Rum Ortodoks Kilisesinin, Komünist AKEL Partisi desteğinde 15 Ocak 1950’de Ada genelinde tüm Kiliselerde 15 gün süreyle gerçekleştirmiş olduğu Enosis Plebisiti sonuçlarına göre oy kullananların %96’sı           Enosis’e  ‘Evet’ oyu vermişlerdi.
1950’li yıllarda yayınlanan Rumca gazeteler, “Plebisitin Yunanistan’la birleşmekle eş anlamlı olduğunu ve bunu , 1906 yılında Girit için uygulanan yönteme  uygun olarak Kıbrıs Rum Temsilcilerinin   Yunan Parlamentosu’na gönderilmesini izleyeceğini yazıyordu.. Kaynak: http://akaum.atilim.edu.tr/pdf/kibristarihivekibrissorunu_1.pdf
15 Ocak 1950Enosis Plebisitinin  ardından 1950’li yıllarda  Kıbrıs’ın  Yunanistan’a ilhakını öngören  Megaliİdea’nın yarattığı sıkıntılı süreçte Dr. Fazıl Küçük, Kıbrıs Türk Halkının  lideri olarak öne çıkan ve Kıbrıs Türk Halkının yok edilmesi için yapılan tüm planlara karşı köy, köy, kasaba, kasaba gezerek  “Ya Taksim Ya Ölüm” Mitinglerinin bir çoğuna konuşmacı olarak katılan Liderimiz Dr. Fazıl Küçük ısrarla “Taksim” tezini savunmuş ; Muhtariyet ve diğer çözüm yollarına kapıları kapatmıştı…
RumOrtodoks Kilisesinin 15 Ocak 1950’de düzenlediği Enosis Plebisitinin  ardından konuyu BM Genel Kuruluna taşıyan Yunanistan 1954 yılında   ‘sözde’ Kıbrıs halkına self-determinasyon hakkı  isteyecek, ancak Anavatanımız Türkiye’nin İngiltere desteğindeki girişimleriyle BM Genel Kurulundan bekledikleri kararın reddi üzerine Enosis sesleri yükselmeye devam ederken  1952’de Atina’da kurulan EOKA tedhiş örgütü; Yunanistan’ın  desteğinde E. General Grivas’ın liderliğinde  1 Nisan 1955’te EOKA tedhiş örgütü Lefkoşa’da bombalarını patlatarak  faaliyete geçiyordu..
1 Nisan 1955’te  EOKA tedhiş örgütü bombalarını patlatarak faaliyete geçerken  önce Kıbrıs Türk Mukavemet Birliği Teşkilatını  kuran  Liderimiz Dr. Fazıl Küçük, Eylül 1955’te de Volkan (Var Olmak Lazımsa Kan Akıtmamak Niye)  teşkilatını kuruyordu.
Yine o günlerde  Liderimiz Dr. Fazıl Küçük de  15 Ağustos 1955’te düzenlediği Kongre sonucunda  Partisinin adını “Kıbrıs Türktür Partisi” olarak değiştiriyordu..
1955’te Türkiye, Yunanistan ve İngiltere Dışişleri Bakanları arasında yapılan üçlü Konferansı izlemek üzere, diğer iki Türk delege ile birlikte Londra’ya giden Liderimiz Dr. Fazıl Küçük, 4 Eylül 1955’te Kıbrıslı Türkler   tarafından düzenlenen ve 5000 kişinin katıldığı Trafalgar Meydanı’ndaki büyük mitingde konuşma  yaptı…
Mitingte yapmış olduğu konuşmada  Anavatanımız Türkiye’den ilham aldığını söyleyen Liderimiz Dr. Fazıl Küçük: “Ey Kıbrıs Türkü!.. En ulvi vazifen , ilim  ocağımızın imdadına koşmaktır. Biliyorum, aşacağımız çok sarp ve çetin maniler vardır.   Fakat unutma ki; bizim neslimiz, aşılmaz zannedilen yollarda yürüyerek gayesine varan bir millettir. Bu dava, memleket davası, gençlik davasıdır. Bizi kurtaracak milli mücadeledir” demiştir.
8 Haziran 1958’de  Kıbrıs’a yönelik olarak İstanbul Beyazıt Meydanı’nda başlayan, “Ya Taksim Ya Ölüm” Mitingine  yaklaşık 300 bin kişi katılırken  Anavatanımız Türkiye geneline yayılan ve  6 Temmuz 1958’e kadar devam eden mitingler büyük bir heyecanı da beraberinde getirecekti..
İstanbul’da Beyazıt Meydanında yer alan mitingte yapmış olduğu konuşmada  “Muhtariyet ve diğer çözüm yollarını kapatan Liderimiz Dr. Fazıl Küçük;  “Ada’da yaşayan her iki  toplumun  birbirlerine düşman olarak baktıklarını ve  artık bir arada yaşamak bir yana birbirlerini  görmek dahi istemediklerini” ifade  ederek  “Ya Taksim , Ya Ölüm”  diyerek sözlerine son vermişti..
