1.Bu adada iki devletli çözümden başka çözüm olmaz. Bu gerçeği hem Rumlar hem de bizim federasyoncular anlamalı, kabul etmeli.
2. KKTC Devleti, tüm zorluklara karşın eninde sonunda tanınacaktır. Adadaki iki devletin kökleşmiş bir biçimde yaşamlarını sürdürdüklerini Eskimolar bile öğrendi.
3. Hükümetin tüm uğraşlarına rağmen, hükümet politikalarında bazı aksaklıklar vardır. Ancak bu durumun tanınma ile hiçbir ilgisi yoktur. Hükümetlerin inişli, çıkışlı performansları başka şey, tanınma başka şey. Bu gerçeği kabul etmek gerekir.
4. BM’nin, AB’nin ve Rumların baskılarla KKTC Devletinin “federasyon çözümü” müzakerelerine tekrar katılmasını sağlama planları hiçbir zaman gerçekleşmeyecektir.
5. Kıbrıs adasında kökleşmiş iki ayrı devlet vardır. Bu gerçeği herkes görmeli ve kabul etmelidir.
6. Kıbrıs Türk Halkı ve KKTC Devleti yıllardır suçlu sandalyesine oturtulup cezalandırılırken, Rumlar ve Rumların Kıbrıs Cumhuriyeti sürekli ödüllendirilmektedir. Bu adaletsizlik, Türkiye - KKTC politikaları ile değişecektir.
7. Uluslararası Toplum içinde yer alan “garantör” devlet İngiltere, halâ ikide bir Rum tezlerine tam destek vermeye devam etmektedir. Ancak, bu ülkede gerçekleri görüp kabul edenler ve KKTC’nin tanınması gerektiğini söyleyenler gün geçtikçe hızla çoğalmaktadır.
8. KKTC Devleti’ndeki sorunların tümü tanınmamışlıktan kaynaklanmaktadır. Tanınma gerçekleşince tüm sorunlar çözümlenecektir.
9. Halâ tanınmamış olan KKTC Devleti, Türkiye Cumhuriyeti’nin büyük destekleri ile ayakta durmakta ve tanınmaya süratle yaklaşmaktadır.