"Kıbrıs meselesinde 1955'lerden bu yana AHEPA* hep EOKA'yı desteklemiş, direkt ENOSİS isteğinde bulunmadığı günlerde ise Kıbrıs'ın Rum olduğu tezini savunmuştur.1974 Barış Harekatından sonra Türkiye'ye ambargo konmasında AHEPA'nın rolü büyük olmuştur.1976'da Sayın Ecevit'e vaki suikast teşebbüsünün arkasında AHEPA vardır. Ermeni görüntüsü altında Türk diplomatlara vaki saldırının para babası Kilise ile AHEPA'dır". 1980
                                                                   Dr.Fazıl KÜÇÜK
 
Amerika'lı Trump'ın dünyadaki kuyuları taşla doldurmaya devam etmesi nedeniyle ülkesi de güç kaybetmeye devam ediyor. Buna koşut Türkiye'ye karşı yaptırımları öngören çalışmalar da sürdürülüyor. Rusya'nın bölgede güç olmaya başlamasına koşut AB ile Çin'in de sırada olmasından rahatsızlık duyması son derece doğaldır. Afrika'nı en büyük petrol rezervine sahip olan Libya'yı da elinden kaçırmak istemiyor.
Amerika'da George Floyd'un öldürülmesi sonrasında başlayan kölelik, ırkçılık ve sömürgecilikle bağlantılı kişilere ait olan anıt ve heykellerin yıkılmasına ilişkin saldırıların önü arkası kesilmiyor. Beyaz Ev içinde yer alan eski Başkanlardan Andrew Jackson'ın heykelinin de saldırıya uğradığı belirtiliyor. Adı geçen kişinin görevde olduğu sırada çok sayıda yerlinin ölümüne neden olan Kızılderili Tehciri Yasasının mimarı ve çok sayıda kölesi olan bir başkan olarak biliniyor. Buna koşut İngiltere'de köle ticareti yaptığı bilinen Lolston'un yıkılan heykelinin yerine protestoculardan birinin heykelinin dikileceği bildiriliyor.
Ada'nın güneyindeki Rum yönetimi, üzerinde anlaşmaya varılan East Med projesini 50 kişilik parlamentoda oybirliğine yakın oyla (47 kabul 2 çekimser oy) onayladı. Buna karşın AB sürekli olarak her fırsatta Türkiye'ye sondaj faaliyetlerini durdurması için baskı yapmaya devam ediyor. Aslında bu gibi konularda bağışıklık kazandığımızı da kaydetmek gerekiyor.
Kıbrıs Barış Harekâtının 46. Yılına gelene dek çözüm önerilerinin havalarda uçuştuğu dönemleri gerilerde bırakmış oluyoruz. Konuşulmadık hiçbir konusu kalmadığı gerçeğini sıklıkla yineliyoruz. BM aracılığı ile hazırlanan plan ve projelerin bir yerde toplanabilirse geniş bir külliye oluşturacak mekanın büyüklüğünü düşünemiyoruz.
BM Genel Yazmanı Bay Antonio Guterres'in son yaptığı açıklaması ile Sovyetler Birliğinin yöneticisi Bay Mihail Gorbaçov'a özendiğini çağrıştırıyor. Yeni  bir dünya düzeninin kurulması gerektiğini Nelson Mandela'nın doğum günü kutlamaları sırasında söylüyor. Dünya üzerindeki eşitsizliğin her geçen gün yeni boyut kazandığı vurgusunu yaptıktan sonra Güvenlik Konseyi'nin yapısının da değiştirilmesi gerektiğini kaydediyor. Var olan yapı yaptırım gücü olmayan hantal bir yapıya dönüştüğü için daha uzun süre bu şekli ile sürdürülebilir olmadığının altını çiziyor. Gerekçe olarak da bugüne değin alınan kararların uygulanamadığını ve bu nedenle çağrı yaptığını belirtiyor.
Böyle bir yapının sürekli olarak güçlünün yanında olması nedeniyle işlevini yitirdiğini ve yeniden yapılandırılması gerektiğini sıklıkla yinelediğimiz biliniyor. Kurulması düşünülen yapının 5 büyük olarak kendilerini gören ülkelerin sorunların aşılması karşısında daha duyarlı olmaları gerektiği konusunu pek dikkate almadıkları şikayet konusu idi. Buna koşut kurulması düşünülen yeni yapının bugünkü aksaklıkları da aratmamasını diliyoruz.
Kıbrıs Barış Harekâtının 46. Yılında kendi çözüm önerilerimizin neleri içerdiğinin tam olarak bilinmediği yapılan tartışmalardan anlaşılıyor. Görüşme masasına gidilirken tam donanımlı olarak gidilmesi halinde inisiyatifin bizlerde olacağı kaçınılmaz bir gerçektir. Karşı tarafın ortalıklara koyduğu önerilerin peşinden gitmek zorunda kalıyoruz.
46 yıl içinde ülkemiz üniversiteler ülkesi noktasına doğru hızla evriliyor. Bu üniversitelerimizden yetişmiş İnsan insan gücümüzün olduğu yadsınamaz. Bu kaynaktan şu veya bu nedenle yeterince yararlanamadığımız biliniyor. Öncelikle bu noktadan birlikte hareket ederek herkesi de büyük resmin içine alarak çalışmalara başlanması gerektiğinin altını çiziyoruz.
Büyük resmin içinde yer almak konusunda birbirimizin görüşlerine saygı duyarak çalışmalara başlamamız gerekiyor mu ne...
SEVGİ ile kalınız...
*Amerika'da yaşayan Yunan asıllı Amerikalıların kurduğu dernek