“Türkiye Cumhuriyeti artık bize konuşmaktan vazgeçmeli ve bizimle konuşmalı. Gerçek anlamda ilişki kurulmalı. Bizim için de, artık T.C’ye konuşmaktan vazgeçilmeli, T.C ile konuşmalıyız. Bizim için T.C ile yaşadığımız sorun bu.” Tufan Erhürman Şubat 2020

                 Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin, Cumhurbaşkanlığı seçimi 26 Nisan 2020 tarihinde yapılacaktır. Seçimler öncesi, her seçimde, doğru tahminler yapan Gezici Araştırma Şirketi de 8-9-10 Şubat 2020 tarihlerinde yaptığı anket sonuçlarını açıklayarak, bizlere değerlendirme fırsatı vermiştir.

                  KKTC halkının, sosyal, ekonomik, politik konular üzerine ne düşündüğünün ve Cumhurbaşkanı adayları arasında kimi tercih ettiklerinin anket sonuçları şöyledir; Birinci tur seçimlerde, Ersin Tatar %35.2,Mustafa Akıncı %29.3, Tufan Erhürman %17.4, Kudret Özersay %10.1, Erhan Arıklı %6.0, Sibel Siber %2.0 almaktadır. İkinci tur seçimlere, Sn. Ersin Tatar ile Sn. Mustafa Akıncı kalmaktadır. Bu seçimde, Ersin Tatar %47.7 kararsızların dağıtımı ile %53.10, Mustafa Akıncı %42.2 kararsızların dağıtımı ile %46.9 almaktadır. Buna göre de Sn. Ersin Tatar, Cumhurbaşkanı seçilmektedir. Diğer anket sorularına göre; Türkiye’nin Garantörlüğü üzerine ne düşünüyorsunuz? %80 aynen devam etmeli, %3 iptal edilmeli, %9.8 kararsız, AB ve BM’nin garantörlüğü %6.4, Kıbrıs’ta Türk ve Rum tarafları arasında bir anlaşma olacağına inanıyor musunuz? İnanmıyorum %78.7, inanıyorum %18, fikrim yok %3.3,Türkiye’ye yönelik eleştirel ve olumlu söylem üzeri bir seçim propagandası izlemesini nasıl buluyorsunuz? Doğru buluyorum %26.1, doğru bulmuyorum %73.9, Garantör ülke olan İngiltere’nin AB’den ayrılmasından sonra AB’nin, Kıbrıs üzerinde ki etkisini nasıl değerlendiriyorsunuz? Olumlu buluyorum %18.9, olumsuz buluyorum %38.0, bir fikrim yok %43.1, KKTC Hükümetinin Maraş’ın, açılması yönünde aldığı karar hakkında ki düşünceleriniz nelerdir? Maraş açılmalı %84.4, açılmamalı Rum’lara iade edilmeli %3.4, olduğu gibi kalmalı %12.2, Seçilecek Cumhurbaşkanından neler bekleniyor? Ülke sorunlarına sahip çıkması %77.9, ekonomiden iyi anlaması %48.1, Kıbrıs Türk Kültürü’nün korunmasına önem verilmesi %27.8, Türkiye ile iyi ilişkiler kurulması %61.6, siyasi partilere karşı eşit mesafede durması %10.3, Rum tarafı ile iyi ilişkiler kurması %7.3, AB ile iyi ilişkiler kurması %12.6, hükümet ile uyumlu olması %16.8 sonucu çıkmıştır.

                 KKTC için, seçimlerin ve seçilecek Cumhurbaşkanı’nın hayırlı olmasını dilerim. Seçimlere çok adayın girmesinin oyları böleceğini de belirtmek isterim. Anayasal hakkı olan herkesin, Cumhurbaşkanlığına aday olması doğal bir şeydir. Ancak, KKTC’de çok önemli sorunlar varken seçilecek olanın en az %65 oy alması gerektiğine inanıyorum. Bunun içindir ki Ulusal bir konsey kurulup, ulusal bir politika üzerine adaylar çıkmalıdır diyorum. Bölünen oylar,seçimde istenmeyen sonuçlar doğurabilir ve beklenmedik aday seçilebilir. Bu bağlam da seçmenlere de Montaigne’nin söylemiş olduğu “ Aslında insanlar seni hayal kırıklığına uğratmıyor. Sadece sen, yanlış insanlar üzerinden hayaller kuruyorsun” sözünü hatırlatmak isterim.

