Rumların, 1 Ağustos 1964 itibarıyla şiddetlenen Erenköy saldırıları nedeniyle 8 Ağustos 1964’te anavatanımız Türkiye’de İnönü Hükümeti, havadan dahi olsa askeri uçaklarla gerçekleştirdiği etkin müdahalesi, tüm adadaki Mücahitlerimizin moralini yükseltmişti…
21 Nisan 1967’de gerçekleştirdiği darbe ile Alb. Yorgo Papadopulos’un başkanlığında Yunanistan’da iktidarı ele geçiren Askeri Cunta Yönetiminin Kıbrıs’ta Enosis’i bir an önce gerçekleştirmek amacıyla 15 Kasım 1967’de General Grivas Komutasındaki Rum-Yunan askeri kuvvetleri son model ağır silahlarıyla Geçitkale-Boğaziçi köylerine saldırıları düzenlemesi sonucu Türkiye ile Yunanistan savaşın eşiğine gelmişlerdi…
O günde de anavatanımız Türkiye, ilk günden itibaren sergilediği tutumu ile Kıbrıs Türk halkının Rum-Yunan ikilisinin insafına terk etmeyeceğinin mesajını veriyordu… Nitekim 17 Kasım 1967’de toplanan TBMM müdahale için Türk silahlı Kuvvetlerine yetki veriyordu…
Ancak anavatanımız Türkiye bu şartlar altında dahi yine diplomasi kanalını kullanarak Rum-Yunan ikilisinin yarattığı sorunu geçici dahi olsa çözme iradesini göstermiştir..
Anavatanımız Türkiye’nin kararlı tutumu karşısında o gün için sorun barışçıl bir yolla çözülüyordu.. 30 Kasım’da Türkiye ve Yunanistan arasında yapılan anlaşmaya göre Yunanistan hızlı bir şekilde askerlerini çekmeyi kabul etmiştir. Yine Yunanistan Haziran 1964’te yasal olmayan bir şekilde kurulan Rum Milli Muhafız Ordusu (RMMO) kuvvetlerinin dağıtılmasını ve komutanı Grivas’ın Atina’ya geri çağrılmasını kabul etmişti.. Bu anlaşmaya göre Kıbrıs’ta bulunan Yunan askerleri 45 gün içerisinde geri çekileceklerdi.. Keza , Rum-Yunan ikilisi ilk kez uluslararası camia önünde tazminat ödemeyi kabul etmekle dolaylı da olsa saldırgan taraf olduğunu kabul ediyordu.. Ancak Rum-Yunan ikilisi bu anlaşmaların birçoğunu uygulamaya koymayacaklardı!...
Yine bu anlaşma çerçevesinde 4 Mart 1964 tarih ve 186 sayılı BM Güvenlik Konseyi kararının ardından Rum liderliği tarafından Kıbrıs’a girişi yasaklanan Kıbrıs Türk Cemaat Meclisi Başkanı Rauf R. Denktaş’ın Ada’ya giriş yasağı kaldırılıyor ve de de Rauf R. Denktaş 13 Nisan 1968’de Kıbrıs’a dönüyordu.
Rum-Yunan ikilisinin, Geçitkale-Boğaziçi saldırılarının en önemli sonuçlarından biri de Kıbrıs Türk halkının siyasi yönden örgütlenmesini hızlandırmasıdır. Nitekim, 21 Aralık 1963 Kanlı Noel saldırıları sonrası 1960 Ortaklık Hükümeti’nden zoraki de olsa ayrılan Kıbrıs Türk halkı 0 günde kurduğu ‘Genel Komite’ yerine 28 Aralık 1967’de “Geçici Kıbrıs Türk Yönetimi”, 21 Nisan 1971’de ‘Geçici’ kelimesi kaldırılarak “Kıbrıs Türk Yönetimi” kuruldu….
3 Haziran 1968’de Kıbrıs Türk halkı adına Kıbrıs Türk Cemaat Meclisi Başkanı Rauf R. Denktaş ve Rum halkı adına Temsilciler Meclisi Başkanı Glafkos Klerides arasında başlayan toplumlararası görüşmeler devam ederken Yunanistan’daki askeri Yönetim ve Kıbrıs’taki EOKA’cılar bir an önce Kıbrıs’ta Enosis’i gerçekleştirmek ve bunu resmen ilan etmek isterken Makarios ise Enosis’i geniş bir zaman dilimine yayma ve Kıbrıs Türk halkını ekonomik ve siyasi baskılarla çökertme politikası uygulamaya başlamıştı.. Nitekim göç etmek isteyen Türklere her türlü kolaylığı sağlayacağını dile getirirken diğer yandan da görüşme sürecini uzatarak Kıbrıs Türk halkına ‘Otonomi’ dahi verilmesini kabule yanaşmıyordu…
Diğer yandan, Enosis konusunda askeri yönden kısa yolu tercih edenler EOKA’yı canlandırarak “EOKA-B” adlı Yunan Cuntası destekli gizli bir örgüt kuruluyor ve de bu örgütün başına geçecek olan Grivas da 28 Ağustos 1971’de gizlice Ada’ya çıkıyordu…
Neticede 3 Haziran 1968’de Beyrut’ta Denktaş ve Klerides arasında başlayan ve bir hafta sonra Lefkoşa’ya taşınan ikili görüşmeler 20 Eylül 1971’de herhangi bir sonuç alınamadan son buldu.
8 Haziran 1972’de Denktaş-Klerides ikilisine Türkiye, Yunanistan ve BM Temsilcileriyle başlayan 5’li görüşmeler 2 Nisan 1974’e kadar devam etti… O günde Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı Bülent Ecevit’in “Kıbrıs için en iyi çözüm yolu Federasyon’dur” diye verdiği demecini eleştiren Klerides görüşmelerden çekildi ve böylece 6 yıldan beri devam eden görüşmeler yine hiçbir sonuç alınamadan sona eriyordu…
Sonuçta bir an önce Enosis’i gerçekleştirilmesini sağlamak ve Enosis’i resmen ilan etmek için acele eden Yunan Cuntası ve Yunan Subayları Komutasındaki Rum Milli Muhafız Ordusu (RMMO) ve EOKA-B; Makarios’a karşı 15 Temmuz 1974 Pazartesi günü darbe düzenlediler ve Makarios’un öldürüldüğünü ilan ettiler. Makarios’un yerine getirilen EOKA’cı Nikos Sampson 17 Temmuz günü Rum Radyosu’nda yapmış olduğu konuşmada Kıbrıs Helen Devleti’ni ilan ederken “Enosis gerçekleşmiştir” diyordu.
Neticede, Yunanistan’ın Kıbrıs’ı topraklarına katma çabaları ve Rum saldırılarının bir sonucu olarak 20 Temmuz 1974’te “Ayşe Tatile” çıkacaktı! …. DEVAM EDECEK…