Rum terör örgütü Eoka Kıbrıslı Türkleri öldürmeye başlayınca gerçek vatanseverler 6 kişi İlter Kırmızı da yaşamını ortaya koyarak mücadeleye başlar. Verilen gözetimi başarıyla yapar.
Aradan bunca yıl geçtikten sonra ülkemizin içine itildiğimiz koşulları görünce bize bir hal oldu. Ne oldu bize... Neden tanımıyoruz seni bizim diyerek Kıbrıs Türklerinin neden-neye geldiğini, bu günlerce kavuşmak için gökten zembille gelinmediğini, çok emek harcandığını, ağır bedeller ödendiğini, kan ve gözyaşı döküldüğünü halkımıza ve genç nesille anlatma gereğini duymuştur.
Bu nedenle sönmeye başlayan milli bilinci ve dayanışmayı tekrar canlandırmak için yakın tarihimiz üzerine kafayı yoracak, hatıralarını “Sır Adam” , adlı kitabında toplayarak yayınlamayı uygun bulmuştur.
Tam burada beşi bir direnişçi ve eğitimci, şimdi de yaşı ilerlemiş sade bir vatandaş olarak şunları söylemek istiyorum:
Gençlerimizin iyi yetişmesini, gelecek kaygılarını gidermek için çözüme ülkemizin çağlayan sesi olmalarını, milli şuurun tekrar tesis edilmesini, Türk milletinin çağdaş bir medeniyete erişmesini, Atatürk’ümüzün çizdiği yoldan gitmesini istiyorsak eder, okullarımızda tarihi dersinin yanında bir de "gelecek dersi” koyarak okutulmasının çok faydalı olacağını düşünüyorum .
Sevgili okuyucular, değerli dostlar, kitap yazmak sanıldığı kadar kolay değildir. Hele aradan bunca yıl geçtikten sonra hiç de kolay değildir helal olsun İlter Kırmızı’ya bunun ünitesinden gelerek öylesine muhteşemi bir yapıtı toplumumuza kazandırdığı için.
İlter Kırmızı kitabında toplumumuzun bazı şahsiyetleri, Türk Mukavemet Teşkilatının liderleri, mücahitlerin komutanları, bereketçileri-bereket işleri silah, cephane ikmalleri hakkında ve şimdiye kadar Kıbrıs Türklerinin yakın tarihlerinin derinliklerinde saklı tutulan bir takım çok gizli belgeleri gün ışığına çıkararak geniş ve doyurucu bir şekilde açıklayarak sunmuştur.
Ancak;
1- Yeşilırmak’tan – Lefkoşa’ya 1958-59 yıllarında Türkiye’mizden getirilen savaş malzemelerini özel aracı ve kamyonuyla nakleden Yeşilırmaklı Nihat Köycü’den
2. 1964 yılında ilk defa Yeşilırmak’tan Lefkoşa’ya savaş malzemesini kamyoneti ile ulaştıran Yeşilırmak grup komutanlığına bağlı Süleymaniyeli Abdurrahman Mahmut’tan, Yeşilırmak bölgesi kovanbeyi yani bugünkü tabiri ile Tabur Komutanı,- bölgesi komutanı kod adı Tosun olan Halit Köycü ile Yeşilırmak bölgesinin özel bereketçi grubu mensubu kod adı Tugay olan Rauf Özhun, kod adı Fırtına olan Yıldız Kabaran, kod adı Başak olan Fuat Bağkur ve kadirşinas Yeşilırmak bölge halkından hiç ama hiç söz etmemektedir.
3- İlter Kırmızı kitabında Ergün Vehbi’nin yerine 28 Ağustos 1964 yılında Yeşilırmak’a Ali Fıkret Atun’un bölük komutanı olarak geldiğini yazmıştır. Oysa Yeşilırmak bölgesi o dönemdeki Serdarlı bölgesinden sonra en geniş toprak parçasına sahip Yeşilırmak kantonu idi. Yüz ölçümü 25 kilometrekareydi ve Yeşilırmak köyünden başka Kurutepe, Günebakan Süleymaniye ve Yörükköy köylerinden oluşmuştu. Ali Fikret Atun buraya Grup komutanı olarak atanmıştı.
