Türkiye Cumhuriyetinde son 20 yıl içerisinde gerçekleştirilen seçimlere kısaca bir göz atarak günümüze gelip yaklaşık 40 gün sonra 1 kasım 2015 tarihinde gerçekleşecek parlemento genel seçimlerinin bugün...

Türkiye Cumhuriyetinde son 20 yıl içerisinde gerçekleştirilen seçimlere kısaca bir göz atarak günümüze gelip yaklaşık 40 gün sonra 1 kasım 2015 tarihinde gerçekleşecek parlemento genel seçimlerinin bugün itibari ile olası secim sonuçlarını değerlendirelim.

  • 24 Aralık 1995 - Toplam: 550 sandalye
  1. RP: 158 sandalye, %21,4
  2. DYP: 135 sandalye, %19,7
  3. ANAP: 132 sandalye, %19,2
  4. DSP: 76 sandalye, %14,6
  5. CHP: 49 sandalye, %10,7
  • 18 Nisan 1999 - Toplam: 550 sandalye
  1. DSP: 136 sandalye, %22,2
  2. MHP: 129 sandalye, %18
  3. FP: 111 sandalye, %15,4
  4. ANAP: 86 sandalye, %13,2
  5. DYP: 85 sandalye, %12
  6. Bağımsızlar: 3 vekil, %0,9
  • 3 Kasım 2002 - Toplam: 550 sandalye
  1. AKP: 365 sandalye, %34,3
  2. CHP: 177 sandalye, %19,4
  3. Bağımsızlar: 8 sandalye, %1
  • 22 Temmuz 2007 - Toplam: 550 sandalye
  1. AKP: 341 sandalye, %46,7
  2. CHP: 112 sandalye, %20,9
  3. MHP: 71 sandalye, %14,3
  4. Bağımsızlar: 26 sandalye, %5,2
  • 12 Haziran 2011 - Toplam: 550 sandalye
  1. AKP: 327 sandalye, %49,8
  2. CHP: 135 sandalye, %26
  3. MHP: 53 sandalye, %13
  4. Bağımsızlar: 35 sandalye, %6,6
  • 7 Haziran 2015 - Toplam: 550 sandalye
  1. Adalet ve Kalkınma Partisi: 258 sandalye, %40,9
  2. Cumhuriyet Halk Partisi: 132 sandalye, %25,0
  3. Milliyetçi Hareket Partisi: 80 sandalye, %16,3
  4. Halkların Demokratik Partisi: 80 sandalye, %13,1

Değerli okurlarım yukarıda son 20 yıllık Türkiye Cumhuriyetinde gerçekleştirilen 6 genel seçimlerinin oranlarını bir kez daha hatırlatmak istedim. Özellikle Türkiye Cumhuriyeti son 15 yıllık süreç içerisinde yapılan özelleştirmelerin sağlamış olduğu geçici iyileştirmeler sonucunda kısmi olarak refah sağlanmış ancak bu sağlanan refah tabana, tüm yurttaşlara eşit dağıtıldığını söylemek imkansızdır. Sağlıkta özellikle aile hekimliği ve hastane seçme hakkı tanınması ile e-devlet anlayışına geçilerek yurttaşların çok evrak ile uğraşmasının önüne geçilmiştir. Bunların dışında elle tutulacak çok bir şeyin yapıldığını söyleyemeyiz. Özelleştirilecek bir devlet kurumu veya kamu malı kalmayınca ekonomik göstergeler hızla inişe geçmiş, pahalılık almış başını gitmektedir. Ulaşım, iletişim ve gıda ürünlerinin fiyatlarının alabildiğince artması orta direk dediğimiz çok geniş insan yelpazesini olumsuz bir şekilde etkilemiş ve etkilemeye devam etmektedir.

Dış kışkırtmaların tetiklediği içteki yumuşak karınlarımıza basarak ulus olma bilincimizi yok etmeye çalışarak kardeşi kardeşe düşürme çabaları maalesef üzücü bir hal almış durumdadır. Hele de büyük orta doğu (B.O.P.) projesinin coğrafyamızda nüfuz bulabilmesi için küresel emperyalizmin asıl uygulayıcısı durumunda olan Siyonist İsrail tehlikesi ve tehdidi de düşünüldüğünde olayların vehameti daha net anlaşılabilmektedir.

Kıymetli okurlarım deyim yerindeyse ateş çemberindeki anavatanımız Türkiye Cumhuriyetinde 1 Kasım 2015 tarihinde gerçekleştirilecek olan MÜKERRER SEÇİM sonuçları gerçekten çok önemli bir durum arz edecektir.

1 Kasım seçimlerinin bugünkü rakamlarlarına bakacak olursak seçim sonuçları bazıları için yağmurdan kaçarken doluya tutulmak veya Dimyata pirince giderken evdeki bulgurdan olma durumu gibidir. Aşağıda verilen rakamlar bugün seçim olsa sonuç ne olur araştırma şirketlerinin bulduğu ortak rakamları yansıtmaktadır.

 

İŞTE BUGÜNKÜ SONUÇLAR:

 

AKP: %38,

CHP: %29,

MHP:%18,

HDP: %12,

SP: %2,

 

VP: %1.