KKTC Cumhurbaşkanı sayın Akıncı, GKRY lideri Anastasiadis’in 16 Şubat Perşembe günkü liderler görüşmesinde “Anastasiadis’in masadan kalkıp kapıyı vurup çıkmasına” sert tepki göstermesi sonrası KKTC Cumhurbaşkanlığına gelmesinin ardından Eide’yi makamına çağırdı ve şartını ortaya koyarak “…Anastasiadis’e söyle, o yasayı geri çeksin…” demişti!...
Bu mesaj Rum tarafında yankı bulur ve 17 Şubat Cuma günü DİSİ lideri Neofitu, “Okullarda yapılacak tarihi günlerle ilgili yetkiyi meclisten alıp Eğitim Bakanlığına verilmesi için” yeni bir yasa tasarısı hazırlayıp meclise sunarken, sayın Akıncı’ya verdiği yanıtta Anastasiadis: “Temsilciler Meclisi kimseden direktif almaz” diyordu...
Sayın Akıncı “Bu yanlış, ELAM tarafından tezgahlanmış olabilir ama bu hataya düşenler de bunu düzeltmelidirler. Dağıttıkları müzakere masasının toparlanması gerekir. Müzakereler eğer sağlam bir zemin kurulursa yürütülebilir” dedi. Sayın Akıncı: “Bakacağız , göreceğiz ve karar vereceğiz” dedi. Nereye kadar? 23 Şubat Perşembe gününe kadar Rumların iyi niyetle bir karar alacaklarına olan inancı içinde olan sayın Akıncı: “…Henüz bir şey bitmiş değil …” mesajı ve söylemleri ile Kıbrıs Türk halkını düş kırıklığına uğratmıştır…
67 yıl önce yaşanmış bir olayın hala bugünkü gibi kritik bir aşamada yeniden kutsanması ve kutlanacak olaylar listesine alınmasının yanlış olduğunu söyleyen sayın Akıncı: “Daha vahimi, bunun genç beyinlere aktarılmak istenmesi, okullarda kutlanmasının istenmesidir. Enosis, Kıbrıs’taki bütün bu olayın tek sorumlusudur” dedi.
Kıbrıs’ta esas mesele, çözüme ulaşmak değildir. O, çözümü yaşanır kılmak ve çok daha önemlidir diyen sayın Akıncı: Rum Meclisinde bir yasa değişikliği yapılacaksa cep telefonlarının iki taraf arasında kullanılabilir hale getirilebileceğine dikkati çekti. Sayın Akıncı, yapılmak istenen bu düzenlemeye engel olduğu söylenen yasanın da değiştirilebileceğini söyledi. İkinci olgunun ise , Rum Meclisi’nin çoğunluğunun ELAM gibi ırkçı ve faşist bir partinin peşine takılması olduğuna dikkat çeken sayın Akıncı, ELAM önerisine, Rum lider Anastasiadis’in Partisi DİSİ’nin de çekimser kalarak meclisten geçmesine yardımcı olduğunu söyledi.
Enosis meselesi Megali İdea’nın bir gereğidir. ELAM’ı yaratan da besleyen de, silahlandıran da, Meclis’e sokan da Rum Ortodoks kilisesidir. 15 Ocak 1950 Plebisitinin hedefi Enosis’tir. Rum Temsilciler Meclisi’nin 15 Ocak 1950 Plebisiti’nin Rum okullarında kutlanması ve okutulması yönündeki kararı Rum-Yunan ikilisinin Enosis hayallerinden vazgeçmediklerinin bir ifadesi olmasına rağmen, olası bir çözüm sonrası bu hayallerinin yaşamaya devam edeceğini ve günü geldiğinde yine harekete geçeceklerini bildiğimiz halde hala daha masaya dönmeyi düşünüyoruz!...
Rum Temsilciler Meclisi’nin 10 Şubat 2017 tarihli kararı Rum liderliğinin, Rum Ortodoks Kilisesi Sen Sinod Meclisi’nin ve Rum Ulusal Konseyi’nin Kıbrıs’ta olası bir siyasi çözüme bakış açısını, beklentilerini ve Megali İdea hayallerinden kaynaklanan Enosis ideallerinden vazgeçmediklerini ortaya koyması bakımından çok ama çok önemlidir.
Türk tarafı olarak çok iyi niyetlerle hareket ederek mevcut görüşme sürecinde adil ve kalıcı bir barışa varabileceğimize inanıyorsak çok yanılıyoruz!... 1960 Kıbrıs Cumhuriyeti de çok iyi niyetle kurulmamış mıydı? Taksim ve Enosis yasaklanmamış mıydı? Anlaşmaların imzalanmasının hemen ardından 1960 anayasası ile Türklere çok haklar tanınmıştır, bu anayasa çalışmıyor diyerek Kıbrıs Türk halkına anayasada hayat veren 13 maddenin değiştirilmesini isteyerek Kıbrıs Türk halkı; yapılacak değişikliklerle ‘azınlık’ durumuna getirilmek istenmemiş miydi? Kıbrıs Türk halkı olarak Girit misali yok olmak istemiyoruz.... AB üyesi Yunanistan’da Batı Trakya’daki kardeşlerimizin durumu bize yıllar önce yaşanan bir örnektir….
18 Şubat 2017 günü TRT Habere yapmış olduğu açıklamada bu konudaki endişelerini dile getiren KKTC Cumhurbaşkanımız sayın Akıncı:
Güney’de ELAM, DİKO ve EDEK’in iki kesimli, iki toplumlu Federasyona temelden karşı olduklarını belirten sayın Akıncı, bu partilerin toplam oylarının %30’la 40 arasında olduğunu ve bunun da küçümsenemez bir rakam olmadığını söyledi. Sayın Akıncı: “Bu partiler federasyona bu kadar karşıysa, gelecekte biz federasyonu ortadan kaldıralım, anayasayı yeniden yazalım noktasına gelinirse, geçmişte yaşanan olaylar yeniden patlak verebilir diye konuştu. Sayın Akıncı, Türkiye’nin etkin güvencesinin ne kadar gerekli olduğunu , Kıbrıslı Türklerin de bunu isterken ne kadar haklı olduğunun bir kez daha ortaya çıktığını söyledi.
Yaşananların ardından Anastasiadis’in sözcüsü “Enosis fikri sadece zamanlama açısından değil, amacı bakımından da yanlıştı…” dedi ve biz de inandık değil mi?... Anatasiadis, böyle değince Rumların hayalleri bir anda bertaraf edildi!... Enosis artık tarihe gömüldü!... değil mi? Siz de öyle sanın beyler!.
Rum Temsilciler Meclisi kararı ve ardından yaşananlar bize ders olmalı ve dünyaları verseler bir kez daha Birleşik Federal Kıbrıs gibi bir siyasi çözüm adına görüşme masasına oturmamalıyız!...