“Referans Şartları” nedir? KKTC ve Rum Kıbrıs Cumhuriyeti’nin çözüm için öne sürecekleri şartlarda anlaşma olasılığının zeminidir “referans şartları”... Yani iki tarafın da çözüm için öne sürecekleri şartlarda bir anlaşma zemininin yaratılması, bu zeminin kabulü ve “müzakerelerin” tekrar başlamasına yol açacak bir durumdan söz edilmekte... BM Genel Sekreteri Gutterres’in Kıbrıs Özel Temsilcisi Sn. Lute’un iki liderle görüşmesinin nedeni bu. Kısacası, bu yola başvurarak iki tarafın “müzakerelerin” tekrar başlamasına yönelik ortaya koyacakları şartların, yine iki taraf tarafından kabul edilmesi... BM diplomasisinin bu yeni oyununda başrol BM Genel-Sekreteri’nin Özel Temsilcisi Sn. Lute’a verilmiş. Bu hanım da ısrarla iki liderle 6-7 defa görüşüp “referans şartlarında” uzlaşı sağlamaya çalışmış...
Rumların defalarca “tek devlet”, “tek uluslararası kimlik”, “yabancı askerlerin adadan çekilmesi” (yani garantörlüğün ortadan kalkması) ve daha neler neleri ısrarla öne sürmeleri, ve KKTC Devleti ve halkını nerelere sürüklemek istedikleri açıkca ortada. Bu sütunlarda defalarca belirtmiş olduğumuz gibi, Rumların birinci ve en önemli hedefi 36 yıllık bağımsız, egemen KKTC Devletini ortadan kaldırmaktır. Rumlar bu hedefe ulaşmak için herşeyi (hemen, hemen herşeyi) yapar.
Durum bu kadar açık ve net ortadayken, Lute’un “referans şartları” oyunu ile sahne alması çok doğal. Doğal çünkü BM’nin yapısında “çözüm olsun da nasıl isterse olsun. Yeter ki çözümün altına BM’nin imzasını koyalım.” kavramı var. Bu BM’nin değişmeyen politikası... Anlaşma zemininde KKTC bağımsız, egemen devleti yoksa, bu son BM girişiminin sonuçsuz kalacağı gün gibi aşikar... Geçen haftaki yazımızda Kosova’nın nasıl tanındığından söz etmiş ve KKTC’nin de BM’ye takılmadan tanınma yoluna girmesinin en doğru yol olacağını vurgulamıştık...
Tekrar ediyorum: BM diyor ki “BM bir devlet veya hükümet değildir. BM’nin bir devlet veya hükümeti tanıma yetkisi yoktur.” Yani tanınma için BM üyeliği şart değildir. BM bir devletin başka devletler tarafından tanınmasına karışmaz. Bu durumda KKTC’nin acilen “federasyon çözümü” kısır döngüsünden kurtulması gerekir. KKTC’nin “federasyon” çözümünden başka alternatifi yokmuş gibi davranmaktan hemen, şimdi vazgeçmesi gerekir. KKTC’nin “federasyon” çözümünü ister, destekler imajından acilen kurtulması gerekir. KKTC’nin BM’nin referans şartları, şu önerisi, bu önerisinden kurtulup tanınmaya odaklanması gerekir. Hatta, BM diplomatik yollarla devre dışı bırakılıp, KKTC’nin ayrı bir devlet olarak tanınma yoluna girmesi şarttır. Rumların BM ve AB destekli oyunlarına bir son vermek gerekir. Sonunda, KKTC Devleti, 36 yıllık bağımsız, egemen bir devlet olarak egemenlik haklarını kullanarak tanınma yoluna girecektir.
