Sn. Denktaş, dün mecliste yapmış olduğu yılın ilk konuşmasında, elektrik zammının gündemlerinde olduğunu, maliyet unsurları ve EL-SEN’in ucuzlatılabileceğine yönelik iddialarının inceleneceğini, kurumun bugünkü yapısının devamının maliyeti artırdığını belirtti.
Sn. Maliye Bakanı, KIB-TEK’te Özerkleştirmenin altının doldurulması gerektiğini dile getiren Denktaş, yapının gözden geçirilmesi ve düzeltilmesi gerektiğini, kurumun bütün yapısı ile inceleneceğini ifade etti.
Son dönemlerde Elektrik Kurumu ile ilgili tartışmalar gerek beyanlarla gerekse zamlarla tekrardan günyüzüne çıktı.
Özellikle sessiz ve sedasız bir şekilde organize edilen ve TC-KKTC arasında İmza edilen Deniz altından kablo ile elektrik getirilmesi anlaşması, fizibilite raporlarının veya uzman değerlendirmelerinin netleşmemesine ve konuyla ilgili kişilerin birtakım tedirginlikleri olmasına rağmen imzalandı.
Bu anlaşma da Su Anlaşmasında olduğu gibi çeşitli belirsizlikler içermekte ve bunun giderilmesi adına da hiçbir müzakere yürütülmemektedir.
Bu tartışmalar elbette bilim insanlarının yapacağı nesnel değerlendirmeler ile şekillenmeli ve asla Hükümet ileri adım atmak için acele etmemelidir.
Tüm bu tartışmalar gündemdeyken, KIB-TEK’in Özerkleşmesi adına hazırlanan yasa çalışmasını tekrar hatırlatmakta fayda gördüm. Zira bu yasa çalışması ilgili zamanda Sn. Serdar Denktaş dahil, muhalefet partilerinin imzası ile sunulmuştu.
KIB-TEK, Ülkemizde enerji üretimi, iletimi, dağıtımı ve satış hizmetleri, temelde kamu tüzel kişiliğine haiz ve Bakanlar Kurulu’nun 1974 yıl ve 5580 sayılı kararı ile kurulan ve 1975 yıl ve 6216 sayılı Bakanlar Kurulu Kararında belirtilen esasları ve Fasıl 170 – Elektrik Yasası ile Fasıl 171 Elektrik İnkişaf yasası Kuralları çerçevesinde faaliyet yürüten bir kurum.
KIB-TEK’te bugünkü yasal duruma basit bir göz atalım.
- Fasıl 171 Md. 5 (1) İdare, Bakanlar Kurulunca atanan en çok yedi üyeden oluşur; Bakanlar Kurulu, üyelerden birini Başkan, başka birini de asbaşkan tayin eder
Ancak, üyeler, tam mesai yapmaları gerekecek kişiler de olmayabilir:
(2) Üyeler, Bakanlar Kurulunun kararlaştıracağı koşullara bağlı olarak beş yıldan daha uzun olmayan bir süre için görev yaparlar :
Ancak Bakanlar Kurulu, herhangi bir sebep göstermeden üyelerden herhangi birini her zaman görevinden alabilir.
- Madde 9A. (1) Bakan, İdare ile istişareden sonra, İdareye, vazifelerinin ifası ile ilgili olarak Cumhuriyetin genel menfaatinin gerektirdiği genel mahiyette talimatlar verebilir ve İdare, bu gibi talimatları yerine getirir.
Bugünkü yasal durum, Kurumun kuruluşunu, işlevlerini ve Kurum Yönetim Kurulunun yetki ve görevleri ile Kurumun, Doğal Kaynaklar Bakanlığıyla ilişkilerini ve Bakanlık ile Bakanlar Kurulunun Kuruma ilişkin yetkilerini düzenlemekte ve bağlı Bakanlık ve Bakanlar Kurulunun, Kurum ve Yönetim Kurulu üzerinde tam bir vasi gücü kullanmasına imkan tanımaktadır.
