14 Ağustos 2024 tarihli yerel yazılı basınımıza yansıyan haberlere göre Eski Müzakereci ve Emekli Büyükelçi Osman Ertuğ, KIBRIS TV ekranlarında Eda Alisinanoğlu’nun sorularını cevaplayarak, Güney Kıbrıs’ın son dönemdeki askeri hareketlilik ve dış politikaları hakkında çarpıcı açıklamalarda bulundu.
Ertuğ, Güney Kıbrıs’ın bölgedeki tehlikeli adımlarının bir felakete dönüşebileceği konusunda uyarılarda bulunarak, “Güney Kıbrıs’ı bu şekilde barut fıçısı haline getirirseniz, adayı hedef haline getirmiş olursunuz” dedi..
..Ertuğ, Rum halkının da bu gelişmelerden endişe duyduğunu belirterek, “Kıbrıs Rumlarının ABD uçak gemisinin Limasol’a demirlemesinden sonra çok endişeli olduğunu ve bu endişenin 10 kişiden 9’u şeklinde olduğunu görüyoruz” ifadelerine yer verdi..
..Olimpiyatlarda Türkiye ekibinde yer alan Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti yurttaşı Buse Savaşkan’ın başarısına değinen sayın Osman Ertuğ, “Bu Başarı, Rumları Son Derece Rahatsız Etti. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin görünürlüğünü engellemeye çalışıyorlar. Halkımızın mücadele ruhu ve Buse gibi sembollerimizle bu engelleri aşacağız” dedi..
..Osman Ertuğ, Kıbrıs Rum Yönetimi’nin Güney Kıbrıs’ı adeta bir barut fıçısına çevirdiğini belirterek, “Ortadoğu’da yaşanan olaylar, Gazze’deki katliamlar, İsrail’in saldırıları ve Lübnan’a yönelik müdahaleler sürerken, Amerikan savaş gemilerinin Limasol’a demirlemesi ve Kanada, Fransa, Almanya gibi ülkelerin yığınak yapması tehlikeli adımlardır. Güney Kıbrıs, bu adımları tüm Kıbrıs adına atıyor gibi gözükse de , bu Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ni bağlamaz..
..Biz bu gelişmelerin dışındayız, ancak ayni adada yaşamamız nedeniyle bu durum bizim için de tehlikeli. Güney Kıbrıs’ı bu şekilde barut fıçısı haline getirirseniz, adayı hedef haline getirmiş olursunuz” dedi..
..Ertuğ, Hizbullah’ın Güney Kıbrıs’ı tehdit ettiğini belirterek, “Hizbullah tarafından Güney Kıbrıs’a yönelik bir ikaz geldi. Çünkü oradan kalkan uçaklar savaşa dahil oluyor. Bunlar tehlikeli gelişmeler. Kıbrıs’ın savaşa değil, barışa ihtiyacı var ve burada hüküm süren barış, Türk Barış Kuvvetleri’nin ve Güvenlik Kuvvetleri’nin yarattığı caydırıcılık nedeniyledir. Bu barış ortamını bozmamak lazım. Güney Kıbrıs’ın attığı adımlar , yıllardır süren barış ortamını tehlikeye atacak potansiyele sahiptir” İfadelerini kullandı..
..Osman Ertuğ, Rum halkının da bu gelişmelerden endişe duyduğunu belirterek, “Kıbrıs Rumlarının ABD uçak Gemisinin Limasol’a demirlemesinden sonra çok endişeli olduğunu ve bu endişenin 10 kişiden 9’u şeklinde olduğunu görüyoruz. Güney Kıbrıs’ı adeta bir lojistik merkez haline getirdiler. Ortadoğu’daki , hatta Yemen’deki askeri faaliyetler konusunda Güney Kıbrıs’ı askeri bir lojistik merkez haline getirdiler..
..Bunun mutlaka sonuçları olacaktır. Sırf bu ülkelere şirin görünmek için yapıyor olabilirler, ancak bunun bir bedeli vardır. Oraya gelen bu askeri unsurlar, kalıcı olabilir ve siz kendinizi askeri amaçlar için kullandırmış olursunuz” diye konuştu.
Ertuğ, Rum Yönetimi’nin Türkiye ile olan ihtilaflarını dengelemek amacıyla bu adımları attığını belirterek, “Rum Yönetimi bu durumları öngörüyor, ancak onlar için daha ağır basan konu bizimle ve Türkiye ile içinde bulundukları ihtilaftır. Türkiye ile dengeleyebilecek her şeyi Güney Kıbrıs, Kuzey’e ve Türkiye ile olan ihtilafları nedeniyle avantaj elde etmek için kullanıyor” ifadelerine yer verdi..
..Ortadoğu’daki durumu değerlendiren sayın Osman Ertuğ, Ortadoğu’da yaşanan savaşın konvansiyonel sınırları aştığını belirterek, “Ortadoğu’da yaratılan ortam , İsrail üzerinde ciddi bir psikolojik baskı oluşturuyor. Şu anda bu psikolojik ortamın yarattığı durumla bir süre devam edecekler gibi görünüyor, ancak hiç beklenmedik bir anda saldırı olabilir. Tepkisiz kalmaları söz konusu değil..
