Güncel

“Üstel ile seçim kazanılmaz”

UBP Genel Başkan Adayı Taçoy, UBP'nin Üstel ile yaklaşmakta olan seçimleri kazanamayacağını söyledi ve ekledi: "Ben partimizi ilk genel seçimlerde birinci parti yapamazsam, iktidar yapamazsam hemen o gece istifamı vereceğim”

Abone Ol

Ulusal Birlik Partisi (UBP) Genel Başkan Adayı Hasan Taçoy, vizyon ve hedeflerini “Manifesto Tanıtım Etkinliği” ile açıkladı.

Taçoy, “Ulusal Birlik Partisi, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin ve Kıbrıs Türk halkının varoluş mücadelesi içinde doğmuş, kökleri şanlı Türk Mukavemet Teşkilatı’na dayanan, Kıbrıs Türkü’nün haysiyet ve özgürlük direnişinin, milli kimliğinin, anavatan Türkiye’mizin ayrılmaz bir parçası ve milli davanın bizzat kendisidir.” dedi.

Bundan yarım asır önce, 1975’te, UBP’nin kuruluşunda, Terzi Yusuf’un oğlu olarak Zafer Sineması’nda yapılan ilk kurultayında kendisinin de olduğunu kaydeden Taçoy, henüz 13 yaşındayken bisikletle sokak sokak, dükkan dükkan, ev ev dolaşıp partinin ilk seçim broşürlerini dağıtarak bu mücadelenin içinde yer aldığını belirtti.

“1993’te Lefkoşa Gençlik Kolları Başkanlığı’na seçildim. 1999’da Lefkoşa İlçe Başkanlığı’na ve 2018’de Genel Sekreterlik görevine layık görüldüm. Bu parti beni defalarca milletvekili ve bakan yaptı. Vatanıma ve Kıbrıs Türk halkına hizmet etme imkânı verdi. Lefkoşa’da küçücük bir dükkânda alın teriyle ailesinin geçimini sağlayan babamın ve annem Sevilay Hanım’ın oğlu olduğumu asla unutmadım ve çocuklarıma da unutturmadım.” diye konuşan Taçoy, bugün Terzi Yusuf’un oğlu olarak yarım yüzyıllık bir mücadelenin ardından karşılarında olduğunu söyledi.

KKTC’nin kurucu partisi olan UBP’nin bugün yapılan kamuoyu yoklamalarında birinci parti görülmediğini ifade eden Taçoy, yaşadıkları ekonomik sıkıntılar ve hayat pahalılığı bir kenara konulduğunda bile yolsuzluk ve kayırmacılık algısıyla siyasi partilere, siyasetçilere ve hükümete olan güvenin en alt seviyede olduğunu belirtti.

Taçoy, “Önümüzdeki iki yıl içinde üç ayrı seçimle karşı karşıyayız. Hepimiz için özeleştiri yapma zamanı gelmiş ve geçmektedir. Hepimiz biliyoruz ki işler iyi gitmemektedir. Bunların nedenlerini bulmak, hep birlikte çözüm üretmek ve bunun için birlikte çalışmak zorundayız. Bugün, KKTC’nin en büyük, en köklü ve en yaygın örgütlenmesine sahip partisi olan UBP, özellikle gençler ve kadınlar arasında oy kaybı yaşamaktadır. İlçe merkezlerinde seçmen tabanımız giderek erimektedir.” diye konuştu.

En son yapılan mahalli seçimlerde alınan sonuçların ve ardından yapılan ara seçim sonucunun bunun açık örnekleri olduğunu belirten Taçoy, “KKTC’nin en büyük üç ilçesinde; Girne’de, Lefkoşa’da ve Gazimağusa’da seçimleri büyük farklarla kaybetmedik mi? Aynı yılın hemen başında yapılan genel seçimlerde oy oranımızı ve milletvekili sayımızı artırarak birinci parti olmuştuk. Ancak üzerinden henüz bir yıl dahi geçmeden yapılan yerel seçimlerde geriye düştük.” ifadelerine yer verdi.

