Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Sn. Erdoğan, “İki devletli çözümde kararlıyız. Federasyon çözümü mümkün değil.” dedi. Sn. Erdoğan’ın dünyaya KKTC’den seslenen bu açıklaması, Rum ve Yunan yöneticileri ve onların destekçileri BM, ABD ve AB’ye de ulaştı. Sn. Erdoğan’ın 20 Temmuz’da gerçekleştirdiği ziyarette yaptığı konuşmada, “Sn. Tatar’ın iki devletli çözüm vizyonu çok kıymetlidir. Kıbrıs Türk tarafı, Rum tarafıyla her alanda eşit olarak müzakere masasına oturmalıdır.” dedi ve dünyaya seslenen Sn. Erdoğan, “Çözüm istiyorsanız Kıbrıs Türkü’nün müktesep haklarını tescil edin.” sözleriyle konuşmasına devam etti.
KKTC’nin ayrı bir devlet olarak tanınması ve iki devletli çözümün gerçekleşmesine şiddetle karşı çıkan Rumlar ve destekçilerinin Sn. Erdoğan’ın konuşmasından sonra nasıl bir yol izleyecekleri merak konusu… Rumlar hȃla bugün adada kökleşmiş iki devleti görmezden gelerek bildikleri yolda, yani hayallerini süsleyen “Kıbrıs’ın yeniden birleşmesi” gibi hiçbir zaman gerçekleşmeyecek çözüm yolunda ısrar edecekleri şimdiden belli. Peki, Rumların yarattığı bu çıkmaz devam edecek mi? Sn. Erdoğan’ın açıklamaları ve Türkiye’nin iki devletli çözümde kararlı olması Rumların politikalarını değiştirecek mi? Hayır… Rumlar, BM, ABD ve AB’den aldıkları destekle hayal ettikleri çözüm için mücadele etmeye devam edecekler. Bu da çıkmazın uzun bir süre daha devam edeceğini göstermektedir. Bu durumda, Türkiye ve KKTC için tek yol KKTC’nin tam anlamıyla tanınma yoluna girmesidir. KKTC’yi birkaç devlet tanırsa, o zaman Rumlar hayallerini süsleyen Kıbrıs çözümünden, yani federasyon çözümünden vazgeçmek durumunda kalacaklar. Çözüm, işte o zaman gerçekleşecek… İki devlet çözümü o zaman gerçekleşecek. Koca Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı, “Çözüm iki devletli çözümdür.” Diyorsa, buna ne BM, ne ABD, ne de AB karşı çıkamaz…