1959 Zürih ve Londra Antlaşmaları temelinde Kıbrıs Türk ve Rum halklarının siyasi eşitliğine ve egemenliğine dayalı olarak Türkiye, Yunanistan ve İngiltere’nin garantörlüğünde 16 Ağustos 1960 Lefkoşa Antlaşmaları ile Kıbrıs Cumhuriyeti ilan edilir ve o günde 650 kişilik Türk askeri Alayı ve 950 kişilik Yunan Alayı Mağusa limanından adaya ayak basarken Kıbrıs Türk Halkının 82 yıl Türk Askeri hasreti de sona eriyordu.
Ancak; Kıbrıs Cumhuriyeti, Rum Yunan ikilisinin Megali İdea hayalleri nedeniyle 1960 Kıbrıs Cumhuriyeti uzun ömürlü olmayacak ve de kuruluşunu kabullenemeyen Makarios hazırlanan Akritas planını 21 Aralık 1963 kanlı Noel saldırılarıyla uygulamaya koyacaktı.Akritas Planı; Kıbrıs Türk halkını tek hamlede etkisiz hale getirme üzerine kurgulanmış hem askeri harekatı hem de sosyo-ekonomik yaptırımlarla ambargoları içeren bir plandı.
Akritas Planının öncelikli hedefi silahlı saldırılar ve baskınlarla Lefkoşa’daki Türk bölgelerine girilmesinin ardından Türklerle Rumların birlikte yaşadıkları karma köylerde Türk bölgelerini baskı altına alarak Kıbrıs Türk halkını etkisiz hale getirmek, ekonomik yokluklara itilirken, adadan göç etmelerini sağlamak ve Girit misali yok etmekti…
Nitekim, Kıbrıs Cumhuriyeti kurulur kurulmaz Rum liderliği Enosis’i gerçekleştirmek için hazırlıklara başlıyordu. Bu çerçevede;
1-Kıbrıs Türk halkına tanınan hakları hatta gerekirse Türk halkınışiddet kullanılarak ortadan kaldırmak için hazırlıklara başlanıyordu.
2- Kıbrıs Cumhuriyeti Anayasasını ve 19 Şubat 1959 Zürih ve 16 Ağustos 1960 antlaşmalarının uygulanmasına engel olunacaktır.
Kıbrıs Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Makarios, I.hedefine ulaşmak için öncelikle kurmaylarına plan hazırlamaları için görev verdi. Akritas takma adıyla planlar yapmak üzere EOKA’nın ileri gelenlerinden Yorgacis İçişleri Bakanlığı’na getirilirken yardımcılığına da Glafkos Klerides ve TasosPapadopulos getiriliyordu.
Akritas Planında “Esas hedef ve nihai hedef Enosis’tir” deniliyordu ve bu amaçla 1960 Kıbrıs Cumhuriyeti’nin kurulması ile hedeflenen çözümün gerçekleşmediğini dünyaya duyurmak ve çaba göstermek; Kıbrıs Türklerinin olumsuz ve işbirliğini engelleyici bir tutum içinde olduklarını yaymak vardı.
Akritas Planı, Kıbrıs Türk halkına karşı şiddeti ve silahlı saldırılar düzenlenmesini öngörmektedir. Akritas planında Kıbrıs Türk halkının direnişi karşısında şiddet kullanılması ve Türk direnişinin en kısa sürede bastırılması planlanmıştı. Türklerle silahlı çatışmaların yayılıp büyümesi halinde ise derhal Enosis ilan edilecekti.
Rum liderliğinin bu sinsi planı Kıbrıs Cumhuriyetini ve de Kıbrıs Türk Halkını nelerin beklediğinin açık kanıtıydı. Nitekim, Cumhurbaşkanı Makarios başta olmak üzere Rum liderliği Kıbrıs Cumhuriyeti Anayasası ve anlaşmalarıyla belirlenen Türk haklarını uygulamamak için daha ilk günden itibaren her yolu denemelerinin ardından 21 Aralık 1963 Kanlı Noel saldırıları ile Akritas Planını uygulamaya konulacaktı.
Akritas Planı; Türklere karşı ani baskınlar ve saldırılar düzenlenmesini öngörmektedir. Planda Türklerin direnişi karşısında şiddet kullanılması ve Türk direnişinin en kısa sürede bastırılması planlanmıştı. Türklerle çatışmaların yayılıp büyümesi halinde ise derhal Enosis ilan edilecekti..
