Herşey gözlerimizin önünde seyrediyor... İsrail, acımasızca vurduğu Filistinlileri yok etmeye devam ediyor. İsrail bu gücü ve cesareti nereden alıyor? Amerika’dan.
İran’ın İsrail’i vurması ve Başkan Biden’in “Biz İsrail’e gereken desteği vereceğiz” demesi, bana New York’taki ikiz kuleleri hatırlattı.
11 Eylül tarihe “İkiz Kuleler Operasyonu” olarak geçti.
Terörü her zaman lanetliyoruz da bu operasyonun nedenlerini bir türlü sorgulamayız.
Hala daha meçhul olarak kalan veya malum olduğu sanılan bu operasyonun kimler tarafından gerçekleştiğini tüm detayları ile öğrenemedik.
Gerçekten Ortadoğu kökenli teröristler neden bu operasyonu New York’ta gerçekleştirdi?
Başka ülke mi yoktu?
Onlara göre, “yapılanlar unutulmaz” mantığı ile bir operasyondu bana göre.
Bence teröristler ABD’ye unutulmayacak bir ders vermişlerdir. Bunun nedeni de bence, Amerika’nın elinin sürekli olarak Ortadoğu’yu karıştırmasıdır. Bu ve bunun gibi olaylar bir kin tortusunu oluşturdu Arap kökenli teröristlerde. Biz terörü desteklemiyoruz. Sadece nedenlerini soruyoruz bu ve bunun gibi operasyonların nedenlerini. Özellikle Türkiye bütün dünyada terörün kökünü kurutmak için canlaa başla çalışıyor da, maalesef bu konuda ikili oynayan ülkeler Türkiye’yi yalnız bırakıyor.
11 Eylül günü telefonda sohbet ederken, o arkadaşım bana şöyle demişti:
“Televizyonunu aç da gör, teröristler Amerika’ya ne yaptılar.”
Olayı o arkadaşımın uyarısı üzerine haber öncesi verilen ara habeden öğrenmiştim. O sahneleri ve eylemi görünce adeta damarlarımdaki kanım donmuştu.
İnsanlar o ikiz kulelerde mahzur kalınca, nasıl da kendilerini boşluğa atmışlardı, bir çöp gibi.
Uçaklar nasıl da intihar saldırılarını gerçekleştirdiler...
Herhalde o pilotlar intihar saldırısını gerçekleştiren teröristlerdi.
Neticede bir demir veya çelik yığını halinde zemine çakılan o muhteşem binada kalan insanlar da yok olmuşlardı.
ABD, hala daha ateşle oyunuyor. Hani derler ya, “Araplarda deve inadı vardır” diye. Yani geçmişte ve şimdi kendilerine yapılan ve yapılanmakta olan kötülükleri asla unutmazlar. Amerika açık açık İsrail’e destek veriyor. O destekle hayatı biten Filistinlilerin de bir kinleri olsa gerek.
Ölümse, ölüm... Yaralıysa yaralı... Yok olmaksa, yok olmak. Lakin bir gün güneşin kendileri için de doğacağını umut eder ezilen insanlar. O ezilmişlik, daha da olaylara gebe bırakıyor insanları.
Filistinlileri yok etme pahasına İsrail’e açık destek veren ABD’nin, bir gün ola beyaz sarayda da bir saldırıya uğrayacağını tahmin etmek ve fikir yürütmek mümkün. Bu bir düşünce ve olasılıktır. Bu olasılığı insan kafasından şöyle geçiriyor.
Demek ABD hala daha aklını başına almadı. Hala daha ezenin yanında duruyor.
İnanın kafam hala karışık. Hangi terör örgütünün kime hizmet ettiğini bilmiyorum. Bilmek de istemiyorum. İster Amerika, ister Araplar, isterse Türkiye veya Fransa olsun, kesinlikle hiçbirinin teröre hedef olmalarını istemiyor ve tasvip etmiyorum.
Lakin bütün masum insanların haksız yere öldürülmelerini de affedemiyorum.
Bence bu olayın revanşını uzun vadede düşünmek lazım. Arap dünyası bu ezilmişliğe lakayt kalacak mı? Bence kalmayacak. Terörün başı eziliyor deriz de maalesef terörürn başı ezilmiyor.
Esas olan nedir?
Masum insanların ezilmesine ve yok olmasına onay verenler. Yarın neler olacağını bilemeyiz.
Yarın nükleer silahlar patlarsa bütün dünya tehlikeye girer. Bu gerçeği kimse kafasından çıkarmasın. Özellikle Amerika.