Günümüzde  Rum liderliğinin hedefi  Kıbrıs Türk halkını  federal devlete  dönüştüreceğiz dediği ‘sözde’ Kıbrıs Cumhuriyeti’ne ‘Azınlık’ olarak yamalamak;  Kıbrıs Türk halkının anavatanımız Türkiye olan bağlarını kopartmak,‘Azınlık’ statüsü altında asimile  etmek ve Kıbrıs’ı bir Yunan adası yapmaktır. Rumların , Kıbrıs Türk halkının kendilerine   yama olması istekleri çok gerilere dayanır.

Rum liderliği dün olduğu gibi bugün de Kıbrıs Türk halkını Kıbrıs’ta Maronitler ve Ermeniler gibi ‘azınlık’ olarak görmektedirler. Nitekim günümüzde de Anatasiadis, “Kıbrıs Türkleri azınlıktır, azınlıkla çoğunluk eşitlenemez, Türklere siyasi eşitlik verilemez” demekten kendini alamıyor ve de  dünden bugüne diğer Rum liderlerinin de hedefledikleri gibi Anastasiadis’e göre de  olası bir siyasi  çözümde Enosis’e giden yol mutlaka açık olmalıdır!… Rum-Yunan ikilisinin esas hedefi Enosis’tir.

Nitekim yakın geçmişte de  Anastasiadis “Garanti anlaşmaları çağ dışıdır. AB üyesi bir ülkeye AB dışında   bir devlet  garantör olamaz” derken Yunanistan Dış işleri Bakanı Nikos Kocas: “Kıbrıs’ta işgale ve  garantiler sistemine  son verilmelidir” diyordu.

22 Eylül 2017’de New York’ta 72’nci BM Genel Kurul toplantısında yaptığı konuşmada; yabancı garantilerin, müdahale  haklarının olmadığı işgal güçlerinden kurtulmuş; bağımsız ve egemen  devlet istiyoruz” diyen   Anastasiadis: Kıbrıs sorununun çözümü için  temel ön şart olarak  kırmızı çizgilerimiz “…Türk askerinin adadan çekilmesi, garantilerin kaldırılması ve bütün Kıbrıslıların dört özgürlüğünün (serbest yerleşim, serbest dolaşım, mülk edinme ve çalışma) tanınmasıdır….”  dedi.   “Çözümün, ‘sözde’ Kıbrıs Cumhuriyeti’nin iki bölgeli, iki toplumlu , siyasi eşitliği , tek egemenliği, tek uluslararası tüzel kişiliği ve tek  vatandaşlığı olan federal devlete dönüşmesini” gündeme getireceğine vurgu yapan Anastasidis “…iki toplumun  hassasiyetlerini ve endişelerini dikkate alacak , bütün Kıbrıslıların İnsan Haklarına ve Temel Özgürlüklerine saygı gösterecek ; vatanımızı , halkını, ekonomisini birleştirecek” bir çözümden bahsetti.

Gelinen aşamada  son 2 yılda Rum liderliği hayal bile  edemeyecekleri tavizler koparmayı başarmalarına rağmen  hala daha Anastasidis;  Kıbrıs Türk halkını ‘azınlık’ olarak   nitelemeye devam ediyor ve “Azınlık olan Kıbrıs Türkleri   devletin yönetiminde  söz sahibi  olamaz…Kıbrıslı Türklere siyasi eşitlik verilemez..” diyor. Yine Anastasiadis, sürekli olarak   “Türkiye’nin   garantörlüğünün kaldırılmasını   ve Türk askerinin geri çekilmesini” istiyor, aksi taktirde  ‘çözüm olmayacak’ diyor…

Şu bir gerçek ki; Rum liderliği  Kıbrıs Türk halkını ‘azınlık’ olarak gördüğü sürece,  “Tüm Kıbrıs üzerindeki iddiasını  sürdürdükçe, meşru hükümet olduklarını iddia ettikçe”  Kıbrıs sorunu çözülemez, çözülemeyecektir..

Dünya kamuoyu bilmelidir ki Anavatanımız Türkiye’nin etkin ve fiili garantisi , Kıbrıs Türk halkının olmazsa olmazıdır . Kıbrıs Türk halkı olarak  diyoruz ki “Toplumsal  egemenliğimizden, siyasal eşitliğimizden, self-determinasyon haklarımızdan  asla vazgeçemeyiz ve de vazgeçmeyeceğiz”…  Yine diyoruz ki , Viyana’da yapılan görüşmeler sonrası  2 Ağustos 1975’te  BM Genel Sekreteri Kurt Waldeim’ın  huzurunda KTFD Başkanı Rauf R. Denktaş ve Rum Temsilciler Meclisi Başkanı Klerides tarafından  imzalanan  Nüfus Mübadele Anlaşmasıyla kazanılan  ‘İki Bölgelilik’;  Kıbrıs Türk halkının  Kıbrıs’taki varlığının devamı adına   asla sulandırılamaz... Kıbrıs Türk halkı buna asla  izin vermeyecektir…

Rum Meclisinde muhtelif tarihlerde Enosis’e yönelik alınan kararlar; Rum-Yunan ikilisinin  Megali İdea hayalleri içerisinde yaşadıklarının  bir ifadesidir.  Söz konusu alınan kararlar günümüzde de  Rum zihniyetinde  bir değişikliğin olmadığını ve hala daha adanın tümüne  sahip olma hayallerinin devam ettiğinin bir kanıtıdır.

Rum liderliği EOKA’nın hedeflerinden vazgeçmiş değildir.  Her şey gayet açıktır. Rum liderliğinin hedefi dün olduğu gibi bugün de  Enosis’tir. Tabii ki  Enosis yolunda da engeller vardır.  Bu engeller Türk askerinin Kıbrıs’taki varlığıdır, Türkiye’nin  etkin  ve fiili garantisidir. İşte onun içindir ki Anastasiadis her vesileyle  hedefimiz   Türkiye’den , Türk askerinden  ve Türkiye’nin garantisinden kurtulmaktır” diyor. Anastasiadis’e göre  Türkiye’nin garantörlüğünden, Türk askerinden kurtulmak   Enosis’le  eşdeğerdir…

Rum liderliğinin   Birleşik Federal Kıbrıs’tan hedefledikleri Kıbrıs Türk halkının ‘azınlık’ olarak yama olacakları “üniter” bir devlettir.  Dolayısıyla Rum liderliğinin  “Barış ve uzlaşma” adı altında “Birleşik Federal Kıbrıs” safsatasına inanmayalım ve güvenmeyelim…

Kıbrıs’ta özgürlüğümüze kastedecek ,  Kıbrıs Türk halkının siyasi eşitliğini  ve egemenliğini ortadan kaldıracak   bir yaklaşım asla kabul edilemez… DEVAM EDECEK..