29.02.2024 tarihli yerel yazılı basınımıza yansıyan açıklamasında Güney Kıbrıs Rum Yönetimi Lideri Hristodulidis, Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın da Kıbrıs sorununa müdahil olmasını istedi.
GKRY lideri Hristodulidis’in “Erdoğan Da Kıbrıs Sorununa Müdahil Olsun” sözlerine Kıbrıs Gazetesi aracılığıyla verdiği yanıtta Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı sayın Ersin Tatar:
“Türkiye’nin desteğini almak için, Türkiye’ye şirinlik yapmaya çalışıyor. Avrupa Birliği’nin bir üyesi olarak bütün bunları söylüyor. Eğer öyle bir durum olursa, Türkiye’nin tavrı “Senin Muhatabın, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’dır” diyecektir diye konuştu..
Baf Direnişi ve Şehitleri Anma Günü nedeniyle yayınladığı mesajında Baf Direnişi’nin Türk Mukavemet Teşkilatı’nın şanlı mücadelesinin simgelerinden biri olduğunu belirten KKTC Meclis Başkanı sayın Zorlu Töre:
“Kıbrıs Türkü mücadele yıllarında EOKA çetelerine karşı verilen mücadelede kahramanlık destanı yazmıştır. O dönemde çatışmalarda şehitler verilmiş ancak teslim olunmamıştır. Bugün şehit kanlarıyla sulanan Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti toprakları bizlere kutsal emanettir. Toplu katliamlara ve soykırıma maruz kalan halkımız saldırılar karşısında geri adım atmamış ve anavatan Türkiye Cumhuriyeti’nin gelmesiyle devletimizi kurmuştur..
..Bundan sonra bizlere düşen görev emanet edilen vatan, bayrak ve istiklal aşkını devam ettirmek ve bizden sonraki nesillere aktarmaktır. Aziz şehitlerimize ve ebediyete kavuşan bütün direnişçilere rahmet dilerim. Ruhları şad olsun” dedi.
Mart ayının ikinci haftası tekrar adaya gelmesi beklenilen BM Genel Sekreteri’nin Kıbrıs Kişisel Danışmanı Maria Angela Holguin Cuellar’ın bu gelişinde neler yaşanabileceğine dair görüşlerini paylaşan ve Holuin’in “İki taraf arasında Güven Sorunu Var” sözlerini yorumlayan KKTC Cumhurbaşkanı sayın Ersin Tatar “Resmi müzakerelerle Kıbrıs’ta gelecekte nasıl bir çözüm olabilir? Onu tartışabiliriz. Bu tabii mülkiyettir, sınır düzenlemeleridir, topraktır, anayasal birtakım meselelerdir. Bütün bunlar tabii ki konuşulabilir” ifadelerini kullandı.
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin egemenliğinin öneminin altını çizen KKTC Cumhurbaşkanı sayın Ersin Tatar, “Bizim İçin Esas Olan Egemenliğimizdir. Egemenliğiniz Yoksa, Herhangi Bir Anlaşma Buz Üstüne Yazılan Bir Yazı Gibidir. Buz Eridiğinde Elinizde Hiçbir Şey Kalmaz” diyerek egemenliğin önemine vurgu yaptı.
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı sayın Ersin Tatar: Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev tarafından, Temmuz 2023’te düzenlenmesi öngörülen Suşa zirvesine davet aldığını belirterek, Ekim ayında düzenlenmesi beklenilen Kırgızistan’daki Türk Devletleri Zirvesi’ne, ‘Gözlemci Üye’ olarak davet edilmesi gerektiğini kaydetmişti..
..GKRY Lideri Nikos Hristodulidis’in bir demecinde Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın da Kıbrıs sorununa müdahil olmasına yönelik açıklamasına tepki gösteren KKTC Cumhurbaşkanı sayın Ersin Tatar, “Hristodulidis’in Muhatabı Benim, Türkiye Cumhurbaşkanı sayın Recep Tayyip Erdoğan değildir. Eğer öyle bir durum olursa Türkiye’nin de tavrı “Senin Muhatabın, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Ersin Tatar Olacaktır” dedi..
..Mart ayının ikinci haftası tekrar gelmesi öngörülen, BM Genel Sekreteri’nin Kıbrıs Kişisel Danışmanı Maria Angela Holguin Cuellar’ın bu gelişinde neler yaşanabileceğine dair görüşlerini paylaşan ve Holguin’in “İki Taraf Arasında Güven Sorunu Var” sözlerini yorumlayan sayın Ersin Tatar, “Şimdi o arayışlarını yapıyor, bizimle görüştü, Güney Kıbrıs’la görüştü, garantör ülkelerle de görüştüğünü söylüyor..
..Gelmesinin nedeni, görüşmenin tekrar başlayabilmesi için ortak zemin var mı yok mu? Ortak zeminin bizim için önemi son 3 yıldır sürdürmekte olduğumuz, yeni siyaset dediğimiz, egemen eşitliğimiz ve eşit uluslararası statümüz. Egemen Eşitliğimiz, yani bizim kendi geleceğimizi tayin etme hakkımız, kendi geleceğimizde söz hakkına sahip olmamızdır. Bütün bunlar 1960 anlaşmalarına girdi. Bizler, Güney Kıbrıs’ın ne kadar hakkı varsa, en az bizim de o kadar hakkımız olduğunu onlara ifade ediyoruz” diye konuştu..