 “Hadi bu bir kazaydı, ‘şoför hatası değildi’ diyelim. Peki geçtiğimiz yıl yapılan ara seçimdeki durumu neyle açıklayacağız?” diye soran Taçoy, şöyle devam etti:

“Bugün yapılan birçok araştırmada gördüğümüz olası bir seçimde partimizin mevcut gücünü koruyamayacak olmasını neyle açıklayacağız? Bunun sorumlusu UBP üyeleri midir? UBP’ye gönül veren seçmenler midir? Tabii ki değildir. Ne her seçimde sokak sokak, ev ev, köy köy, mahalle mahalle dolaşan, canla başla çalışan UBP’li kardeşlerim ne de Kıbrıs Türk halkı bunun sorumlusudur.

Bunun tek sorumlusu genel başkanlık ve başbakanlık koltuğunda oturan sayın Ünal Üstel’dir.

UBP isimli bu büyük ve köklü geminin kaptan köşkünde kendisi oturmaktadır. Hiç lafı dolaştırmaya, eğip bükmeye gerek yok. Eğer gemi bir türlü gitmesi gereken hedefe doğru yol alamıyorsa bunun sorumlusu bellidir ve o kişi de şu anda genel başkanlık koltuğunda oturan sayın Üstel’dir. Ama şimdi bakıyoruz, sayın Üstel iktidar ve istikrar deyip duruyor. Hangi iktidar? Hangi istikrar diye sormamız gerekmiyor mu?”

Partililere seslenen Taçoy, Ulusal Birlik Partisi’nin Ünal Üstel ile yaklaşmakta olan seçimleri kazanamayacağını savundu.

Mevcut gidişin böyle devam etmesi durumunda Üstel’in idaresinde bırakın tek başına iktidar olmayı, partinin birinci parti olmasının bile zor olacağını öne süren Taçoy, kendisinin bu konudaki geçmiş tecrübelerinin ortada olduğunu kaydetti.

Ülkenin yönetiminde kötüye gidiş olduğunu savunan Taçoy, Başbakan Üstel’in kendisine altın tepside sunulan tarihi bir fırsatı heba ettiğini ve hem ülkeyi hem de partiyi hakkıyla yönetmeyi beceremediğini ileri sürdü.

Taçoy, “Halkımıza soruyorum; bugün mevcut durumdan memnun olan var mı? Marketteki, çarşıdaki, pazardaki fiyatlardan memnun musunuz?  Elektriklerin böyle sürekli kesilmesinden, evinize, dükkanınıza gelen elektrik faturalarından memnun musunuz? Sağlık sisteminden, eğitim altyapısından memnun musunuz? Çiftçilerimiz, hayvancılarımız mazotun, yemin, gübrenin fiyatından memnun mu? Esnafımız, girişimcimiz, sanayicimiz, inşaatçılarımız durumlarından memnun mu? Gençlerimiz, ailelerimiz, çalışanlarımız, memurlarımız, öğretmenlerimiz memnun mu?  UBP’li kardeşlerime soruyorum; partimizin mevcut gidişatından memnun musunuz? Eğer bu kurultayı milat kabul edip, bizler kendimize çeki düzen vermeye başlamazsak, halkımızın beklentilerini karşılayabilir miyiz?” şekinde sorular yöneltti.

İlçe, mahalle ve köy örgütlenmeklerini yeniden gözden geçirmek durumunda olduklarını belirtten Taçoy, “Eğer partide tabanın sesine kulak vermeyen bir yönetim varsa vatandaşımızın, Kıbrıs Türk halkının sesine kulak verebilir mi?  Partide oluşan gruplaşmaları engelleyemeyen bir yönetim, ülkenin birlik ve beraberliğini sağlayabilir mi? UBP’nin mali açıdan güçlendirilmesi ve parti harcamalarının şeffaf bir biçimde yapılması gerekmiyor mu?  Kendimizi kandırarak hiçbir yere varamayız.” dedi.

Taçoy, son on yılda 16 hükümetin iş başına geldiğini, sadece son dört yılda UBP liderliğinin 4 kez değiştiğini belirterek, “Kimilerinin bugünlerde dillerinden düşürmedikleri istikrar böyle bir şey midir? Birilerinin şahsi çıkar ve koltuk sevdasının üstünü istikrar diyerek örtebilir miyiz? Onların geleceği böyle bir sözde istikrara bağlı olabilir ancak UBP’nin ve Kıbrıs Türk halkının geleceği böyle bir istikrara asla bağlı değildir.” diye konuştu.