12 Haziran 1958 Perşembe günü gerçekleşen  Ankara Mitinginde            de Liderimiz Dr. Fazıl Küçük: “ Kıbrıs davasında  Taksim tezinin  Türk milletinin yapmış olduğu bir fedakarlık olarak algılanması gerektiğini” vurgulayarak ABD’nin de konuyu bu yönde değerlendirmesi gerektiğini ifade ediyordu..
O günde konuşmasının sonunda  Talebe Federasyonu tarafından  Kıbrıslı Türklere verilmek üzere  Federasyonun gönüllü olarak kaydına başladığı “Kıbrıs  Türk Gençlik Ordusu” adına   İstiklal Harbinde  kullanılmış bir gümüş kılıç; Dumlupınar Kocatepe’den, Mustafa Kemal’in “Ordular İlk Hedefiniz Akdeniz’dir İleri” dediği yerden getirilen toprak  ve bir Türk bayrağı  hediye edilmişti..
15 Haziran 1958’de  Adana’da düzenlenen  mitingte  yapmış olduğu konuşmada Liderimiz Dr. Fazıl Küçük; “Taksim”  tezi  üzerindeki ısrarlarını ve Kıbrıs Türk halkının haklılığını  ortaya koyuyordu.
O günde yapmış olduğu konuşması sonrası Liderimiz Dr. Fazıl Küçük’e  Türkiye Milli Talebe  Federasyonunun   kanlarıyla  çizdikleri bir Kıbrıs Haritası   ve Milli Mücadele yıllarından kalma mermi dolu şarşör, esir düşen   Yunan Generali   Trikopis’ten  alınmış olan   tarihi  kılıcı temsilen  takdim ediyordu..
O günde Anavatanımız Türkiye’nin her yanında  “Taksim”  tezinin   Hükümet Politikası  olduğu 1958  yılında Haziran ve Temmuz  aylarında Anavatanımız Türkiye genelinde  düzenlenen  “Ya Taksim Ya Ölüm”   tezine yönelik olarak Türkiye’de  Türk kamuoyunun   desteğinin  alınmasına önayak  olmuştu.. Liderimiz Dr. Fazıl Küçük ve dava arkadaşlarının katıldığı bu mitinglere yaklaşık 3 milyon kişi katılırken  Türk Kamuoyunun  Kıbrıs’a yönelik duyarlılığı en üst noktalara  ulaşmıştı..
Yine  Liderimiz Dr. Fazıl Küçük; 1958’de Kıbrıs Türk halkının milli davasının dünyada benimsenmesini sağlamak amacıyla Halkın Sesi Gazetesini ayrıca   İngilizce  olarak da yayınlanmasını sağladı..
 Her vesileyle Kıbrıs Türk Halkının  milli davasını dile getiren Liderimiz  Dr. Fazıl Küçük; Kıbrıs Türk Halkının milli mücadelesinin Anavatanımız Türkiye’de benimsenmesine ve sahiplenmesine giden yolu açtı…
Liderimiz Dr. Fazıl Küçük, Kıbrıs Türk halkının özgürlük ve varoluş mücadelesi verdiği o zor yıllarda kutsal bir görev üstlenerek Kıbrıs Türk halkına öncülük etmiş, Kıbrıs Türk Toplumunun mücadele tarihiyle özdeşleşmiş ve bütünleşmiştir.
Liderimiz Dr. Fazıl Küçük, Kıbrıs Türk Halkının milli davasının  Anavatanımız Türkiye’de benimsenmesi ve Kıbrıs Türk halkının tezinin dünyaya tanıtılmasında tarihi görüşmeler ve konferanslarda Kıbrıs Türk halkını şerefle temsil etmiştir..
Liderimiz Dr. Fazıl Küçük: “Ey Kıbrıs Türk Halkı; Türkiye Seni Hiçbir Zaman Yad Ellere Bırakmayacaktır. Bu Vatanda, Kendi Bayrağın Altında Ebediyete Kadar Yaşayacağına Emin Ol ve Yarına Ümitle Bak” diyordu..
Atatürk İlke ve Devrimlerine yürekten bağlı olan Liderimiz Dr. Fazıl Küçük ve  Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin Kurucu Cumhurbaşkanı Rauf R. Denktaş ve dava arkadaşları  için o günde  Kıbrıs davası her ne pahasına olursa olsun  Enosis’i önleme davasıydı..  O günde Liderimiz Dr. Fazıl Küçük’ün ve arkadaşlarının Kıbrıs Tutkusu,  Rum Ortodoks Kilisesinin çanlarında haykırılan “Enosis”  çığlıklarına karşı ‘sus’ demekti..
 Kıbrıs Türk Halkı olarak ölümsüz   Liderimiz Dr. Fazıl Küçük’ü, KKTC’nin  Kurucu Cumhurbaşkanı Rauf R. Denktaş’ı ve dava arkadaşlarını bir kez daha minnet  ve şükranla anıyoruz..
Liderimiz Dr. Fazıl Küçük ve  KKTC’nin Kurucu Cumhurbaşkanı Rauf R. Denktaş’ı samimiyetle ve inanarak anıyorsak  , onların verdikleri mücadelelere ve mimarı oldukları  bağımsız   ve egemen devletimiz  Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetine sahip çıkmalıyız.. DEVAM EDECEK..