Kıbrıs Türk halkı İngiliz Sömürge Yönetimi döneminde dahi, Atatürk İlke ve Devrimlerini her safhasında çok yakından izlemiş, benimsemiş; günü gününe uygulamış ve hayata geçirmiştir. Kıbrıs Türk öğretmeni daima Atatürk İlke ve İnkılapları doğrultusunda eğitim ve öğretimde bulunmuştur… Harf Devrimi de , Büyük Atatürk tarafından ilan edilmesinden sonra Kıbrıs Türkleri tarafından derhal uygulanmıştır. Yeni Türk Harflerinin kabulünden sonra adada yayınlanan Türk gazeteleri de yeni Türk harfleri ile çıkmak için faaliyete girişmişlerdir.
Söz Gazetesi sahibi Remzi Bey derhal Almanya’ya bir firmaya Latince matbaa harfleri sipariş etmiştir. Bir tesadüf eseri ayni firmaya Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti de siparişte bulunmuştur. Firma bir yanlışlık eseri Söz Gazetesinin sipariş tutarını da Türkiye Cumhuriyetinin yaptığı siparişlerin faturasına eklemiştir. Bu işlerde görevli olan Naşit Hakkı Uluğ durumu Mustafa Kemal’e arz etmiş bunun üzerine Ulu Önder Atatürk “Hay hay, Söz Gazetesinin siparişi de bizim tarafımızdan ödensin, Kıbrıs’ta Türk sesi sönmesin” demişlerdir.
Özellikle Mehmet Remzi Okan’ın Lefkoşa’da yayınlanan gazetesi Söz’ün yeni Arap harfleri kullanılması istenen Türk Alfabesini devrimden çok kısa bir süre sonra kullanmaya başlaması, Atatürk’ün bilgisine kadar ulaşmış ve Atatürk “Ankara’da makamına kabul ederek bir süre bizzat görüştüğü Mehmet Remzi Okan’a , bu sebeple övgüler yağdırmış ve Kıbrıs’ta Türklüğün sesi hep yükselmeli!” demiştir. Kaynak: Oktay Öksüzoğlu, Dünüyle Bugünüyle Kıbrıs Türkleri, s.265, Hamle Basın Yayın, İstanbul, 2003
Kıbrıs Türk halkı , Türklüklerine ve anavatanlarına olan bağlılık ve en önemlisi bir gün gelip Atatürk’ün kendilerini de kurtaracağı inancı daima onlara umut vermiştir. Atatürkçülük, Kıbrıs Türk halkına ışık tutan , yol gösteren bir ideoloji olarak , doğduğu günden beri Kıbrıs Türk halkı tarafından benimsenmiş ve gönüllerinde yer etmiştir.
Atatürk’ün Türkiye’de yaptığı İnkılapları adım adım izleyen Kıbrıs Türk halkı her vesile ile Türklüklerini ortaya koyuyor ve Atatürk’e olan bağlılıklarını gösteriyorlardı.
Atatürk’ün Türkiye’de yaptığı inkılapları adım adım izleyen Kıbrıs Türkleri 1929 yılı Cumhuriyet Bayramında Leymosun Türk Ocağı tarafından Gazi Mustafa Kemal Paşa hazretlerine şu telgrafı göndermiştir.
“Reis-i Cumhur Gazi Paşa Hazretlerine , Ankara
Ulu milletimizin , ulu bayramını tebrik ederiz. Leymosun Türk Ocağı 29.10.1929”
Gazi Mustafa Kemal Paşa’nın telgrafa verdiği yanıt ise şöyle:
“Leymosun Türk Ocağı, Kıbrıs
Tebriklerinize teşekkür ederim.
Reis-i Cumhur
Gazi Mustafa Kemal 5.XI.1929”
Kaynak: Ali Nesim, Kıbrıs Türklerinde Atatürk İlke ve İnkılapları www.atam.gov.tr/dergi/sayi-14/kibris-turklerinde-ataturk-ilke-ve- inkilaplari
Bir kulübün çektiği telgrafa bizzat Atatürk tarafından verilen bu yanıt, kısa dahi olsa, Kıbrıs Türkleri için son derece anlamlı ve kendilerine değer verildiğinin somut bir ifadesidir..
Türk Kurtuluş Savaşının kazanılmasını büyük bir sevinçle karşılayan Kıbrıs Türk toplumu, Atatürk’ün gerçekleştirdiği devrimleri İngiltere Sömürge Yönetimine rağmen kendi hayatlarında uygulamaktan geri kalmamışlar..
Türkiye Cumhuriyetinin kuruluşunu yakından takip ederek Atatürk İlke ve Devrimlerini hiçbir zorlama olmadan benimsemişlerdir. Türk Kurtuluş Savaşı süresince Kuvvay-ı Milliye’yi destelemek için elinden geleni yapan Kıbrıs Türk halkı , Türkiye Cumhuriyeti’nin en yakın takipçisi olmuş ve de Atatürk İlke ve devrimlerinin uygulayıcısı olmuştur..
1948 yılında ilk öğretmen kafilesinin anavatandan Kıbrıs’a gelişi ve kafilede bulunan Milletvekili Hasene Ilgaz’ın yazdığı “Kıbrıs’tan hatırlar” adlı kitap, Kıbrıs Türkleriyle politik olarak ilgilenmenin başlangıcı olmuştur.
Kafilede bulunan gazeteci Rakım Çalapala’nın yazdığı şu satırlar Kıbrıs Türklerinin o dönemdeki psiko-sosyolojik durumunu ortaya koymaktadır:
“Kıbrıs Türkleri son derece kuvvetli milliyetperverlikleri , vatanseverlikleri, inkılapçı ve mücadeleci ruhlarıyla fert olarak da kütle halinde de örnek insanlardır. Hepsinde en büyük ızdırabın Anavatan hasreti olduğunu dinler, onlarla gözyaşı dökersiniz”… DEVAM EDECEK