KKTC Cumhurbaşkanı Sn. Tatar, Antalya Diplomasi Forumu’nda uluslararası topluma çağrı yaparak adil ve kalıcı çözümün Kıbrıs Türk Halkı’nın egemen eşitliği ve eşit uluslararası statüsünün tanınması temelinde mümkün olduğunu söyledi. Sn. Tatar, Kıbrıs Türk Halkı kendi kurduğu devlet KKTC’de barış içinde yaşamak, gelişmek ve dünyayla bağ kurmak istediğini vurguladı. Sn. Tatar, KKTC’nin ayrıca doğrudan uçuş, ticaret ve temaslar gibi en basit insani haklara dahi erişemediğini söyledi. AB çatısı altında iki ayrı, egemen eşit devlet temelinde çözümün tek gerçekçi yol olduğunu söyledi.

Sn. Tatar’ın bu çağrısına uluslararası toplumdan bir yanıt gelir mi? Bilinmez. Ancak, AB yıllardır KKTC Devletini tanımadığını vurgulayarak hep Rum tezi olan federasyonu desteklemiştir. Desteklemeye de devam etmektedir. AB’nin bu politikasının değişmesini kimse umut edemez. AB devletleri değil de diğer dünya devletlerinin KKTC’nin tanınması konusuna çok daha sıcak baktığı bilinmektedir. Bu yüzden KKTC’nin bu bahsi geçen diğer dünya devletleriyle tanınma için ikili görüşmeler başlatması gerekir. Sn. Tatar, “Uluslararası toplum dünyanın diğer bölgelerinde iki devletli çözümlere destek verirken, Kıbrıs adasında gerçekte iki demokrasi ve iki devlet olduğunu neden göremiyor?” sorusunu da sordu.

Uluslararası topluma çağrı yapan Sn. Tatar,  “Kıbrıs Türk Halkı’nın sesini duyun. Bu adaletsizliği ve insanlık dışı izolasyonu sona erdirin.” dedi. Sn. Tatar’ın uluslararası topluma yapmış olduğu çağrı önemli. Ancak bu çağrıyı duyan, ilgilenen olacak mı? Bu da bilinmez. Bilinen gerçek şu ki, KKTC tanınmak için AB dışındaki devletlerle görüşmeler başlatırsa, o zaman KKTC Devleti’nin tanınması için bir umut doğacaktır.