Ülkemizde faaliyet gösteren ve 2013 yılından itibaren yaptığı faaliyetlerle yükselişe geçen bir kurumumuz olan Kuzey Kıbrıs Turing ve Otomobil Kurumu (KKTOK), belkide Uluslararası seviyede organizasyon yapan ender kurumlarımızdan bir tanesidir.
Yaptığı organizasyonlar ile gerek Türkiye gerekse dünyadaki motorsporları otoritelerinden büyük takdirler almış bir kurumumuzdur. 2018 de Türkiye Ralli Şampiyonasının (TRŞ) en iyi organizasyon ödülünü almış 2019’da ise en iyi organizasyon ödülüne aday bir organizasyon yaparak bu büyük ödülü ülkemize getirebilecek durumdadır.
Ülkemizin ÖDÜLLÜ en eski motorsporları kuruluşu olan KKTOK, bu organizasyonları yaparken çalışanların emekleri ve alınan başarılar birçok kez görmezden gelinmiş, yetkililer tarafından dikkate alınmamıştır!
Şimdi konumuza gelelim. Daha önceki yazılarımda yazdığım gibi özellikle Uluslararası seviyedeki organizasyonları planlarken, belli bir takvime uymak gerekir. Disiplin, düzen ve sistemli çalışabilme adına bu tarihler önceden bilinmektedir. Kimse bizim aklımıza estiği gibi hareket etmemizi beklemez!!!
KKTOK’nda Kasım ayı başında,2020 için yapılacak gerek TRŞ gerekse Avrupa Ralli Şampiyonası (ERC ) yarışları için yapılacak katkı ve destekler konusunda Spor Dairesi müdürlüğüne yazılı dilekçede bulunmuştur. 2019 yılının bitmesine sayılı günler kala Türkiye’de ve dünyada motorsporları için takvimler şekillenip açıklanmaya başlamışken KKTOK, yazılı dilekçesine hiçbir şekilde cevap vermeyen ve defalarca sormamıza ve anlatmamıza rağmen zamanın hayatımızda olduğu kadar bizim sporumuz için de çok önemli olduğunu anlatamadık. Ve takvimlerde veya şampiyonalarda olacakmıyız? Olmayacakmıyız ?sorularına Spor Dairesinin bizi oyaladığı gibi maalesef bizde oyalama taktiği ile cevap vermekten kaçıyoruz.
Şimdi ülkemiz bu iki organizasyonu kaybederse ve bu iki şampiyonada yerini alamazsa bunun sorumlusu yaptığı işi en iyi şekilde yapan KKTOK yönetimi ve çalışanlarımı? yoksa işbilmez Spor Dairesi mi? Spor bu şekilde yönetilmez. Ülkemizde 32 federasyon ve onlarca kurum ve kulüp vardır. Bunca çeşit spor faaliyetleri yapılırken sporu sadece tek bacaklı bir faaliyet gibi görüp bütçe ve spor politikalarını ona göre şekillendirirseniz mağdur ettiğiniz özelde diğer federasyon,kurum ve kulüpler genelde ise halkımız devletimiz olur.
Yönetenlerimizin farkındalığı bu mu? Yoksa bizlere kendi içimizden mi “AMBARGO” uygulanmaktadır? Bu kısır döngüye sebebiyet verenler nasıl olurda bu makamlarda görev almaktadırlar? “SPOR” bir ülkenin dünyaya açılan en önemli ve hızlı yönleri arasındadır!,
Şimdi söyleyin sevgili yönetenler; 2020'de yapılması muhtemel bu iki ralli organizasyonunu kaybedersek bunun “HESABINI KİM VERECEK?” 2020’de yapılması muhtemel bu iki ralli şampiyonasını kaybedersek bunun hesabını nasıl vereceksiniz siz düşünün.