Akritas Planı; 1960 Kıbrıs Cumhuriyeti’ni nelerin beklediğinin çok açık ve net kanıtıydı. Nitekim, başta Makarios III olmak üzere Rum liderliği Kıbrıs Anayasası ve anlaşmalarıyla belirlenen Türk haklarını uygulamamak için daha ilk günden itibaren her yolu deneyecekler ve de Akritas Planını uygulamaya koyacaklardı.
Nitekim, Kıbrıs Cumhuriyeti Anayasasının 173. Maddesinde yer alan başlıca 5 şehirde her iki halkı temsil eden Belediyelerin kurulmasına Türkler destek verirken Rumlar buna karşı çıkıyorlardı. Nitekim Türk Cemaat Meclisi’nin 31 Aralık 1962’de hazırladığı Belediyeler Kanununu, Türk Yönetiminin kurulmasına yol açacağı gerekçesiyle Makarios Anayasa Mahkemesi’nin Türkler lehine vereceği kararı tanımayacağını açıklamıştı..
1960 Kıbrıs Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Makarios ve Enosis’e giden yolda dava arkadaşları Ada’nın 5 kasabasında ayrı Türk Belediyeleri’nin kurulmasını öngören maddeyi hiçe saydılar. Anayasa Mahkemesi’nin aldığı kararı da hiçe saydılar. Anayasa Mahkemesi Başkanı Alman Bilim Adamı Prof. Dr. Forsthoff’u ve de Yardımcısı Dr. Heinzei’yi ölümle tehdit ettiler ve onların istifa etmelerini sağladılar.
Yine Rum liderliği Kıbrıs Cumhuriyeti’nin kuruluş Antlaşmalarında var olan %70 Rum ve %30 Türk oranını çalıştırmadılar. Kıbrıs Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Yardımcısı Dr. Fazıl Küçük’e tanınan ve de Bakanlar Kurulu’nda Temsilciler Meclisinde alınan kararları veto etme hakkını hiçe saydılar..
Özetle Makarios ve yoldaşları 1960 Kıbrıs Cumhuriyeti Antlaşmaları ve Anayasasında Kıbrıs Türk halkına tanınan tüm hakları ortadan kaldırmak veya kendi lehlerine değiştirmek için her yolu denediler. Böylece Kıbrıs Cumhuriyeti’nin kuruluşunun amacına, anayasanın ruhuna ve özüne yaptıkları hareketle Kıbrıs Türk ve Rum halkları arasında kurulması öngörülen karşılıklı güveni, işbirliğini ve barışın oluşmasını planlı bir şekilde önlemişlerdir..
1960 Kıbrıs Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Makarios ve Dışişleri Bakanı SpirosKiprianu Kıbrıs Cumhuriyeti Anayasasında yapmak istedikleri değişiklikler için 22-26 Kasım 1962 tarihleri arasında Ankara’ya kadar gittiler. Ancak bu istekleri Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı İsmet İnönü Hükümeti; Kıbrıs Cumhuriyeti Anayasasının tek taraflı olarak değiştirilmesine asla onaylanmayacağını oldukça sert bir şekilde reddetmelerinin ardından ilerleyen günlerde Makarios, Kıbrıs’taki ve uluslararası alandaki siyasal gücünü kullanarak bu isteklerini gerçekleştirme yoluna gidecekti.
Kıbrıs Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Yardımcısı Dr. Fazıl Küçük’ün ve garantör devlet olarak Türkiye’nin, Makarios’un hedeflediği değişiklik istemlerine ‘hayır’ demelerinin ardından harekete geçen Makarios; Kıbrıs Cumhuriyeti Anayasa değişiklik önerilerini 23 Kasım 1963’te, 3 garantör ülke ile Cumhurbaşkanı Yardımcısı liderimiz Dr. Fazıl Küçük’e ayni anda sundu.
Makarios’un bu önerilerle hedefi Kıbrıs Türk halkını ‘azınlık’ hakları ‘sözde’ Kıbrıs Cumhuriyetine yamalamak ve Girit misali yok etmekti. Nitekim anavatanımız Türkiye ve Kıbrıs Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Yardımcısı liderimiz Dr. Fazıl Küçük’ünMakarios’un isteklerini kabul etmemelerinin ardından 21 Aralık 1963 Kanlı Noel saldırıları başlayacaktı.. YARIN DEVAM EDECEK