Crans-Montana  tarihinde belki de ilk defa bir kör döğüşüne şahit oluyor.

Bu dövüşün baş oyuncusu görüldüğü kadarıyla NikosAnastasiadis!

Tansiyonu yükselten de o, düşüren de o!

Tansiyonu elleme konusunda BM Genel Sekreterini de unutmamak lazım ama inancım o ki Genel Sekreter Guterres başta olmak üzere,  ister BM yetkilileri olsun, ister AB temsilcileri, hepsi de Güney Kıbrıs ın menfaatlerini korumaya dönük çabalar harcıyorlar. Ucu açık görüşme sürecini sonlandırmaya dönük bir yaklaşım ortaya koymaya cesaret edemiyorlar.

Sanki de Avrupa nın şımarık çocuklarını kolluyorlar.

Aklıma hep şu toprak tavizlerini içeren haritalar meselesi geliyor.

Başından beri %7 extra toprak tavizini içeren haritanın sözde kasalara teslim edilmesi hataların en büyüğü oldu diye düşünüyorum.

Hem de durduk yerde, hiçbir talepte bulunmadan, iyi niyetten, ya da başka bir şeyden!

Baksanıza  güney Kıbrıs toprak konusunda hala daha talep kar davranıyor.

Bu da gösteriyor ki hiçbir karşılık almadan durduk yerde %7 toprak tavizi içeren belge sunumu büyük hata !

Hatalar zinciri bununla da sınırlı kalmadı.

İki bölgeliliği sulandırıcı nüfus kaydırmaları, olası Federal Kıbrıs oluşumunda vatandaşlık yapma, ikamet izni verme yetkilerinin doğrudan  Federal hükümetin yetkisine verilmesi, yetki ve güç paylaşımındaki teslimiyetçi tutumlar, dörde bir meselesi.

Öyle gösteriyor ki bu munis başlı davranışlar iyi netice vermeyecek.

Göreceksiniz Anastasiadis isteyecek, isteyecek, bütün bu vermelere karşılık tek bir başlıkta bile olsa verme işi durduğu, tıkandığı takdirde muhterem toplantıyı terk edecek.

GuterresCrans-Montana ya heyecan kattı. Taraflara beş değişik paket önerisini bu gün getirecek.

Sahi, yalan masa müzakere masası olmaktan çıkarılıp, karar alam masasına dönüştürülecek miş.

Üç garantör ülke bu gün “güvenlik ve garantiler” konusundaki pozisyonlarını maddeler şeklinde belirleyerek eş zamanlı olarak BM e sunacak.

Bütün bunlara rağmen bir yerlerde gelip yine tıkanma olması, çarkların durması halinde ne olacak?

Bu kez de her zamanki gibi, olsun da düşünelim mi olacak?

BM Genel Sekreteri zoraki bile olsa bir nikah geçiriyor aklından.

Ne var ki nikahlanacak olanların biri Müslüman, biri Hristiyan!

                                                         *********************

Düşünüyorum, arayıştayım!

Yaz mevsiminin gelişiyle birlikte adamızın yeşiline kast eden kabuslar ortaya çıkmaya başladı.

Geçtiğimiz gün Kalavaç- Alevkayası arasında meydana gelen yangın, dün ise Kalkanlıdan Tepebaşına sarkan alevler yüzlerce, binlerce ağacın yok olmasına sebep oldu.

Yangının yüksek gerilim hattından çıktığı söyleniyor! Bu varsayım  henüz doğrulanmadı ama her ne sebepten dolayı olursa olsun yangın olasılıklarını minimuma indirmek bizim elimizde.

Yüksek gerilim hatlarının sürekli denetlenmesi ile başlayan, piknik yapan vatandaşın yaktığı ateşin kesin olarak söndürmesiyle devam eden, içtiği sigarayı gelişi güzel fırlatma cahilliğine düşülmemesi için uyarı levhaları yanında bunu bir kültür haline getirme mücadelesini sürdüren bir anlayışın ülkemizde kökleşmesi lazım. Bu nasıl mümkün olacak, düşünüyorum, arayıştayım!