ve kendisinin hazır olduğunu dile getiren Hristodulidis, bu yüzden BM Genel Sekreteriyle yapılacak görüşmenin, Avrupa-Türk meseleleri konusunda atılacak bir sonraki adımlar hususunda da belirleyici olduğunu düşündüğünü ifade etti.
Açıklamasında Avrupa Konseyi’nin esasında Avrupa-Türk meselelerinin Ekim ayında ele alınacağına karar verdiğini de hatırlatan Hristodulidis, Ekim ayından önce BM Genel Kurulu toplantısı olduğunu belirtti.
Bir gazetecinin “Türk tarafı birçok kışkırtıcı açıklama yaparken sustuğu için bazı kişiler tarafından eleştirildiğine” dair gözlemini ortaya koyması üzerine ise Hristodulidis, bunun doğru olduğunu ifade ederek, kendisinin bilinçli olarak yanıt vermediğini çünkü Kıbrıs sorununun iletişimsel anlamda yönetilmesinin kendisini ilgilendirmediğini belirtti.
Kıbrıs sorununun basın açıklamalarıyla veya Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’la her gün bir çatışmaya girmesiyle çözülmeyeceğini belirten Hristodulidis, Kayıp Şahıslar Komitesi'ne yaptıkları ziyaret esnasında da bilinçli olarak Cumhurbaşkanı Tatar’ın söylediklerine yanıt vermemeyi tercih ettiğini iddialarına ekledi.
Gazetede yer alan başka bir haberde ise, Hristodulidis’in Avrupalı ortakların müdahalesinin ve Avrupa-Türk meselelerinde gözlemlenen tüm hareketliliğin, Rum kesiminin inisiyatifleriyle ilgisiz olmadığını düşündüğü ifade edildi.
Genel kabul görmüş, herkes için karşılıklı fayda sağlayan bir durumun nasıl yaratılacağı konusunda kendi net yaklaşımlarıyla bir çaba başlatıldığını da öne süren Hristodulidis, Yunanistan Başbakanı Kiriakos Miçotakis’le yapacakları görüşmenin temel konusunun, Avrupa-Türk meselelerindeki ilerlemenin hem Kıbrıs sorunu hem de Türk-Yunan meselelerinden geçmesine bağlı olarak, Avrupa-Türk meseleleri olacağını dile getirdi.
Gazete, Hristodulidis’in açıklamalarına dayanarak, bazı yabancı liderlerin Kıbrıs sorununda, Avrupa-Türk meselelerinde olumlu gelişmeler yaşanmasına kapı açacak gelişmeler yaşanması için çalıştığını da yazdı.
Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’la yaptığı görüşmenin akabinde, Kıbrıs Türk tarafının yaklaşımında herhangi bir değişiklik olduğunu hissedip hissetmediğinin kendisine sorulması üzerine ise Hristodulidis, “baş başa bir görüşme yaptıklarını, doğal olarak bunun çok kısa sürdüğünü, Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın kendisine bazı şeyler söylediğini ancak bunu açıklamak istemediğini ve Cumhurbaşkanı Tatar adına konuşamayacağını” ifade etti.
Cumhurbaşkanı Tatar’ın söylediklerine verdiği yanıtta “Sayın Tatar’a bütün bunları müzakere masasında göreceklerini söylediğini” ifade eden Hristodulidis, devamla “müzakere etmezseler ve müzakereler yeniden başlamazsa, söylenenlerin geçerli olup olmadığını pratikte göremeyeceklerini” öne sürdü.
Hristodulidis, Tatar’a söylediği ikinci şeyin ise “bugün bu gidişata göre, kaybedenlerin yalnızca Kıbrıslı Rumlar ve Kıbrıslı Türkler olduğunu” sözlerine ekledi.