Limasol Direnişimizin 53’ncü yıl dönümünde nedeniyle aziz şehitlerimiz dün saat 10.00’da Girne’de Limasol-Girne Şehitleri ve Özgürlük anıtında yapılan resmi törenlerle anıldı. Konu törenin ardından saat 11.00’de Kıbrıs TMT Mücahitler Derneği Girne Merkez Şubesinin Kıbrıs Türk Emekliler Derneği Girne Şubesi salonunda düzenlediği anı toplantısında, anılar dile getirildi, şehitlerimiz anıldı…
Şu bir gerçek ki Kıbrıs Türk ve Rum halkları arasında yer alan kavganın temelinde dün olduğu gibi bugün de Rum-Yunan ikilisinin tarihin derinliklerinden gelen Megali İdea hayallerinden kaynaklanan Enosis istekleri vardır.
1796’da Megali İdea fikrinin benimsenmesinin ardından 1830’da Yunanistan; bağımsızlığını kazandığı günden beri yayılmacı bir politika izlemekte ve anavatanımız Türkiye’nin Akdeniz’e açılan kapılarını kapatma çabası içindedir. Yunanistan’ın bu konudaki girişimlerine Batı Trakya , Ege Adaları ve Girit konusundaki gelişmeler birer örnektir.
Kıbrıs’ın İdaresi’nin 1878’de İngilizlere devredilmesinin hemen ardından daha Ocak 1893’te Rumlar Enosis için mitingler düzenlemişlerdir. 1894’te,1896’da,1902’de, 1903’te, 1904’te, 1905’te çeşitli yerleşim birimlerinde Enosis lehinde sloganlar atarak bilhassa karma köylerde Türk kahvelerinde ve sokaklarda Kıbrıs Türk halkına karşı saldırılarda bulunmuşlardı.
1.Dünya Savaşının ardından Yunanlıların Megali-İdea hayalleri çerçevesinde gerçekleştirilen Batı Anadolu’nun işgali ancak Türk Kurtuluş Savaşı ile 1922’de durdurulabilmiştir.
Yunanistan’ın, Kıbrıs’ı ilhakını hedefleyen hareketleri II. Dünya Savaşı sonrası hız kazanır. Kıbrıs Rum Ortodoks Kilisesinin Rum AKEL Partisi desteğinde 15 Ocak 1950’de 15 gün süreyle Kiliselerde düzenlediği Plebisitte Rum halkının %96’sı Enosis’e ‘evet’ yönünde oy kullanırken Enosis Yunanistan’ın resmi politikası haline geliyordu.
Yunanistan 1954’te , 1950 Plebisitinin sonuçlarını BM’e taşıyarak Rum halkının self-determinasyon hakkını dile getirerek Kıbrıs’ın Yunanistan’a ilhakını istiyordu.Rum-Yunan ikilisi bu girişimleriyle Kıbrıs Türk halkının self-determinasyon hakkını hiçe saymakta ve bu self-determinasyon hakkını sadece Kıbrıs Rum halkına ait bir hak olduğunu göstermeye çalışıyorlardı.
1955-1958 yılları arasında Rum Ortodoks Kilisesinin veEOKA’nın gerçekleştirdiği şiddet hareketlerini Kıbrıs Rum tarafı dünya kamuoyuna “bağımsızlık” için verilen bir kurtuluş mücadelesi olarak göstermeye çalışıyorlardı. Halbuki şiddet eylemlerinin çoğu İngiliz Yönetiminden ziyade , Kıbrıs Türk halkına yönelikti.
19 Şubat 1959 Zürih ve Londra Anlaşmaları Londra’da; Türkiye, Yunanistan, İngiltere yanında Kıbrıs Türk ve Rum Toplumlarının liderleri tarafından da imzalanır. Ancak bu anlaşmaları imzalamasının ardından 6 Mart 1959’da Kıbrıs gelişinde yapmış olduğu açıklamada Makarios: “Bu anlaşmalar Enosis’e bir sıçrama tahtası olacaktır” diyordu.Benzer şekilde ayni günlerde Yunan Meclisinde 1959 Zürih ve Londra Anlaşmalarını imzaladığı için Yunan Meclisi’nde tenkit edilen Yunanistan Dışişleri Bakanı Averof: “Beyler bir düşününüz bakalım; Enosis’e İngiliz Sömürge Yönetiminden mi yoksa Kıbrıs Cumhuriyeti’nden mi daha kolay gidilir” diye soruya soru ile cevap vererek Rum-Yunan ikilisinin hedeflerin bu anlaşmaları Enosis’e giden yolda bir araç olarak gördüklerini ifade ediyordu.
16 Ağustos 1960’da Lefkoşa’da imzalanan anlaşmalarla 1960 Kıbrıs Cumhuriyeti ilan ediliyordu. Ancak çok kısa bir süre sonra Makarios ; 1960 Anayasası ile Türklere çok haklar verilmiştir diyerek Anayasada yapacakları değişikliklerle Kıbrıs Türk halkını Yunanistan’da, Batı Trakya’daki kardeşlerimiz gibi ‘azınlık’ durumuna düşürmeyi başaramayınca, 21 Aralık 1963 Kanlı Noel saldırılarıyla Akritas Planı uygulamaya konularak 1960 Kıbrıs Cumhuriyeti yıkılır.
1955-1958 ve 1963-1974 yılları arasında Kıbrıs’ın Yunanistan’a ilhakı girişimleri Kıbrıs Türk halkına karşı uygulanan etnik temizleme girişimleri ve katliamlar 21 Aralık 1963 Kanlı Noel saldırılarıyla ortaya konulan soykırım Planları ancak; Atatürk İlkelerine yürekten bağlı Kıbrıs Türk halkı 11 yıl boyunca TMT etrafında bütünleşerek anavatanına güvenerek verdiği büyük mücadelenin sonunda 20 Temmuz 1974 Barış Harekatı ile durdurulabilmiştir.1974 Barış Harekatı ile Kıbrıs’a barış ve huzur gelmiştir, Kıbrıs’ta çözüm gerçekleşmiştir.15 Kasım 1983’te Kıbrıs Türk halkı self-determinasyon hakkını kullanarak KKTC’ni ilan etmiştir.
Gelinen aşmada hala daha Rum-Yunan ikilisinin Enosis hayallerinin devam ettiğine inanmayanlara inat; EOKA’nın uzantısı olan ELAM yüz kişiyi geçmez diyenlere inat; ELAM yakın geçmişte Rum Meclisi’ne girmeyi başarması yanında daha geçen gün verdiği önerge ile Rum Temsilciler Meclisi’nin 1950 Enosis Plebisiti’nin okullarda kutlanması yönünde 11 Ocak 2017’de aldığı karar son derece düşündürücüdür. Bilindiği gibi Mart 1966’da AKEL’in 11’nci Kurultay’ında alınan Enosis kararları vardır. Yine AKEL’in de desteğiyle Haziran1967’de Rum Meclisinde alınan Enosis alınan Enosis kararları vardır.
Bu kararlar Türk düşmanlığı değil de nedir? Kararlar geri alınsa ne yazar, alınmasa ne yazar? Adamları içlerinde var, söküp atamazsınız!... Bir arada yaşamak mı dediniz?