Türkiye Cumhuriyeti hükümeti KKTC’de hangi hükümet iş başında olursa olsun her zaman iş birliğine hazır olduğunu her fırsatta ortaya koyan tavırlar sergilemiştir!

Bunu laf ola değil, uygulamalarıyla da her zaman göstermiştir!

Geçtiğimiz gün çiçeği burnundaki Başbakanımız, yeni hükümetin Türkiye ile sorun yaşayacağını düşünenlere mesaj gönderdi ve “boşuna uğraşmayınız” dedi.

Bir anlamda, Türkiye ile sorun yaşanmayacağını, yaşanmasını bekleyenlerin boşuna beklememelerini ifade etti.

Güzel bir yaklaşım ancak, bu vesile ile sayın Erhürman’a bu köşeden ben de naçizane bir mesaj göndermek istiyorum!

Türkiye ile olası sorun yaşanmasını niye beklesinler sayın Başbakan, bunu içinizde, kendi saflarınızda aramalısınız!

Hiç uzağa gitmeye neden yok, Meclis’te on beş gün önce yemin töreninde bir milletvekilinizin yaptığı yeminin ardından “faşizme karşı omuz omuza “ sloganı acaba kime göndermeydi?

Yıllar, yıllar öncesine de gitsek değişen bir şey yok!

Hatırlar mısınız “ne paranı, ne memurunu, ne askerini” ifadelerini kullanan acaba kimlerdi?

Bunları söyleyenler sonradan hangi siyasi yapı içinde milletvekilliğine kadar yükseldi?

İster yazılı, ister görsel, CTP nin yayın organlarında Allah ın her günü Türkiye ye göndermelerde bulunan, zaman, zaman işi hakarete kadar vardıran,

her fırsatta dünyaya Türkiye nin adadaki varlığını şikayette bulunan acaba hangi saflarda kol kola girenlerdir?

Taze bir örnek mi istersiniz, geçtiğimiz gün SİM TV de, Şener Elcil le bir Rum TV nin yaptığı söyleşinin verilişini  gösterebiliriz!

Yandaş sendikaların, sivil toplum örgütlerinin TC Büyükelçilik kapıları önünde hakarete varan sloganlar atmasına ses çıkarmayan, aksine bu hareketler karşısında destekler mahiyette suskun kalan sorarım hangi siyasi yapılardı?

Türkiye Cumhuriyeti Lefkoşa Büyükelçisi sayın Derya Kanbay KKTC de yıllar önce görevli olarak yine aramızda bulunmuş. KKTC’yi iyi tanıyan biri.

Parti rozetlerine bakmadan, yakın geçmişe kadar Türkiye karşıtı yapılan hareketlere sünger çekerek, görmezden gelerek iyi niyetini ortaya koymuş ve “her zaman yardıma hazırız, destekçiniz olacağız” derken Türkiye nin hoş görüsünü  ortaya koymuştur.

Ortaya konan bu iyi niyetin arkasına saklanarak, Türkiye ile var olan hükümetin sorun yaşanacağına inananlara mesaj gönderileceğine, Kıbrıs Türküne her zaman yardım elini uzatan Türkiye ye dil uzatanları, hakarete varan ifadelerde bulunanları, her fırsatta Türkiye’nin adadaki varlığını dünyaya şikayete baş vuranları dizginleyebilirseniz acaba nasıl olur?