Bugünkü durum, doğal olarak Kurumun, Yönetiminde ve tüm etkinliklerinde, siyasal erkin etkili olması sonucunu doğurmakta ve Bakanlar Kurulu tarafından oluşturulan Yönetim Kurulunun siyasallaşmasına ve siyasal erkin komutasında faaliyet göstermesine yol açmaktadır. Bu da, Kurumun, siyasal kaygılarla hareket etmesine ve Kurumun, dolayısıyla da elektrik Enerjisinden yararlanan tüketicilerin, ülkenin kaynaklarının zarar görmesine neden olmaktadır.
ÖZERK KIB-TEK ne getirir?
Özerk Kurum Nedir? Sorusuna yanıt arayalım önce.
Özerk Kurum, Kendine özgü işleri kendi düzenleyip yöneten kurumdur. Yani siyasal iktidara bağımlı olmayan, yönetsel ve mali bağımsızlığa sahip olan kurumdur.
- Kurumun özerkleşmesi; yönetilmesinde, siyasal erkle bağımlılık içinde bulunmayan, işleyişte demokratiklik, açıklık ve hesap verebilirlik ilkelerine uygunluğu ve sorumlu davranışı esas alan bir yönetim anlayışını egemen kılmak ve tarafsız denetim organlarınca denetlenmelerini olanaklı kılmak, işlevini kamu yararı ekseninde yürütebilmesini sağlamak temel amaçtır.
- Özerklik, KIBTEK’in, bağımsız ve tarafsız bir biçimde, hiçbir organ, makam veya merciden emir ve talimat almadan varlığını sürdürebilmesi; açık, demokratik, bilimsellik ve hesap verilebilirlik esaslarına uygun olarak yürütmesi için önemlidir.
- Tasarıda, Özerk kurulların oluşumunda gözetilmesi gereken ve dünyada (Türkiye dahil) genel kabul görmüş temel ilke ve ölçütlere uygun bir yapılanmaya olanak tanımak amacıyla, Yöntim Kuruluna seçilecek üyeleri belirleme konusunda değişik kurum ve kuruluşlara görev verilmiş ve bu kurum ve kuruluşlar tarafından önerilecek üçer aday arasından Cumhuriyet Meclisi Genel Kurulunca her kurum ve kuruluşu temsilen birer üyenin seçileceği öngörülmüştür.
- Elbette taslakta personelden, çalışma esaslarına, mali özerklikten siyasetle ilişkiye kadar daha bir çok alan düzenlenmiş (ki bugün yok).
- Bugün Kıb-TEK, yönetilmekte olduğu yasanın yetersizliği ve güne cevap verememesi nedeni ile ciddi şekilde eksik yönetilmekte, öngörülebilir bir yönetim ilkesini yansıtamamaktadır.
Ekonomik kalkınmanın ve sosyal gelişmenin ihtiyaç duyduğu elektrik enerjisinin, sürekli, kaliteli, güvenli ve mümkün olan en düşük maliyetle temin edilmesi elbette hayati önemlidir.
EL-SEN’in açıklanan ZAM üzerine yapmış olduğu tavsiyeler ve açıklama gözden kaçırılmamalı ve dikkatle değerlendirilmelidir. KIB-TEK bugün Konut ve ticari kuruluşlardan aylık %95 stabil tahsilat oranına sahip bir kuruluştur.
Ülkedeki en önemli kamu elektrik üretim işletmesi olan KIB-TEK, özerklik, şeffaflık ve hesap verebilirlik temelinde, AB normları ve tavsiyeleri göz önüne alınarak, enerji arz güvenliğini, sürdürülebilirliğini, verimli ve makul fiyatlarla elektrik dağıtılmasını sağlanmalı ve diğer tüm tartışmalar bunun yanında yapılmalıdır.
Sn. Maliye Bakanın ısrarla kurumun yapısnını değiştireceğini söyleyip bunu ne şekilde yapacağını söylememesi de başka altı doldurulması gereken bir konudur.
Not: Bu yazının özü daha önce bu köşede yayınlanmıştır ve son dönemdeki tartışmalar gereği birtakım güncellemelerle bugün tekrar yayınlanmıştır.