Dünyanın tüm uygar ülkelerinde, yerel değerlerin korunmasına halk, Sivil Toplum Kuruluşları ve hükümetler büyük önem vermektedir.

Ülkemizde...

Dünyanın tüm uygar ülkelerinde, yerel değerlerin korunmasına halk, Sivil Toplum Kuruluşları ve hükümetler büyük önem vermektedir.

Ülkemizde de biçimsel olarak yerel değerlerin korunması için etkin yasalar ve bu yasaları uygulamakla yükümlü devlet kuruluşları ile görevlileri vardır.

Fakat uygulamada,maalesef yerel değerlerimizin korunması için,hükümetin görev ve sorumluluklarını yerine getirdiği söylenemez.

Yürürlükteki yasalara rağmen, kırsal alanlardaki zeytin ve harup ağaçlarının mal sahibinin izni ve haberi olmadan bile kesilip odun olarak pazarlanabilmesi,doğadan toplanan nergiz çiçeklerinin anayollarda satılması, ökse ile kuşların katledilmesi,ormanlardan ticari boyutta mantan toplanması ve benzeri eylemler yerel değerlerimizin yeterince korunmadığını gösteriyor.

Son yıllarda yerel değerlerimizden Nergiz bitkinin,populasyonu yıldan yıla azalmakta olup, önlem alınmaması halinde tamamen yok olabilecektir.

Bitkilerin  çiçekleri kesilip satıldığı için, tohum oluşmuyor ve böylece bitkinin çoğalıp etrafa yayıılması  mümkün olmuyor.

Böylece, geçmişte çok geniş bir alanda nergiz yetişmesine karşın, yaşanan dönemde Nergiz bitkisi yetişen alan çok daralmıştır.

Bu durumun sürdürülmesi halinde, sözkonusu bölgede her yıl azalan nergiz çiçekleri, yakın bir gelecekte tanmamen yok olabilecek.

Küresel iklim bozulması ve çevre kirliliği nedeniyle tehdit altında bulunan yabani bitkilerimizin korunması, biyolojik çeşitliliğin bozulmaması, bizim ve tüm insanlığın yararınadır.

Yürürlükteki yasalara göre de, nergiz bitkisinin ve bunun yanında tavşan kulağı,orkide,laden,dağ lalesi,deve dili,ada çayı gibi bitkilerin  ve ormanlarımızdaki mantarın toplanması, yerinden alınması, satılması ve satın alınması suçtur.

Kuşkusuz,yerel değerlerimiz olan Biyolojik çeşitliliğimizin korunup gelecek nesillerimize aktarılmasında tüm vatandaşlarımızın duyarlı ve bilinçli davranması önemlidir.

Ancak hükümetler  de yasaları titizlikle ve ödünsüz olarak uygulayarak, herkesin bilinçli davranmasını sağlamakla yükümlüdür.

Yoksa,halkın kendi isteği, kararı ve insafi ile yasalara uyması ve suç işlenmemesi beklenemez.

Bu nedenle hükümet ilgili devlet kuruluşlarının yasaları uygulamasını sağlaması gerekir.

Halen gündüz ve herkesin gözü önünde anayol kenarlarındaNergiz çiçeği satılması hükümetin yasaları uygulamaktaki başarı düzeyini gösteriyor.

Ana yol kenarlarında nergiz çiçeği satıldığını sade vatandaşlar bile bildiğine göre ,devletin ilgili kuruluşları ile görevlilerinin görmediği ve bilmediği düşünülemez.

Günlük yaşamımızda vatandaşların şikayetçi olduğu tüm sorunlar,başta politikacılar ve bazı basın kuruluşları tarafından  genellikle çözümsüzlüğe, ambargolara bağlanmaktadır.

Bazı kötü niyetli kişiler ise,en basit sorunların bile, ülkemizde yaşayan kuzeyli soydaşlarımızdan kaynaklandığını ileri sürüyor.

Fakat gerçekte iç işlerimizdeki tüm sorunlar; umursamazlıktan, ilgililerin yükümlülüklerini yerine getirmekteki isteksizliksizliğinden, yasaların etkin bir şekilde uygulanmamasndan,devletin gereken düzeyde çalıştırılmaması ve hesap sorma mekanizmasının işletilmemesinden kaynaklanıyor.

Yoksa küçük ülkemizin ana yollarının, kırsak alanların ve yerleşim yerlerinin sürekli  gözetim ve denetim altında bulundurulması  durumunda suç işlenmesi ve yasaların çiğnenmesi şimdiki gibi kolay olmayacak.

 

Diğer tüm suçların önlenmesi yanında yerel değerlerimizden biri olan nergiz çiçeklerinin de yok edilmesi önlenecektir.