8 Ağustos 1964’de “elindeki tüm Türkleri öldüreceğini” söyleyen Makarios, Şanlı Erenköy Direnişi’nin 13’üncü yılında; 8 Ağustos 1977’de toprağa verildi.
Erenköy Direnişi’nin, Kıbrıs Türklerinin özgürlük mücadelesinde çok özel bir yeri vardır. Tarihte, Kıbrıs Türkleri’nin Çanakkalesi olarak bilinir.
Erenköy, Kıbrıs Türkleri için, “Söz konusu vatansa gerisi teferruattır!” sözünün vücut bulmuş halidir.
Kıbrıs Türkleri, Anavatan Türkiye ile ilk köprüyü Erenköy’de kurdu. (Bereketçiler)
Erenköy’deki direniş, 20 Temmuz’a kapıyı açık tuttu…
Garantör Türkiye, Garanti ve İttifak Anlaşmaları’ndaki etkin ve fiili garantörlüğün ne anlama geldiğini ilk kez Erenköy’de gösterdi; Kıbrıs Türkleri’ni yok etmek için saldıran Rum-Yunan kuvvetlerine havadan müdahale yaptı.
Başpiskopos Makarios 8 Ağustos 1964’de dünyaya, Rum bölgesinde yaşayan Türklerin tümünü imha edeceğini ilan etmiş, Rum ve Yunan ordularını bir avuç insana saldırtmıştı. Rum gazeteleri, “İzmir faciasının intikamı alınacaktır” diye manşet atmıştı. Rum halkı, iki bin Türk’ün denize dökülüşünü seyretmek için Erenköy dolaylarına gelmişti. Son saldırı başlamıştı... (Rauf Denktaş, 8 Ağustos 1977)
Türk Hava Kuvvetleri’nin Erenköy’de sınırlı hava müdahalesi, Kıbrıs Türklerini yok etmek amacıyla “son saldırıyı” başlatan Rum-Yunan kuvvetlerini bozguna uğrattı… Uçağı isabet alarak düşen Pilot Yüzbaşı CengizTopel yaralı kurtuldu, ancak Rumların insanlık dışı işkencesi ile şehit oldu… Kıbrıs Türkü’nün kalbinde yaşayan Cengiz Topel’in adı, yeni doğan onlarca Kıbrıs Türk çocuğuna verildi.
*
“KIBRIS’IN TÜMÜNÜ ELE GEÇİRİNCEYE KADAR UZUN SÜRELİ MÜCADELEDEN VAZGEÇMEYECEĞİZ!”
Ömrünü, Kıbrıs’ı Yunanistan’a bağlama (Enosisi) mücadelesine adayan Makarios, 3 Ağustos 1977’de kalp yetmezliğinden 64 yaşında öldü. (Rumlar, Makarios’un kalbini gömülmeden önce çıkarıp, mumyalayarak cam kafeste Başpiskoposlukta yıllarca saklamış, çürüyünce, 29 yıl sonra Kasım 2006’da mezarını açarak gömmüşlerdi.)
Cenazesi, Şanlı Erenköy Direnişinin 13’üncü yılında; 8 Ağustos 1977’de Cikko Manastırı’nda kendi yaptırdığı mezara gömüldü.
Palyoryodissa Kilisesindeki cenaze ayininde, Makarios için, Baf Metropoliti ve aynı zamanda Başpiskopos vekili olan Hrisostomos, Rum Yönetimi Başkan Vekili Kipriyanu ve Yunanistan Cumhurbaşkanı Tatsos konuşma yaptı.
“Konuşmacılar, Makarios’un kişiliğinden övgü ile söz etmişler ve Rum toplumuna yapmış olduğu hizmetleri uzun uzadıya anlatarak, çizdiği yoldan ayrılmayacaklarını ve Kıbrıs’ın tümünü ele geçirinceye kadar uzun süreli mücadeleden vazgeçmeyeceklerini bildirmişlerdir.” (Bozkurt gazetesi-9 Ağustos 1977)
*
“İSTER KABUL ETSİNLER İSTER KABUL ETMESİNLER…”
Bunlar, 47 yıl önce yapılan konuşmalar. Bugünkü Rum liderin konuşmaları da aynı, değişen bir durum yok.
Şunu iyi bilelim, Rumların zihniyetinde hiçbir değişiklik yok!
Rumların zihniyeti hiç değişmese de 20 Temmuz 1974 Barış Harekâtı sayesinde Kıbrıs’ta 50 yıldır barış hakim, Kıbrıs Türkleri güven içinde.
KKTC Güvenlik Kuvvetleri Komutanı Tümgeneral Osman Aytaç’ın, 1 Ağustos Toplumsal Direniş Bayramı’nda vurguladığı gibi; “1974 Mutlu Barış Harekâtı sadece Türklere değil, ister kabul etsinler ister kabul etmesinler, Ada’nın tümüne barış, huzur ve istikrar getirmiştir. Son 50 yıldır, 1974 öncesi yaşanan olayların Ada’da yaşanmaması 1974 Mutlu Barış Harekatı’nın eseridir.”
*
Güvenli bir gelecek inşa etmek için tarihi bilmek zorunludur… Yaşananları unutmak ise gelecekten vazgeçmek olur…
*
(Bozkurt Gazetesi- 9 Ağustos 1977)
