19 Şubat 1959da Zürih ve Londra anlaşmalarını imzalayıp  Kıbrısa dönüşünde  henüz imzası kurumadan  Makarios: “…Kıbrıs Cumhuriyeti Enosise  sıçrama  tahtasıdır…  Cumhuriyetin  tüm  olanaklarını kullanarak  yeni bir mücadele vereceğiz …” diyordu.

Nitekim  1960 Kıbrıs Cumhuriyeti Anayasası Kıbrıs Türklerine çok haklar verdi diyerek Kıbrıs Türk halkına  hayat veren 13 maddenin değiştirilmesini ister. Makariosun isteklerinin reddedilmesi üzerine de önceden hazırlanan “Akritas Planı”  devreye konulur.

Rumlara göre; Lefkoşadaki Kıbrıs Türk halkının  8 saat içinde teslim alınmasıyla diğer kasaba ve köyler kendiliğinden teslim olacaklardı. Ancak yine de Lefkoşayı teslim almak için Küçük Kaymaklıyı ele geçirmek gerekecekti….  Akritas  Soykırım planı  hazırdı!….

20-21 Aralık 1963 gecesi saat 02de ;  Girneden  Lefkoşadaki evlerine dönmekte  olan 2 arabadaki 6 erkek ve  4 kadından Zeki  Halil ve Cemaliye  Emirali   Lefkoşada Tahtakale Mahallesinde evlerinden  birkaç yüz metre uzakta  şehit edilmişlerdi.

21 Aralık günü  bu saldırıyı kınamak için Lefkoşa Türk  Lisesi bahçesinde toplanan Lefkoşa Türk Lisesi öğrencileri  EOKA çetesi  tarafından  kurşunlandı. Ayni gün Lefkoşada Girne Kapısındaki Atatürk Büstüne  de ateş edildi.

22 Aralık günü Kıbrıs Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Yardımcısı Dr. Fazıl Küçükün evine ve Türkiye Cumhuriyeti Büyükelçilik binasına  ateş açıldı.  Ayni gün Küçük Kaymaklıya  ve  Lefkoşada Kanlı  Dere bölgesinde  Türklere karşı saldırılarda bulunurlar.

Bu arada  Türk Mukavemet Teşkilatı  Bayraktarlığı ise  22 Aralık  1963de  Kıbrıs Türk halkının savunması amacıyla  bütün Sancaklara  harekete  geçmeleri için gerekli tedbirlerin  alınması yönünde emir verir.TMTnin Ruma ilk ateşi  22 Aralık gecesi  Çetinkaya Türk Spor  Kulübünden  sıkılırken   Kıbrıs Türk halkının  silahlı mücadelesi başlıyor ve Salahi Şevket  TMTnin  ilk şehidi  olarak kayda geçiyordu.

23 Aralıkta  Lefkoşa Devlet Hastanesinden 25 Türk hasta   yatağından kaybolur, 3 günlük lohusa  kadın çocuğu ile birlikte  hastane penceresinden atılarak şehit  edilirler. Yine ayni gün  Larnakada Türklere yapılan saldırılarda  9 kardeşimiz şehit oluyordu.

Akritas Planı fiilen uygulamaya  konulmuştu… Rumlar  , Lefkoşaya hakim olmakla bütün Kıbrısa  sahip olacaklarını  sanıyorlar ve buna en büyük engel olarak da  Küçük Kaymaklı kasabasını görmekteydiler. 

24 Aralık 1963de  K.Kaymaklı bölgesinde  Rum saldırılarının  bütün şiddetiyle devam ettiği günün gecesinde Lefkoşada Kumsal bölgesinde    KTKA Doktorlarından  Bnb.  Nihat İlhanın  eşi Mürüvet İlhan,  çocukları Murat, Kutsi ve  Hakan  saklandıkları küvetin içinde ve yan odada misafir olan ev sahibesi Feride hanım  şehit edilirken eşi Yusuf Güdem, akrabası Ayşe hanım  ve kızı Işıl ve teyzesi Növber hanım   yaralandılar  .

22 Aralıktan beri  K. Kaymaklıya düzenlenen saldırılar sonucu  yaklaşık 5000 kardeşimiz 25 Aralıkta göçmen durumuna düştüler. K.Kaymaklıda 6 şehit verdik. 550  yaşlı kadın, erkek ve çocuk esir durumuna düştüler.

 

25 Aralık 1963de Lefkoşadan Ankaraya yapılan yardım çağrısında son mermilerimizi atıyoruz, ‘vatan sağ olsun  deniliyordu. Bu çağrının arkasından Kıbrıs  Türk Alayı, garnizonundan çıkarak  mevzilere yerleşirken  diğer yandan Türk uçakları  yaptıkları uyarı uçuşu ile Rum saldırılarını susturuyordu. Bu ihtar uçuşunun hemen  ardından ateş-kes ilan edildi.

 

21-25 Aralık tarihleri arasında cereyan eden ve tarihe Kanlı-Noel olarak geçen bir hafta içinde 92 şehit ve 473 yaralı verirken kayıpların sayısı  ise belirsizdi.

 

Tarihin derinliklerinden gelen  Megali İdea  hayalleri çerçevesinde  yer alan  Rum-Yunan  yayılmacılığının  , Kıbrıs Türk halkına  yöneldiği silahlı saldırıların  soykırıma dönüştüğü 21 Aralık 1963 Kanlı-Noel saldırılarının  52nci  yıl dönümünde     ‘nereye  gidiyoruz, ‘nereye sürükleniyoruz, ‘biz ne yapmaya çalışıyoruz diye  bir kez daha   kendi kendimizi  sorgulamalıyız !...

Kıbrıs Türk halkı , Kanlı Noelin  52nci yıl dönümünde  bu yaşananları hatırlamak durumundadır.  Bunu yapmaz; özgürlüğümüze , eşitliğimize  , egemenliğimize  self-determinasyon hakkımıza  sahip çıkmazsak sonumuz  Girit misali yok  olmaktır. 

 

Bu vesileyle aziz şehitlerimizi sevgi, saygı ve  rahmetle anıyoruz…..