‘Figüran olmak istemiyoruz’ başlığıyla yayınlanan bildirinin ateşi sönmeden Kulüpler Birliği başkanının davetine rağmen basının, salonda kalıp kalmamasının oylanmak istenmesi, diğer bir deyişle basının orda bulunmasının istenmemesi; bunlar yetmezmiş gibi, bir başka ‘skandal’ın yaratılmasına vesile oldu.
Kulüpler Birliği Başkanı Kemal Köseoğlu’nun bu davranışı hiç hoş olmadı. Davet yaparken iki kez düşünseydin ya sayın başkan. Haydi, kulüplerden baskı gördünüz, konuşmaların kamuoyu ile paylaşmasını istemediniz, oylamaya sunmak girişimiyle kulüplere basının karşı karşıya geleceğini hiç düşünemediniz mi? Sorumluluğu üzerinize alarak karar verseydiniz daha şık olmaz mıydı? Ayrıca şu gerçeği de kabul etmeniz gerekir ki, kulüpler, siz ve yönetiminize ‘pek güvenmiyor, sizlere değer verip dikkate almıyorlar. Zaten bunu televizyon ekranlarından dile getirmekten geri de durmuyorlar.
Kulüpler bu kez 10 yerine, 16 kulüp temsilcisiyle bir araya geldi ama aldıkları karar “Dağın fare doğurmasıyla eş anlamlıdır”. Federasyon ve Merkez Hakem Kurulu ile görüşecek ve şikâyetlerini bildirip izahat alacaklarmış! Bu on gün önceden hatta bir ay önceden yapılır, futbolumuz böyle karmaşa yaşamadan kurtulurdu!
Benim kavramakta zorlandığım konu şu; Merkez Hakem Kurulu bir aydır hata üzerine hata yapıyor, spor programcıları yüksek sesle haykırıyor, ses seda çıkmıyor. Federasyondan da kulüplerden de tın yok! Bu sezonun son sezonu olduğunu hatta ondan önce seçim yasaklarıyla birlikte istifa edeceğini açık seçik beyan eden KTFF Başkanı Hasan Sertoğlu istifaya davet ediliyor, anlayamadım gitti!
Hadi Federasyon başkanı görevini ihmal etti. Siz şikâyetçi kulüpler, federasyon başkanına müracaat edip sorunlarınızı aktaramaz mıydınız? Aktarmak istediniz de o mu reddetti? Yoksa işin içerisinde politik oyun mu var?
Keşke birileri medeni cesaret göstererek bunları kamuoyuna açıklasa, biz de kim haklı kim haksız kim görevini eksik yaptı anlaya bilsek…