.. “İleride Eşitliğe Dayalı Uluslararası Bir Anlaşma Olacaksa, Bu Anlaşma Mutlak Surette İki Devletin İş Birliği İçerisinde Olmalıdır” diyen Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı sayın Ersin Tatar “Karşı tarafın düşündüğü, Avrupa Birliği’ni arkasına alarak “Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetini ortadan kaldıracak, Kıbrıs Türkleri ‘Kıbrıs Cumhuriyeti’nin vatandaşları olacak” şeklinde kurguluyorlar. Asla öyle bir yola girmeyeceğiz..
..Bizim egemenliğimiz temelli bir çözümle, Türkiye Cumhuriyeti anavatanla bağlarımızın her zaman geçmişte olduğu gibi gelecekte de bu şekilde sürmesi gerekiyor. Türk askerinin adada her zaman caydırıcı güç olarak her zaman kalması bunları tartışıyoruz. Holgin’le Resmi müzakerelerle Kıbrıs’ta gelecekte nasıl bir çözüm olabilir? Onu tartışabiliriz..
..Bu tabii ki mülkiyettir, sınır düzenlemeleridir, topraktır anayasal bir takım meselelerdir. Bütün bunlar tabii ki konuşulabilir. Bunun içinde esas olan egemenliğimizdir. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Raif Denktaş da hep şunu söyledi:
“Egemenlik çok önemlidir. Egemenliğiniz yoksa, her hangi bir anlaşma buz üstüne yazılan bir yazı gibidir. Buz eridiğinde elinizde hiçbir şey kalmaz. Egemenlik olduğunuz takdirde bir tehlikeye karşı kendinizi oradan çekebilecek hakka sahip olursunuz. Egemenliğimizin kabul edilmesi bizim için fevkalade hayati önem arz ediyor. Bir bakıma da kırmızı çizgimizdir” dedi..
Gelinen noktada; Rum lider Nikos Hristodulidis’in “Erdoğan da Kıbrıs sorununa müdahil olsun” sözlerine karşılık veren KKTC Cumhurbaşkanı sayın Ersin Tatar “ Kıbrıs’ta iki ayrı halk vardır, Kıbrıslı Türkler ve Kıbrıslı Rumlar. Hristodulidis’in muhatabı benim, Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı sayın Erdoğan değildir. Türkiye Cumhuriyeti elbette garantör ülkedir ama kendilerinin de ifadesinde, “Kıbrıs meselesinde Güney’in muhatabı, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetidir.”
Sayın Hristodulidis’in söylediğini, kendine göre Türkiye’ye şirin görünmek amaçlı yaptığını kaydeden KKTC Cumhurbaşkanı sayın Ersin Tatar, “Türkiye’nin desteğini almak için, Türkiye’ye şirinlik yapmaya çalışıyor. Avrupa Birliği’nin bir üyesi olarak bütün bunları söylüyor. Eğer öyle bir durum olursa, Türkiye’nin tavrı “Senin Muhatabın, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Ersin Tatar Olacaktır” ifadelerini kullandı..
..Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev tarafından, Temmuzda düzenlenmesi öngörülen Suşa Zirvesine davet aldığını belirten Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı sayın Ersin Tatar Ekim ayında yapılması beklenilen Kırgızistan’daki Türk Devletleri Teşkilatı Zirvesi üzerine şu ifadeleri aktardı:
“Şuşa’daki Zirve, Temmuz ayında yapılacak. Sayın Aliyev, Türkiye ziyaretinde de ifade etti; kendisini daha önce tebrik etmek için aradığım telefon görüşmesinde de bu önümüzdeki Temmuz ayında Azerbaycan’da gerçekleşecek zirveye beni davet etmiştir..
.. Kırgızistan’daki ‘Türk Devletleri Zirvesi’ benim bildiğim, daha tam tarih netleşmese de Ekim ayında olacaktır. Ekim ayında, Kırgızistan’daki zirveye de davet edilmemiz gerekir. Çünkü Gözlemci Statüsüyle biz de Türk Devletleri Teşkilatı’na üyeyiz..
..Dolayısıyla bazı problemler geçmişte yaşandı, çünkü Avrupa Birliği ve diğerleri Güney Kıbrıs’ın dürtmesiyle bir bakıma sıkıntılar yaşandı. Bundan sonraki süreçte, özellikle Azerbaycan’daki o toplantıda bazı şeylerin netleşmesiyle, inanıyorum ki Türk Birliği içerisinde, Türk Devletleri Teşkilatı’nda artık orada alınan kararlara, her ülkenin uyması ve dolayısıyla tam üye ve Gözlemci Üyelerle birlikte yapılan toplantılarda biz de kendi bayrağımızla orada temsil edilmeniz beklentimizdir. Bu şekilde olacağına inanıyorum” dedi.
Sonuç olarak; Kıbrıs Türk Halkı, yıllarca Rum-Yunan ikilisinin Megali-İdea hayalleri çerçevesinde yer alan Enosis hayallerine karşı birlik ve beraberlik içinde hareket ederek büyük mücadeleler vererek bugünlere geldi.
Rum-Yunan ikilisi dün olduğu gibi bugün de olası bir siyasi çözümle birlikte Enosis’e giden yolu açmayı hedefliyor ve bu nedenle de olası bir siyasi çözümle birlikte “Garanti Anlaşmaları İptal Edilmeli Türk Askeri Adadan Gitmeli , Rum Göçmenler Evlerine ve Mülklerine Dönmeli diyor.”
Rum-Yunan ikilisi çok iyi bilmelidir ki, Kıbrıs Türk Halkı, bağımsız ve egemen devletimiz Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetini yaşatmak ve tanınmasını sağlamak azminde ve kararındadır..
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Sen Çok Yaşa..