Buram, buram halkın iradesine saygısızlık tüten ve dört renkli yamalı bohça görüntüsü veren hükümet oluşumu gerçekleştirilme safhasına girdi.

Görüştüğüm birçok kesimdeki vatandaşların ortak kanısı, bunun bir siyasi kumpas sonucu ortaya çıktığı doğrultusunda!

*UBP liderinin erken seçimilanına sıcak bakmamasıyla başlayan, DP den kopan sayınErhan Arıklının başını çektiği YDP nin tırmanışa girmesiyle etekleri tutuşan, seçim startının verildiği günlerden başlayarak siyasi kumpas arayışları içinde olan DP yönetiminin,Erhan Arıklı nın ifadeleriyle her zaman ayakları sağda, başı solda bir davranış içinde oldukları zaten biliniyordu.

“Dörtlü koalisyona evet çıkmadığı takdirde istifa ederim” uyarışları içinde 15 “hayır” oyuna karşılık “67” oyla kabul edilen dörtlü ortaklık hükümetinin, KKTC deki büyük çoğunluğun benimsediğidış politikasının ortak noktasında nasıl buluşacağı, zaman içinde her yol ayırımına gidildiğinde DP nin nasıl bir tavır alacağı doğrusu merak ediliyor.

HP ye gelince, kuruluş aşamasından itibaren sergilemiş olduğu “seçici” tavırlarından, kapılmış olduğu havanın sandıkta halktan beklenilen onayı görmemesinin ardından, girilen tepkisel tavırlar, siyasi etiği yok sayan tutumlar hata üstüne hatalar yapılmasına neden oldu.

Bunun en son örneğini, UBP ile hiçbir koşulda görüşme yapmama kararının vatandaştan büyük tepki çekmesinde gördük. Zaman içinde onlar da görecekler inancındayım! 

 CTP 21 milletvekili ile girdiği seçim yarışından tam bir hezimeti yaşayarak çıktı. İçte yaşanılan parçalanmalar, bıyıklı, bıyıksız, eski, yeni ile başlayan tartışmalar böyle bir hezimetin yaşanmasına neden oldu.

Ne var ki DP ile girişilen siyasi kumpaslar neticesinde aldığı %20 oy oranı ile hükümeti kurma görevi CTP nin oldu.

Koalisyonun TDP den sonra en karlısı durumundaki CTP nin önümüzdeki süreçte bilhassa Kıbrıs konusunda takınacağı tavır merakla bekleniyor.

*Kıbrıs sorununun halline bakış açısı ile TDP Kıbrıs Türkünün temsiliyetini asla üstlenemeyecek bir çizgide olduğunu her zaman gözler önüne serdi.

Üç milletvekiline karşılık Meclis Başkanlığı yanında iki de bakanlık alması TDP yi dörtlü koalisyonun en şanslısı yaptı.

Kurulacak hükümetin Dış Politikada, Kıbrıs konusuna, Dış İşleri Bakanlığı da dahil olmak üzere müdahil olmayacağı düşüncesinin mimarı TDP olarak gösteriliyor. Koalisyonu oluşturan dört partinin kendi görüşlerini sabit tutmada serbest olacakları en kritik karar alma aşamasında Bremen mızıkacılarını hatırlatırcasına ayrı telden çalacakları karar altına alındı.

Kıbrıs Türkünün geleceğini ilgilendiren böylesi hayati konularda baştaki hükümetin tek bir karar üzerinde uzlaşıya varamaması büyük zafiyetleri de beraberinde getireceği endişesi, oluşturulacak hükümet üzerindeki yapısal kuşkuları daha da büyütmektedir.