Başkalarından üstün olmanız önemli değil, asıl önemli olan dünkü halinizden üstün olmaktır” Hz. Mevlana

Adı ve logosunda olduğu gibi “Haberde ÖNDER” olan ÖNDER Gazetesi’nin 1000. sayısı okuyucuları ile buluştu. 19 yılı bitmiş, 20. yıla girmiş ve yayın hayatına başladığı günden 1000. sayısına kadar haberde önder olmuş, Anadolu Medyası’nın parlayan yıldızı olmuş Önder Gazetesi övgüyü ve alkışı hak ediyor.

20 yıl Anadolu Basını’nda önder olmak kolay olmasa gerek. Peki, bu başarı nasıl gelmiştir?

İşte cevaplarımız;

Yaşadığımız hayatta birçok kişiye ders olması gereken Hz. Mevlana’nın Başkalarından üstün olmanız önemli değil, asıl önemli olan dünkü halinizden üstün olmaktır” sözünde olduğu gibi, Önder Gazetesi her zaman dünkü, sayısından, halinden üstün olmaya çalışmış ve bunu da başarmıştır.

Günümüz yazılı ve görsel medyasının da ders alması gereken Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün “İyi bilmek lazımdır ki, gazeteler mektep (okul) kitapları değildir. İlk  zamanlarda bir kazanç işinden başka bir şey olmayan gazetecilik içtimai bir müessese haline gelmektedir. Bundan başka halkın fikri ve siyasi terbiyesi de bir teminattır. Halk, gazeteleri okuma ve onları birbirleri ile kontrol etmeye ve gazetecilik yalanlarına inanmamaya alışacaktır. Her zaman dünyanın yarısını ve bir zaman dünyanın hepsini aldatmak mümkündür. Fakat bütün dünyayı her zaman aldatmak mümkün değildir. Tecrübe göstermiştir ki, her şeyi söylemekten insanları men etmek (yasaklamak) asla mümkün değildir” sözünde belirttiği gibi ÖNDER, ilk sayısından başlayarak yalan haberlere yer vermemiş, okuyucularını aldatmamış, okuyucusuna vermesi gereken haberleri doğru olarak saklamadan vermiş ve okuyucusu tarafından tercih edilen bir gazete olmuştur.

Kıbrıs Türk’ünün Özgürlük ve Mücadele Lideri rahmet ve saygıyla andığımız Dr. Fazıl Küçük’ün 1975 yılında söylemiş olduğu “İktidarda bulunanlar hiçbir hatanın, hiçbir usulsüzlüğün, aksaklığın yazılmasını ve gazete sütunlarına geçmesini istemiyorlar. Onlar, her şeyin sütliman ve tozpembe gösterilmesini arzu ediyorlar. Peki, eğer işler böyle değilse, doğruyu söylemek neden suç olsun? Ortalık tozpembe değil ise, biz ortalığı böyle gösterecek kudrete sahip hokkabaz (sihirbaz) mıyız? Hokkabaz olmadığımıza göre biz, gerçekleri yazmaya devam edeceğiz. Vicdanımız bunu emrediyor“ sözünde olduğu gibi ÖNDER, her zaman olayları ve yaşananları haber yaparken gerçekleri doğru olarak yayınlamış, hiçbir zaman olmayanı oldu göstermemiştir. Yani sihirbazlık yapmamıştır. 

Konfiçyus’un “Sözcükler yanlış olursa cümleler; cümleler yanlış olursa kavramlar bozuk olur. Kavramlar bozuk olunca halk anlaşamaz, halk anlaşamazsa dirlik bozulur” sözünde olduğu gibi ÖNDER, haberlerinde ve makalelerinde sözcükleri ve cümleleri doğru kullanan, kavramları anlaşılır yapan bir anlayışa sahip çıkan ve uygulayan bir gazete olmuştur. Kıbrıs Türk’ü ile ilgili olan Kıbrıs haberlerini verirken Türkiye’deki AB yandaşı medya mensupları gibi hiç bir zaman “Kuzey Kıbrıs” dememiş, yazmamış, orada bir devletin varlığını unutmadan her zaman Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti diye söylemiş ve yazmıştır.  Kıbrıs Türk’ü olan bizleri de her zaman onurlandırmış ve Kıbrıs Türk’ünün övgüsünü kazanmıştır.

