Zamana güven, her şey unutulur, şu anda aklı başında davranmak, sonradan aklı başına gelmekten iyidir.
Dostoyevski
Zamana güven, her şey unutulur, şu anda aklı başında davranmak, sonradan aklı başına gelmekten iyidir.
Dostoyevski
İnsanlık ayıbı ve utancı olan, çağımızda ülkeleri cezalandırmak için uygulanan izolasyonlardan, konan ambargolardan en çok zarar gören tartışmasız Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetidir. Bu utancın ortadan kaldırılması için çok uğraşıldığını ve çağrılar yapıldığını biliyoruz. Bu uygulamalar insanları açlıkla terbiye etmek yanlışlığı ile eşdeğerdir.
Dünya ülkelerinin, Dostoyevskinin “Zamana güven, her şey unutulur, şu anda aklı başında davranmak, sonradan aklı başına gelmekten iyidir” sözünde olduğu gibi aklı başında davranarak önceki kararlarını ortadan kaldırarak insanlık utancını zamana güvenerek unutturmaları gerekmektedir. Dünya ülkeleri bir taraftan soykırımdan, insanların çektiği zulümlerden yakınmakta, diğer tarafta ülkelere özellikle KKTC ‘ye izolasyonları uygulayarak ekonomik soykırım yapmaktadırlar. Burada Ahmet Göksanın söylemiş olduğu sözü de hatırlamamız gerekiyor. “Soykırım sadece silahla olmaz” bu yanlıştan dönülmelidir.
Bizler yıllardır bu izolasyonların kaldırılması için elimizden geldiğince uğraşıyoruz. Özellikle ambargoların kırılması için kültür, sanat, etkinlikleri yaparak kendimizce katkı koymaya çalışıyoruz. Uluslararası kültür sanat etkinliklerine katılan dış ülke sanatçılarını elçiliklerimizde konsolosluklarımızda ağırlayarak bu ambargoları bir çeşit kırmış oluyoruz. Dış ülkelerdeki konsolosluklar, elçilikler o ülkenin toprağı sayılmaktadır. Onun içindir ki KKTCyi tanımayan ülkelerin sanatçıları KKTC toprağına gelmiş oluyorlar. Ülkelerine döndükleri zaman KKTCden bahsediyorlar. Bu da lobiciliğin ambargoların kalkması için çok önemli olduğunu kanıtlıyor. Kültür sanat etkinliklerinde siyasetin olmaması gerektiğini düşünenlerden olarak sanatın evrensel olduğunu da savunuyoruz.
Uluslararası toplumun koyduğu ambargolar, kırmızı çizgiler kültür, sanat ve spor ile ortadan kalkacaktır. Siyasetin yapamadığını bu alandakiler başaracaktır. Ve öylede olmaktadır.
Son zamanlarda sanat ve spor alanındaki ilişkilerde ambargoların kırıldığını görmekteyiz. Ambargonun yayın yoluyla kırılması da 1999 yılında olmuştur. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti şairlerinden Ayşe Tural, Ayşen Dağlı , Mehmet Kansu, Neriman Cahit, Şirin Zaferyıldızının şiirlerini Dr. Şaban M.Kalkan ve İvan Doynov Bulgar diline çevirmiştir. Bu şiirleri siyasi çevrelerin göstermiş olduğu tepkilere rağmen İvan Doynov, Razgartta yayınlanan ‘Ekip7 adlı günlük siyasi gazetenin “Svetlik(Aydınlık)” köşesinde takdim ederek dünyada KKTC diye bir ülkenin var olduğunu Bulgar kamuoyunun bilgisine cesaretle sunmuştur. Bu hizmetlerinden dolayı kendilerini saygı ve sevgi ile anıyoruz.
Türkiyede G-20 zirvesi toplandı. Birinci Gündem ekonomi olması gerekirken Paristeki terör birinci gündem oldu. Tüm insanlığa yapılmış olan her ne şekilde olursa olsun kimin tarafından yapılırsa yapılsın terörü lanetliyor , dünyanın bir an önce barışa kavuşmasını diliyorum. Ayrıca G-20 zirvesinde KKTC ‘ye ve ambargo uygulanan ülkelerdeki izolasyonların kalkması gerektiğine dair kararların da çıkmasını beklediğimi de ifade etmek istiyorum. Büyük ülkelerin menfaatlerinin bu beklentimin gerçekleşmesini engellediğini de biliyorum.
Barış demiş iken İvan Doynovun ‘Barış için S.O.S şiirini sizlere aktararak onun 1999 yılında yaptığının karşılığını vermiş olarak teşekkür etmek istiyorum. (Bu şiir 1998 de yazılmıştır. Dr.Şaban M.Kalkan tarafından Türkçeye çevrilmiştir.)
Barış İçin S.O.S
Bütün suskunluklarım için s.o.s
Hayallerimin gerçekleşmesi için s.o.s
Eski ve kanayan yaralarım için s.o.s
Ve aydın yarınlarım için s.o.s
Yaşam kayığım, savaş girdabının
Dalgaları üzerinde sallanıyor
Haykırmak istiyorum, bu dipsiz
Ve enkazdan farksız olan dünyada.
Rüyalarıma giren küçük ateşböceği
Bana acıyor ve benimle vedalaşıyor.
Düşen yeşil bir yaprağın gölgesinde
Umudumu taşıyan kayığım parçalanıyor.
İvan Doynovun şiirlerini Bulgar diline çevirerek yayınladığı şairlerimizden, benim için de çok değerli olan şairlerimizden Ayşe Turalın ‘Yüreğin Çağırdı Beni şiir kitabından savaş ile ilgili çok beğendiğimi sizlere aktarıyorum. İyi ki varsın şairlerin kraliçesi değerli öğretmen Ayşe Tural
Savaş
Bir bilgeye sordum
‘Savaş ne zaman suyunu çekecek ? diye
Barışın eteği
Ne zaman kirlenmezse
ÇAMURDAN
O zaman, dedi…
Bir an önce barışın eteğinin çamurdan kirlenmemesini sağlayarak insanlık adına savaşlara son verelim. Hep birlikte el ele terörü ortadan kaldıralım. Aydınlık, birlik ve barış içinde yaşamayı öğrenelim. Kendi menfaatlerimiz için başkalarını acı içinde bırakmayalım. Gazi Mustafa Kemal Atatürkün dediği gibi “Yurtta barış, dünyada barış” olmazsa olmazımız olsun.
Mutlu, sağlıklı ve uyanık olalım.