Aylardır yapılması beklenen ziyaret nihayet gerçekleşti !
Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayip Erdoğan Yunanistana gitti ve Yunan Cumhurbaşkanı Prokopis Pavlopoulos’la ve Başbakan Cipras’la programlanan görüşmeleri gerçekleştirdi!
Bana göre yapılan bu görüşmenin başlığını “Dağ fare doğurdu” olarak özetleyebiliriz!
Kronikleşmiş, birikmiş, neredeyse kangrenleşmiş meselelere girildi!
Cumhurbaşkanı Erdoğan Yunan Cumhurbaşkanının gözünün içine baka baka Yunanistan da yaşamakta olan Türk Müslüman halkın nasıl bir ayırımcılığa maruz kaldığını , özgürlüklerinin kısıtlanarak nasıl bir asimilasyona tabi tutulduklarını apaçık ortaya koydu!
“Türkiye'de Rum kökenli vatandaşlara yönelik böyle bir uygulama söz konusu bile edilemez” diyen Erdoğan İbadethaneler konusunda da en ufak bir ayrımcılığın olmadığını, buna karşın Batı Trakya'da 'Türk' kelimesinin yazılmasını dahi hazmetmek mümkün olmadığına dikkat çekti.
Sıradan bir Yunan'ın vatandaşının gelirinin 15 bin dolar olduğuna dikkat çeken Erdoğan, Batı Trakya Türkünün ise 2 bin dolar civarında olduğunu söyleyerek yapılan ayırımcılığı bir tokat gibi yüzlerine savurdu!
Açık, açık bunlar söylendi ama değişen bir şey olacak mı, zannetmiyorum!
Gelelim Kıbrıs konusuna, Kıbrıs a değinilmedi mi, değinildi!
Örneğin, Türkiye ye karşı yapılan tüm terör hareketlerine kayıtsız şartsız destek veren, 1974 ün 15 Temmuzunda Kıbrıs ı Yunanistan a bağlamak için Eoka B ile el ele ihtilal yapan Yunanistanın demokratik bir ülke olduğuna vurgu yapan Cipras, pişkin, pişkin cevaplarla satır aralarında Türkiye’nin Kıbrıs’a yapmış olduğu müdahaleyi “yasal olmayan işgal” olarak tanımlamaya devam etti.
Doğduğu günden beri Kıbrıs meselesinin var olduğuna vurgu yaparak sorunun uzunluğuna dikkat çekti.
Cipras’la yaptıkları görüşme sonrasında Erdoğan’ın “görüştük ama bir netice alamadık” sözlerine bakarsak,bu aşamada Yunanistanda yapılan bu görüşmelerin Kıbrıs konusuna katkısı olur mu, olmaz mı?
Seçim furyalarının ardından belki göstermelik ikili görüşmeler yeniden başlayabilir ama ne varki bu konuda da yollar çoktan kesilmiştir!
Lozan anlaşma hükümlerini hala daha uygulamamakta ısrarlı davranan Yunanistan, yavrusu Rumların Zurih ve Londra anlaşmalarını hiçe sayarak Kıbrıs Cumhuriyetini bir Rum Cumhuriyeti şekline dönüştürmesine alkış tutabiliyorsa, uzlaşma yolları ölü doğmuş bir bebek niteliğindedir!
Kıbrıs Türkünü yalnızlaştırıp, Megalo İdea hedefleri hala daha yaşatılıyorsa barış yolunda atılacak adımlar boşuna atılıyor demektir.
Uzun söze ne gerek var, Yunanistan da azınlık konumundaki Türklerin bu günkü durumu ibretliktir!
