Yama sayısı dört, kimi yama dizde, kimisi belde, kimisi geride, kimisi gerisin geride!
O kadarı da olacak, yamalardan bazıları dizin katlanmasıyla açılacak, kimisi belin dönmesiyle, kimisi oturduğu takdirde patlayacak kimisi zorlamayla elde kalacak!
Bütün bunlar olasılığı yüksek ihtimaller, ötesi boş hayaller!
Sen kalk çiçeği burnunda olanı bakan yap, son demlerini yaşayanı ise fırlatıp at!
Nisaba taktılar hedef şaşırtmak için! Halbuki Pazartesileri yasama günü, nisabı sağlamak teamüller gereği iktidar partilerinin!
Gelenektir yasama günleri nisabı sağlamak hükümet edenlerin görevi!
“26 yı bul kap iktidarı” sözünü boşuna dememişler. Yirmi altı değil, say, say bitmez, bizde yirmi yedi var!
Hükümetin nasıl kurulduğunu anımsayın!
Her ikisini de rahmetle anıyorum, Denktaş-Özker hoca sürtüşmelerini, mahkeme salonlarına taşan davalaşmaları hatırlayın.
Ne var ki iş devlet meselesine geldiğinde oturdular, konuştular, tartıştılar.
Ama dörtlü koalisyon oluşturulurken bu böyle olmadı.
KKTC, hatta ondan öncesine uzanan süreçte bile görülmemiş bir hoşgörüsüzlüğün sergilendiğini hatırlayın!
“Kahve içmeye bile gelmesinler” ifadeleri hafızalara yazılmadı, kazındı!
Neyin hoşgörüsünü bekliyorlar anlamakta zorlanıyorum!
İletişimde tıkanıklığı yaratan muhalefetteki UBP değil!
Kopukluğun nereden ve neden olduğu ortada!
Dayanaksız suçlamalarla girişimler başlatacaksın sonra da buna destek arayacaksın!
Gelelim oturumlara.
İktidar partilerine mensup iki vekilden birinin eşi diğerinin de annesi hasta olduğu için oturuma katılmamışlar.
Yasamanın söz konusu olduğu günde nisap yok!
Sonraki günde ise oturumun adı denetleme günü.
Nisap yine yok! Bu kez oturuma katılmayıp nisabın sağlanmasına katkı koymayanlar sadece yakınları hasta olan Milletvekilleri değil!
Muhalefete mensup on milletvekili de mazeretsiz meclis salonunda değil!
Pek iyi de bu vekiller neredeydi? Bunun araştırması hiç düşünüldü mü? Yoksa en kestirme yoldan muhalefete yüklenmek daha mı kolay geldi?
Yamaların yerlerinden oynamaya başladığını daha ne kadar zaman gizleyeceksiniz?
Başkalarının gözündeki çöp ü mesele yapmak yerine kendi gözlerindeki kazığa bir baksalar diye düşünüyorum!
