Asırlardan beridir Kıbrıs’ın Yunanistan’a ilhakını gerçekleştirmenin hayali içinde olan Rum-Yunan ikilisi II. Dünya Savaşı sonrası ortamın çok uygun olduğu inancı ile yoğun girişimlere başlar… 1 Aralık 1949’da Rum Ortodoks Kilisesi’nin 15 Ocak 1950’de Enosis Plebisiti yapma kararı aldığı günlerde Rum ve Türk toplumları arasında farklı bir heyecan, endişe ve telaş vardı. Rum halkı sağcısı ile solcusu ile birlik ve beraberlik içinde hareket ederek Enosis’e giden yolda bir hizmet yarışı içerisindeydiler!..
6 Aralık 1949 tarihli Halkın Sesi Gazetesi manşetten verdiği haberinde “Kıbrıs Türk Toplumu, kendileri için ölüm olan ilhak, muhtariyet ve Enosis plebisitini şiddetle protesto ederken Kıbrıs Türk toplumundan 11 Aralık 1949 Pazar günü yapılacak mitinge katılmalarını istiyordu…
15 bin Kıbrıs Türkünün katıldığı ve de Lefkoşa’dan Liderimiz Dr. Fazıl Küçük, Av. Fadıl Korkut, Larnaka’dan Dr. Orhan Müderrisoğlu, Baf’tan Av. Ali Dana, Limasol’dan Dt. Nazif Denizer ve Mağusa’dan Faiz Kaymak’ın Rumların plebisit ve ilhak girişimlerini protesto eden konuşmalarının yapıldığı 11 Aralık 1949 Ayasofya Miting’inde; 15 Ocak 1950’de Kiliselerde yapılacak Enosis Plebisitini kınarken alınan kararlarda: “Adamızın Yunanistan’a ilhak edilmesi hakkındaki arzularını şiddetle protesto ederiz. İngiltere, kendiliğinden adadan çekilecekse , adanın eski sahibi, en yakın komşusu ve adayı en iyi müdafaa edecek tek Ortadoğu devleti olan Türkiye’ye iade edilmesini talep ederiz” denilmekteydi. Kaynak: 12 Aralık 1949 tarihli Halkın Sesi Gazetesi
Rum Ortodoks Kilisesi tarafından düzenlenen 15 Ocak 1950 Enosis Plebisiti’nde oy veren Rumların %96’sı Enosis’e ‘Evet’ demişti. Rum Ortodoks Kilisesi Başpiskoposu II. Makarios’un ölümünün ardından , 15 Ocak 1950 Enosis Plebisitinin gerçekleşmesinde önemli bir rolü olan Kitium (Larnaka) Piskoposu III. Makarios, 18 Ekim 1950’de Rum Ortodoks Kilisesi Başpiskopos olarak seçilir. Törende yapmış olduğu konuşmada: “…İsa’nın huzurunda yemin ediyorum ki, tek hedefim Kıbrıs’ın Yunanistan’a bağlanmasıdır ve bu hedefe ulaşmak için yaşamım boyunca mücadele edeceğim” diyen Makarios III, ömrü boyunca “Kıbrıs Helen Adasıdır ve bu Ada’da Türklere Yer Yoktur” demiştir…
Rum Ortodoks Kilisesi’nin başına ateşli bir Enosis savunucusu olan Makarios III’ün geçmesi bu süreçte önemli bir gelişmeydi. Enosis fikrinin Kıbrıs’ta ve Yunanistan’da güç kazanması üzerine 16 Ağustos 1954’te Yunanistan konuyu BM’e taşır ve Kıbrıs halkına self-determinasyon hakkı verilmesini ister. Ancak İngiltere’nin müdahalesiyle Yunanistan’ın talebi geri çevriliyordu.. Bu gelişmenin ardından 1952’de Atina’da kurulan EOKA tedhiş örgütü 1 Nisan 1955’te faaliyete geçiyordu..
Kıbrıs’ın uluslar arası ilgiyi çeken bir konu haline gelmesiyle , Dr. Küçük, İngilizlere ve Rumların “Enosis” taleplerine karşı mücadelesini hızlandırmış ve 15 Ağustos 1955 tarihinde Partisinin adını, yapılan Kongre sonucunda “Kıbrıs Türk’tür Partisi” olarak değiştirmişti...
1 Nisan 1955’de Enosis’i gerçekleştirmek için faaliyete geçen EOKA’ya karşı Kıbrıs Türk Mukavemet Birliği (KITEMB) adında bir örgüt kurdu. Bu konuda Rumlar tarafından tehdit edildi. Kaynak: 5 Temmuz 1955 tarihli Halkın Sesi gazetesi. Bu tehdidin ardından KITEMB’i dağıtan Dr. Fazıl Küçük, Eylül 1955’de VOLKAN “Var Olmak Lazımsa Kan Akıtmamak Niye” Teşkilatını kurdu.
1955’te Türkiye, Yunanistan ve İngiltere Dışişleri Bakanları arasında yapılan üçlü Konferansı izlemek üzere, diğer iki Türk delege ile birlikte Londra’ya giden Dr. Fazıl Küçük, 4 Eylül 1955’te Kıbrıslı Türkler tarafından düzenlenen ve 5 bin kişinin katıldığı Trafalgar Meydanı’ndaki büyük mitingte konuşma yaptı..
Anavatanımız Türkiye’den ilham aldığını söyleyen Liderimiz Dr. Fazıl Küçük, Ey Kıbrıs Türkü! En ulvi vazifen, ilim ocağımızın imdadına koşmaktır. Biliyorum, aşacağımız çok sarp ve çetin maniler vardır. Fakat unutma ki; bizim neslimiz, aşılmaz zannedilen yollarda yürüyerek gayesine varan bir millettir. Bu dava, memleket davası, gençlik davasıdır. Bizi kurtaracak milli mücadeledir” diyordu..
Liderimiz Dr. Fazıl Küçük ve dava arkadaşlarının verdiği mücadeleler sonunda 1 Eylül 1950’den itibaren İngiliz Müdür yerine Türkiye’den Kıbrıs Türk asıllı Çorum Lisesi Müdürü Yavuz Gonnolu’nun gelişiyle yeni bir dönem başlar . Yükselen eğitim ve öğretim seviyesiyle birlikte Türk milliyetçiliği Kıbrıs Türk toplumunda büyük bir önem kazanır.
Yeni Aile Kanunu ile Türk Aile Mahkemeleri Kanunu 1951 yılında resmi gazetelerde yayınlanmış, Türk Aile Mahkemeleri Kanunu 1954’de uygulamaya geçmiştir. 30 Aralık 1953’de Müftülük seçimleri yapılır ve İngiliz Valisi tarafından onaylanır. 15 Nisan 1956’da da Türk Toplumuna devredilen Evkaf’a Türk bayrağı çekilir.
Atatürk İlke ve Devrimlerine yürekten inanan Liderimiz Dr. Fazıl Küçük 1956 yılında : “..Bugüne kadar Kıbrıs Türkleri , dininden ve milli varlığından hiçbir şey kaybetmiş değildir, her Ocak’ta en ücra yerlerde yaşayan Türkler , Atatürk İnkılabını tamamen hazmetmiş bir durumdadır..” diyordu. YARIN DEVAM EDECEK…