..Şu anda artık savaş, konvansiyonel sınırları aşmış durumdadır. Savaşların tanımları da değişti, ancak şu bir gerçek ki, İsrail vatandaşları korku içinde yaşayarak hükümetlerine karşı tepki gösteriyor.. Netenyahu’nun bu politikayı sürdürebilmesi için Ortadoğu çok daha büyük çatışmalara gebe. Şu anda Gazze’de resmen bir soykırım oluyor ve bu da da büyüyebilir” dedi..
..Ertuğ, Seçimlerinin Ortadoğu’daki durumu etkilediğini belirterek, seçimler gerçekleşene kadar Ortadoğu’da değişimin zor olduğunun altını çizdi. Yahudi lobisinin inanılmaz bir gücü olduğunu ifade eden Ertuğ, ABD’nin Yahudi lobisi tarafından domine edildiğini belirterek, “Bu iş Amerikan seçimlerine kadar ne ateşkes sağlanacak ne de İsrail’i durdurabilecekler. Çünkü her iki başkan adayı de seçilebilmek için oradaki Yahudi lobisine mecbur ve mahkumdur. Yahudi lobisinin inanılmaz bir gücü vardır Amerika Birleşik Devletlerinde . Şu anda iç siyasi ortamı ABD’de Yahudi lobisi domine ediyor ve bu şartlarda İsrail’e istemediği bir şeyi dikte etmek mümkün değil” dedi..
..Türkiye’nin dış politikasının barıştan ve diyalogdan yana olduğunu vurgulayan Ertuğ, Kuzey Kıbrıs’ın Türkiye desteği ile bir istikrar noktası haline geldiğinin altını çizerek, “Türkiye’nin dış politikası bu konuda soykırımın durmasından, istikrardan ve barıştan yana bir yol izliyor. Tam bu ateş çemberinin içerisinde bir istikrar ülkesi olarak yer alıyor. Kuzey Kıbrıs da Türkiye desteği ile Doğu Akdeniz’de bir istikrar noktası haline geldi, ancak bölgemiz gereği yaşanacak tehlikeleri de göz önünde bulundurmamız lazım. Hristodulis’de devlet adamlığı olsa bölgede yaşanan tehlikeleri görür ve ülkesini günlük politikalara kurban etmez” dedi..
..Osman Ertuğ, Rum Yönetimi lideri Nikos Hristodulidis’in inandırıcılığının kalmadığını belirterek, “Hristodulidis, 13 Ağustos’ta üçlü görüşme yapılacağını iddia etmişti, ancak bu iddia BM tarafından yalanlandı. Bu durum, Hristodulidis’in güvenirliğinin sıfırlandığı gündür. Artık Rum basını da bunu yazıyor ve bu iddiaların Hristodulidis tarafından bilerek yapıldığını düşünüyorum. Hristodulidis aslında görüşmek istemiyor, çünkü amacı görüşmek değil” dedi..
Ertuğ Kıbrıs müzakerelerinde KKTC’nin Egemen Eşitlik dengesinin sağlanmadığı sürece masada olmayacağını belirterek, “Bizim taleplerimiz nettir; doğrudan ticaret, doğrudan uçuşlar ve doğrudan uluslararası örgütlere üyelik. Bu taleplerimiz karşılanmadıkça görüşmelere katılmayacağız. Eşitliğimiz kabul etmiyorsun , egemen eşitliğimi hiç kabul etmiyorsun, eşit uluslararası statümü kabul etmiyorsun ve bu durum masaya da yansıyor. Bunları kabul et, ben de seninle gerçek eşitlik zemininde devletten devlete konuşayım..
..Bu yeni bir vizyondur ve dünün metotlarıyla bunu gerçekleştiremezsiniz . Rumlar bunu yapmaz, ancak uluslararası toplumun bunu yapmaması için Helen lobisi dışında bir engel yok” şeklinde konuştu..
..Son olarak Olimpiyatlarda, Türkiye ekibinde yer alan Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti yurttaşı Buse Savaşkan’ın başarısına değinen Osman Ertuğ “Bu Başarı, Rumları Son Derece Rahatsız Etti. KKTC’nin görünürlüğünü engellemeye çalışıyorlar. Halkımızın mücadele ruhu ve Buse gibi sembollerimizle bu engelleri aşacağız. Buse’nin başarısı gurur verici ve diplomasimizde sembol haline gelen bu tür başarılar, mücadele ruhumuzu güçlendiriyor.” Şeklinde konuştu.
Sonuç olarak; Kıbrıs Türk Halkına Düşen Görev Bağımsız ve Egemen Devletimiz Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetine sahip çıkarak anavatanımız Türkiye’nin desteğinde tanınmasını sağlamaktır.
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Sen Çok Yaşa..