4 - Kod adı Aka olan Yarbay Sadi Eninanç, Erenköy bölgesine komutan olarak 31 Mart 1964 de Ali Fıkret Atun’la birlikte geldiği yazılmıştır. Oysa Alı Fikret Atun (40) personelle birlikte 30 Haziran 1964’de Erenköy’e çıkmıştı
5- Jandarma yarbayı Sadi Eninanç’ın bölgeye (buraya Yeşilırmak bölgesi de dahildir) faydadan ziyade zararı dokunmaya başlayınca bölgede dönen dolaplardan Bayraktarlık haberdar edilir. Sorumlular her hangi bir tedbir almayınca bölgenin ileri gelen idarecileri öğrenci mücahitlerin liderliğini yapanlarla temasa geçerler ve yarbayın Türkiye’ye gönderilmesine karar verirler. Gerekçeleriyle birlikte 55 kişinin imzaladığı bir rapor tanzim edilir. Dokuz kişilik silahlı bir manganın gözetimin de yarbayın odasına giren 5 öğrenci mücahit ile yerli mücahit Fadıl Elmasoğlu onu Türkiye'ye dönmesi için ikna ederler-
19 Temmuz 1964'de teşkilatın sandalıyla yarbayı, Nevzat Nasıroğlu’yla, Celal Mahmutoğlu Türkiye’ye götürür. Raporla birlikte yetkililere teslim ederler.
Aynı sandalla 27 Haziran 1964 de Türkiye'den Erenkõy’e gelip bölge hakkında raporlar vermek üzere görevli olarak gelen savunma Binbaşısı Edip Soytürk ve tedavi amacıyla 2 yerli mücahit ve 1 öğrenci mücahitte Türkiye'ye gönderilmişti.
Kaynak: Fadıl Elmasoğlu’nun ‘Erenköy ve Hayat’ adlı kitabı
Kaynak: Hamit Durana'nın “Kuzeybatı Dillirga” adlı kitabı.
6- Mücadelemize katkı sağladığı için Rumlar tarafından öldürülen yabancılardan sadece İngiliz binbaşı E.F.L Macey'dir. İlter Kırmızı gerçek bir Türk dostu olan bu şahsiyetten hiç bahsetmemiştir. Oysa Binbaşı Macey de en az İsveç subayları kadar Kıbrıs Türklerine yardımcı olmuştu.
Eğer kitabın 2. baskısı yapılırsa yukarıda sunduğum bilgilerin de göz önünde bulundurularak
eklenmesi temennisiyle kayıt edilmiştir.
İlter Kırmızı akıcı, bir Türkçe, güzel bir dil ve biçem kullanarak çok rahat okunabilen Sır Adam adlı yeni çıkan yapıtını ilgilenen okuyuculara ve herkese okumalarını öneriyorum.
&&&
ZORUNLU BİR AÇIKLAMA:
9 0cak 2023 tarihinde “Meşru Müdafaa Hakkımızı Kullanmak İçin Türkiye’mizden adamıza yapılan silah ikmalleri” hakkındaki yazı dizisinin birinci bölümünün birinci paragrafında Erenköy’den silah getirmek amacıyla Anamur’a giden Vehbi Mahmutoğlu, Asaf Elmasoğlu ve Cevdet Remzi’nin isminin yanında matbaanın azizliğine uğrayarak benim ismim Rauf Özhun’un ismi de yazılmıştı. Bu yanlış yazılım nedeniyle engin hoşgörünüze sığınır, özür dileriz.
GÜNÜN SÖZÜ
Milli ve demokratik prensipler demokrasimizin yerleşmesine ve gelişmesine ne ölçüde hizmet ederse, halkımız da o ölçüde refaha ve özgürlüğe kavuşacaktır. Bu uğurda mücadele verenlerin yolu uğurlu ve ışıklı olsun.
(Ebufeyiz Elçibey -Azerbaycan milli kahramanı)