17 Eylülde BM Genel Kurulu çalışmalarına

17 Eylülde BM Genel Kurulu çalışmalarına  katılmak üzere  Kıbrıstan ayrılarak önce   Londraya giden  Rum Yönetimi Başkanı Anastasiadis, 18 Eylülde İngiltere Başbakanı  David  Cameronla bir görüşme yaptı.  Görüşme sonrası  yapmış olduğu açıklamada  Anastasiadis:  “…İngilterenin  garantörlükten   çekilme eğiliminde   olduğunu…” söyledi.

20 Eylülde  ABDne  giden Anastasiadis, önce Şikagoya uğradı. Anastasiadis, Şikagoda  Rum-Yunan  ve Yahudi Lobisi ile  önemli toplantılar  gerçekleştirerek  uluslararası alanda  Türkiyeye  baskı konusunda  yardım  talebinde bulundu. Anastasiadis,bu toplantılarında  Rum-Yunan  ve  Yahudi Lobisine   : “… Kıbrıs sorununun   çözümünde Kıbrıs Türk liderliği ile  hiçbir sorunumuz yoktur… Ayni vizyonu  paylaşıyoruz….Ama  çözüm için   Türkiyenin adım atması gerekiyor... Kıbrıs sorunu ile ilgili  çözüm müzakerelerinin dönüm noktasındayız…vatanımızın yeniden birleştiğini ve Kıbrıslılara ait olduğunu görmek istiyoruz…” mesajını vermiştir.

Mülkiyet konusuna da atıfta bulunan   Anastasiadis, yargı yoluna başvurma  hakkını ve özellikle Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine  başvuru hakkını  güvence altına  almayı hedeflediklerini belirtti.Anastasiadis, halkın ayrıntılı olarak bilgilendirileceğini ve herhangibir çözümün  , kabul edip etmeyeceğine  , özgürce karar vermesi için  gereken sürenin verileceğini vurguladı.

 30 Eylül Çarşamba günü BM Genel Kurulunda yapmış olduğu  konuşmadaAnastasiadisKıbrıs sorununda varılacak  Anlaşma için  parametrelerini ortaya koydu:

Müzakerelerde  bütün başlıklarda  bir miktar ilerleme kaydedildiğine  dikkat çektiği konuşmasında  , sorunun  ana yönlerinde  anlaşmaya varılabilmesinin Türkiyeye bağlı olduğunu savunan Anastasiadis,  Türkiyenin “çözüm arzusu söyleminin pratikte , bazı somut tedbirler benimsemesiyle   sınanacağını” öne sürdü.

Anastasiadis; “Sayın Akıncıyla Kıbrıs sorununa sürdürülebilir , sürekli ve işleyebilir bir çözüm bulunmasını arzu eden halkımızın ortak vizyonunu  hayata geçirmek için  ayni cesarete  ve dinçliğe sahibiz” dedi.

Anastassiadis: BM Genel Kurulu kürsüsünde: Kıbrıs sorununun çözümü için  temel önşart olarak  kırmızı çizgilerimiz: “…Türk askerinin adadan çekilmesi, garantilerin kaldırılması, ve bütün Kıbrıslıların dört özgürlüğünün (serbest yerleşim, serbest dolaşım, mülk edinme ve çalışma) tanınmasıdır….”  dedi.   çözümün , ‘sözde Kıbrıs Cumhuriyetinin iki bölgeli , iki toplumlu , siyasi eşitliği , tek egemenliği, tek uluslararası Tüzel Kişiliği ve tek  vatandaşlığı olan federal devlete dönüşmesini gündeme getireceğine vurgu yapan Anastasidis “…iki toplumun  hassasiyetlerini ve endişelerini dikkate alacak , bütün Kıbrıslıların İnsan haklarına ve Temel Özgürlüklerine saygı gösterecek ; vatanımızı , halkını, ekonomisini birleştirecek” bir çözümden bahsetti.

Newyorkta“EKO” etkinliğine de katılan Anastasiadis: “Herkesin Girne, Omorfo(Güzelyurt), Karava (Alsancak), Mağusaya dönebileceği bir çözümden söz etti.

Simerini gazetesinin   haberine göre ABDde yaşayan Rumlar, EOKAnın silahlı  tedhişe  başlayışının 60ncı yıldönümünü  , BM Genel Kurulu nedeniyle Newyorkta  bulunan Anastasiadis  ile birlikte kutladı. Söz konusu etkinlikte  yapmış olduğu konuşmada  Anastasiadis: “ Gençliğin güzelliğini umursamadan , canlarını verenleri , vatanımıza özgürlük vermek için kendilerini feda edenleri onurlandırmak için savaş vereceğiz ifadesini kullandı….

Rum liderliğinin  yaklaşık  40 yıldan beri tezleri hiç değişmemiştir. Garanti Anlaşmaları  iptal edilmeli , Türk askeri ve kendi ifadeleriyle  yerleşikler geri dönmeli….diyorlar.DolayısıylaAnastasiadisin “Türkiye isterse çözüm olur” ifadeleri bizi şaşırtmadı…

 Garanti Anlaşmalarının iptali, Türk askerinin  ve anavatanımız  Türkiyeden Kıbrısa gelerek yerleşen  kardeşlerimizin  gitmesi demek; 1974 öncesine  dönüş demektir.  Böyle bir durum   Kıbrıs Türk halkını bekleyen  çok büyük  olumsuz gelişmeler yaşanacaktır.

Öncelikle  tüm göçmenlerin  evlerine dönmesi demek  Güneyden   göçmen olarak  gelenlerin  geri dönmesi durumunda   %95i gideceği Limasol, Larnaka , Baf  ve/veya köylerinde  Kıbrıs Türk halkı  oturacak evini  bulamayacaktır. 

AnastasiadisinTürkiyeye yönelik baskı politikaları kabul edilemez. Anastasiadisin isteklerinin kabulü anavatanımız Türkiyenin  Doğu Akdenize çıkış yollarını kapatacağı gibi   Kıbrıs Türk halkının idam fermanı  olacaktır!....

 

  Kıbrıs Türk halkı olarak ayağa kalkma zamanı gelmiştir. Kıbrıs Türk halkı olarak 1960 Garanti Anlaşmaları kaldırılamaz , Türk askeri Kıbrıstan çıkmamalı deme zamanı gelmiştir. Kıbrıs Türk halkının Anavatanımız Türkiyesiz siyasi bir çözüm olamaz” deme zamanı gelmiştir . Kıbrıs Türk halkının   sesini yükseltme zamanı gelmiştir. Şehitlerimizin canı ve kanı pahasına kurulan KKTC yaşatılmalı ve yüceltilmeli deme zamanı  çoktan gelmiştir.