Dünyada olduğu gibi bizde de Korona virüsüne yakalananların sayısı giderek artıyor. Yirmilerden, otuzlardan söz ediliyordu, şimdilerde sekseni aşan, neredeyse yüze dayanan vakadan söz ediliyor.

Üzücüdür ama sayının çok yukarılara çıkacağı ortada!

Evlere kapandık kapanmasına da önümüzdeki günlerin daha kötü geçeceğine vurgu yapan açıklamalarda bulunuluyor.

Kötü olan nedir bilir misiniz ?

Güneyi bilmiyorum ama KKTC de önüne gelen konuşuyor! Bilen de konuşuyor, bilmeyende.

Halbuki Korona virüs, adı üstünde “yeni” çok da bilinen bir virüs değil!

Hele çaresi hiç bulunmuş değil. Bir, bir buçuk seneden söz ediliyor.

Uzmanlar tereddütlü konuşuyor! Temasta bulunmayanların bile bu hastalığa yakalanabileceğini söylüyorlar.

Sürekli olarak “evlerden çıkmayın” anonsları yapılıyor,tehlikede olan, ölüm tehlikesi ile karşılaşa bileceklerinin anonsunu yapıyorlar.

Geçtiğimiz günlerde de dikkat çekmeye çalıştım!

Altmış beş yaşın üzerinde olanlardan, kalp, kronik, diyabet, tansiyon hastalarını işaret ediyorlar, bir taraftan da Korona virüsüne herkesin yakalanacağına vurgu yapıyorlar.

Bu yaşlarda olanların ve de bu hastalıklardan muzdarip olanların içine düşürülmüş olduğu durumu düşüne bilirmisiniz?

Bunların yaratacağı travmaları hesaba katabiliyormusunuz?

İyiyi , güzeli düşünmek, gelecek günlerin güzellikler içinde olacağının hayalini kurmak en doğru olandır. Bir de “evden dışarı çıkmamak” asıl olandır da, insanlar bunu nasıl  başarsın?

Kimi kimsesi yoksa, olsa bile yakınlarını böyle bir tehlikenin kucağına atmak içinden gelmiyorsa, nasıl yapsın?

Elektrik kurumu, borçlarını zamanında ödeyenlere %15 indirim yapacaklarını anons ediyor.

Bu yaklaşım bile insanların sokağa çıkmasını teşvik etmiyor mu?

Hele bu maaş kesintilerinden sonra, iş yerleri kepenk indirdikten sonra, insanlar harcama yaparken kılı kırk yarmak zorunda bırakılmadı mı?

Korona virüsü kolay, kolay atlatılacağa benzemiyor!

Çin de Korona virüsü nün ortaya çıkışının ardından ilk servis edilen resimleri hatırlayınız. Sokaklarda birden bire “patır, patır “yerlere düşen ve çırpınarak ölen insan manzaraları. Korona virüsünden ölümlerin yoğun olduğu İtalya da, İspanyada, İngilterede, ABD de ve diğer ülkelerde bunlar yaşandı mı?

Yoksa Korona virüsü Çin de başka tür, diğer ülkelerde başkamı?

Afet gibi dünyanın üzerine çöken virüsün hele ekonomilerde açacağı yaralar kolay, kolay atlatılabilecek travmalar olmayacak.

Ekonomisi güçlü olan ülkelerin en az hasarla bu badireden kurtulacağı kesin de,bizimkisi gibi orta ölçeklerde bile sanayisi bulunmayan sadece Turizm sektörü ile Üniversitelerin getirileri ile ayakta durabilen, bir de inayete dayalı gelirlerle varlığını sürdüren bu garip toplum ne yapsın?