İngiltere’nin, Rumların Kıbrıs Cumhuriyeti’ndeki Yüksek Komiseri Sn. Stephen Lillie “B Planı adanın bölünmesi olur.” demiş. Günaydın Sn. Lillie. Bu ada bölüneli ve iki ayrı devlet çözümü kökleşeli yıllar oldu. Siz başka bir gezegende mi yaşıyorsunuz? Bu gerçeği görmek ve kabul etmek İngiltere için bu kadar zor mu?... Doğrusunu isterseniz, “Kıbrıs Sorunu”nu çok iyi bildiği iddia edilen Garantör Devlet İngiltere’nin Rum politikalarını açık bir biçimde desteklemesi ve Kıbrıslı Türklerin 35 yıllık KKTC Devleti’nin var olduğunu bir türlü kabul etmemesi inanılır gibi değil. Rum Kıbrıs Cumhuriyeti’ne atanan her İngiliz Yüksek Komiseri, aynı hikayeleri dünya kamuoyuna yutturmaya çalışmaktadır. Lillie, ayrıca Kıbrıs adası  için  yalnızca bir A Planı bulunduğunu ve bunun iki kesimli, iki toplumlu federasyon olduğunu sözlerine eklemiş. Lillie, B Planı bulunmadığını da iddia etmiş... İngiltere’nin Kıbrıs Cumhuriyeti’ndeki Yüksek Komiseri aracılığıyla Rum politikalarına tam destek vermesi bizim için büyük hayal kırklığı doğrusu...

İngiliz politikacıları, diplomatları, medyası Kıbrıs adasındaki gerçekleri görmüyor mu sanıyorsunuz? Görüyorlar da peki neden tam anlamıyla Rum politikalarına destek veriyorlar?... İngiltere’de bu adadaki gerçekleri, yani iki ayrı devlet gerçeğini gören ve ancak bu iki ayrı devlet gerçeği üzerine kurulu bir çözümden başka çözümün gerçekleşmeyeceğini gören bilen İngiliz politikacıları yok mu sanıyorsunuz? Var tabii. Ancak onlar da anlaşılmayan bir nedenden dolayı sessizliklerini koruyorlar... Peki, bu Rumları tam anlamıyla destekleyen İngiliz politikası neden halâ İngiliz hükümeti politikası olarak karşımıza çıkıyor?... Bunun  nedenlerini anlatmaya çalışalım.

İngilizlerin “ Kıbrıs politikası” yıllardan beri hep aynı çizgide. “Federasyon çözümü” ortaya atıldıktan bu yana, İngilizler hep “federasyon çözümünü” desteklemiş. Bunun başlıca nedeni, KKTC’nin ve Kıbrıs Türklerinin “federasyon çözümünün” bu ada için hiç de uygun olmayan bir çözüm olduğunu vurgulamamış olması ve iki ayrı devlet çözümünün en uygun çözüm olacağını ısrarla belirtmemiş olmasından kaynaklanmaktadır.  KKTC’nin “federasyon çözümü” müzakerelerine katılmış olması; İngilizlerin, Kıbrıslı Türklerin de “federasyon  çözümü” istediği yönünde bir inanca sürüklendiklerini açıkca göstermektedir. Yani, kısacası İngilizler  “Kıbrıs Sorunu”nda maalesef çok gerilerde kalmış. Ne yazık ki şu meşhur İngiliz diplomasisi sınıfta kalmış... Bilmem fark ettiniz mi, İngilizler  yıllardır bu adada yeni oluşan durumu incelemeye almamışlar ve hep “federasyon” çözümünü desteklemişlerdir.

Şimdi, gerçekler ortada... Bugünkü İngiliz politikası tam anlamıyla Rum politikasının aynı... “Federasyon çözümünü” ısrarla isteyen kim? Tabii ki Rumlar. Peki, bu politikaya tam destek veren kim? İngiltere...  Peki, İngilizleri bu rüyadan uyandırmak için ne yapmalı? Hiç kuşkusuz, KKTC Dışişlerinin, bugünkü gerçekleri, yani iki ayrı devlet gerçeğini İngilizlere anlatması gerekir. Bunu yapmazsanız, İngiltere, ikide bir küflenmiş ve çoktan rafa kaldırılmış politikalarını sürdürmeye devam edeceklerdir... Yoksa, İngiltere’nin “Kıbrıs politikası” aynı şekilde, bir papağanın aynı sözleri tekrarlaması gibi sürüp gidecektir...