                 Yapılan anketin sonucunda yeterli oy oranı gözükmeyen, bana göre vizyon sahibi iki Cumhurbaşkanı adayının önemli konularda yaptığı açıklamalara aynen katıldığımı belirterek, diğer adayların da bu yönde düşünmelerini ve politikalar üretmelerini arzu ederim.Bu adaylardan birincisi CTP Genel Başkanı sn. Tufan Erhürman.Federasyon isteği hariç KKTC Genç Tv. de yayınlanan “Bu güne Dair” programında yapımcı sn. Nazar Erişkin’in sorularına karşı yaptığı  açıklamalarına aynen katıldığımı da ifade etmek isterim.Sn. Erhürman “ T.C, artık bize konuşmaktan vazgeçmeli ve bizimle konuşmalı. Gerçek anlamda ilişki kurulmalı. Bizim içinde, artık T.C’ye konuşmaktan vazgeçilmeli, T.C ile konuşmalıyız. Bizim T.C ile yaşadığımız sorun bu. Biz birbirimiz ile konuşuyor muyuz? Biz birbirimiz ile konuşamaz bir noktaya mı geldik? Eğer böyle ise çok tehlikeli. Böyle bir noktaya geldiğimiz kanaatinde değilim. T.C  ile ilişki yeniden doğru zeminde tesis edilmelidir. Kıbrıs Türk toplumunun içinde bulunduğu koşullardan dolayı hiçbir tarafla iyi ilişki kurmama gibi bir lüksü yoktur. Biz çözüme ulaşmak için çalışıyoruz. Kalıcı barış ve istikrar bu bölgede olsun diye çalışıyoruz. Kıbrıs Türk halkı kendi ayakları üzerinde dursun, özne olsun, kendi kimliğini, kültürünü, varlığını geleceğe taşısın diye uğraşıyoruz. Bu yönde de Cumhurbaşkanlığından dışarı da iyi bir diplomasi bekliyoruz. Maraş kapsamlı çözümün parçasıdır. Çözüme henüz ulaşamadığımız koşullarda, kendi halkımızı uluslararası toplumla ve uluslararası hukukla buluşturmak istiyoruz. Maraş’tan bir ekonomik fayda elde edilecekse, bunun uluslararası hukuk içinde bir formülle gerçekleşmesi gerekiyor.Kıbrıs Rum lideri Anastasiadis’in, Maraş konusunda komite kurulması önerisinin içine, Lefkoşa Uluslararası Hava alanının, hidro karbon konusunun da girmesi gerekmektedir. Ben de bu söylediklerine aynen katılıyorum. Özellikle Türkiye ile ilişkiler üzerine söyledikleri çok doğrudur. İki taraf, tek taraflı davranmamalı meselelerini, konuşarak halletmelidir. Türkiye’nin, KKTC’nin, stratejik ve güvenlik konuları dışındaki politikalarına( eğitim v.s) tek taraflı müdahil olmaması ve dayatmaması gerekmektedir.

                   Vizyonu olan, ikinci Cumhurbaşkanı adayı ise KKTC Halkın Partisi Genel Başkanı, Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı olan ve seçimlere bağımsız aday olarak katılacak sn. Kudret Özersay, federasyon dışında artık yeni çözüm önerilerinin tartışılması zamanının geldiğini savunmakta olup KKTC ile ilgili görüşlerini sıklıkla açıklayan bir siyasetçidir.Sn. Özersay, Birleşik Krallığın( İngiltere), AB’den çıkışıyla birlikte KKTC için doğrudan ticaret imkanının yeniden doğacağını dile getirmiş ve Cumhurbaşkanı seçilmesi durumunda, bu konuda insiyatif üstleneceğini söylemiştir.Avrupalı Türk Markalar Birlik Başkan Yardımcısı Vehbi Keleş aynı konuda yaptığı açıklamada “ Yeni durum İngiltere içinde yeni düzenlemeler getireceğinden Türkiye ve KKTC hükümetleri zaman kaybetmeden Kuzey Kıbrıs’ta dış ticareti ve direkt uçak seferleri konusunu gündeme getirerek yeniden müzakerelere başlamalıdır” diyerek sn. Özersay’ı desteklemiş olmuştur. İngiliz Yüksek Komiseri Lillie’nin söylemiş olduğu” Doğru çözüm, Kıbrıslı Türk’lerin izole edilmesiyle olamaz” sözünün de diplomaside kullanabileceğini düşünmekteyim. Ayrıca İngiltere’nin AB’den ayrılması ve Kıbrıs ile tarihsel bağı nedeniyle Kıbrıs Türk’leri lehine politikalar üretebileceği de göz önünde bulundurulmalıdır.

                     Diğer adaylarında şimdiden politikalarını açıklamaları gerekmektedir ki seçmen bilinçli olarak tercihini yaparak oyunu kullansın.

                      Mutlu, sağlıklı, bilgili ve uyanık olalım.