Gandhi’nin “Düşünceye gem vurmak, zihne gem vurmak gibidir. Bu ise rüzgarı zapt etmekten de zordur” sözünde olduğu gibi ÖNDER, hiçbir zaman düşünceye gem vurmamış ve vatan hainliği dışında her düşünceye yer vermiştir.

Türk Tiyatrosu’nun Shakspear’i rahmet ve saygıyla andığım eniştem Orhan Asena’nın “Sanatın özü ve sözü her şeyden önce aklı harekete getirmeyi amaçlar” sözünde olduğu gibi ÖNDER, kültür, sanat haberlerine görsel ve yazılı olarak önem veren bir anlayışa sahip olmuş, okuyucusunun aklını harekete getirmiştir. Özellikle Türk Dünyası kültürleri arasında köprü olmuştur.

Nuray Bastoschek’in “Bir insanı ahlaken eğitmeden, yalnızca zihnen eğitmek topluma bir bela kazandırmaktır” sözünde olduğu gibi ÖNDER, eğitime, ahlak kurallarına uyarak ahlaklı ve eğitimli bireylerin yetişmesine önderlik yapan bir gazete olmuştur.

Basın ve medya önem verdiğim konular arasında olduğu için bu konularla ilgili arşivime aldığım çok belge ve notlar vardır. Bu notlar içinden Sayın Hasan Bölük’ün imtiyaz sahibi olduğu Yenises Dergisi’nin 20. yıl anısına derginin Ocak-2015 229. sayısında çıkan yazısından aynen katıldığım düşüncelerini okuduğunuzda, Önder Gazetesi’nin başarısının Sayın Hasan Bölük’ün anlayışından kaynaklandığını da görmüş oluyorsunuz.

Hasan Bölük neler söylemiş? Önemli başlıklarla okuyalım, ne dersiniz!

-Basın mesleğini severseniz başarılı olursunuz.

-Cenab-ı Allah beni yeniden dünyaya getirse ve hangi mesleği edinmek istediğim sorulsa; yine gazetecilik mesleğini seçerim.

-İnsanoğlu, öğrendiklerini paylaşmaya önem veriyorsa ve bundan keyif alıyorsa, gazetecilik bu kimse için artık bir meslek halini almış demektir.

-Taşıyıcıdan çok, malumat (bilgi) önemlidir.

-Gazetecilik toplumsal sorumluluk ve etik kurallarından sapılmamasını gerektirdiği için yüce meslekler arasında yer alır.

-Gazetecilik, yapılan meslek olmakla birlikte esasında yaşanan bir meslektir. Gerçek gazetecilik, sizden özveri, etik kurallarına bağlılık ve kendi kişiliğinize bağlılık ve kendi kişiliğinize saygı göstermenizi ister. Özetle gazetecilik biraz ruhu besleyen bir şeydir.

-Gazetecilik bir anlama gayreti ve dikkat etme mesleğidir. Herkes kendi düşündüğünü duymak ister. Asıl olan benim baktığım pencereden değil, başka pencerelerden bakan birisinin anlattığını anlamaktır. Gazeteci, çevreyi devamlı gözlemleyen, analiz eden ve bundan sonra neler olacağına kafa yoran kişidir.

-Gazetecilik bir yönü ile cesaret işidir. Araştıracaksın, bulacaksın, bulduğunu yazacaksın, yazdığının da arkasında duracaksın. Okumadan veya az okuyarak layıkı ile gazetecilik yapmak mümkün değildir. Gazetecilik aynı zamanda bir dürüstlük mesleğidir. Çünkü “Basın milletin müşterek sesidir” Bu sesi kirletmemek gerekir. İşte Önder Gazetesi’nin başarı manifestosu.

Bizde diyoruz ki, “Nice 1000 sayılara Önder Gazetesi, milletin müşterek sesini kirletmeden özgürce, doğru yazmaya, halkı ahlaken, kültür ve sanat eğitimi ile bilgilendirmeye, Türk Dünya’sı ile köprüler kurmaya devam et. Yolun açık olsun”

O.Wilde’nin “Dostun üzüntüsüne acı duyabilirsin bu kolaydır; ama dostun başarısına sevinebilmek sağlam bir karakter gerektirir” sözünde olduğu gibi Türk basınında ödün vermeden başarılarına devam eden, dost Sayın Hasan Bölük ve Önder Gazetesi’nin tüm çalışanlarına ve okuyucularına övgü ve teşekkürlerimi iletiyorum.

İyi ki varsın ÖNDER.